İçinde nk olan 6 harfli 40 kelime var. İçerisinde NK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nk olan kelimeler listesine ya da Sonu nk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MİHENK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Denek taşı
  2. Birinin değerini, ahlakını anlamaya yarayan ölçüt

BANKER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Banka sahibi
  2. Para, altın vb. taşınır değerlerin ticaretiyle uğraşan kimse
    • "Parayı aldıktan sonra harekete geçmediğinden aleyhine banker tarafından dava açılıyor." (Refik Halit Karay)
  3. Çok zengin kimse

FİYONK

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Kurdele, şerit, kumaş vb.nin kelebek şeklinde bağlanmış biçimi
    • "Gülistan ne kadar şık, belinde fiyonk olan eflatun bir elbise giymiş." (Atilla İlhan)

HEVENK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
    • "Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

İNKITA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kesilme, kesinti

KANKAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadınların oynadığı hareketli bir Fransız dansı

SİNKAF
...
KONKAV

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] İçbükey

TENKİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Azaltma, eksiltme
    • "Şu hâlde kadroları niye tenkis etmiyoruz?" (Reşat Nuri Güntekin)

FİLENK

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Ağır cisimleri bir yerden bir yere kaydırmak ve özellikle deniz teknelerini karaya çekmek için bunların altına sürülen yuvarlak ağaç

DENKÇİ

  1. [isim] Denk işleri ile uğraşan veya denk yapan kimse

MENKUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir yerden bir yere taşınabilen (mal)
  2. Ağızdan ağıza geçerek gelmiş, söylenegelmiş
    • "Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi bu armağanlar onların eksik olan kabiliyetlerinin bir çeşit icazeti oluyor." (Haldun Taner)
  3. [isim] Taşınır

CENKÇİ

  1. [sıfat] Savaşçı, kavgacı

KEPENK

  1. [isim] İş yeri, pencere, kapı vb. yerleri kapamak için kullanılan, türlü biçimlerde sac levha, demir veya tahta kanat
    • "Akşamüstü, bütün kepenkler indikten sonra sokağa çıktık." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Belediye çavuşu çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır." (Tarık Buğra)

TENKİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Eleştirme, eleştiri
    • "Bir sanat eserini tenkit ne güç iştir." (Ahmet Muhip Dranas)
    • "Bir kitabı tenkit edebilmek için ilk şart o kitabı başından sonuna kadar okumaktır." (Orhan Veli Kanık)
  2. Eleştiri

TENKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uzaklaştırma
  2. Herkese örnek olacak bir ceza verme
  3. Düşman veya zararlı kimseleri topluca ortadan kaldırma

BİNKAT

  1. [zarf] Pek çok, kıyaslanmayacak ölçüde
    • "Ölümün bu izdivaçtan binkat hayırlı olduğunu söylüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

TANKER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Petrol, benzin gibi akaryakıt ürünleriyle, sanayi ile ilgili yağ, şarap vb. sıvı maddeleri taşıyan gemi veya kamyon

SANKİM
...
RENKÇİ

  1. [isim] Işığı, gölgeyi ve biçimleri renk yoluyla veren ressam
  2. Renklendiren kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü