İçinde nk olan 6 harfli 40 kelime var. İçerisinde NK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nk olan kelimeler listesine ya da Sonu nk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DENKÇİ
-
-
[isim]
Denk işleri ile uğraşan veya denk yapan kimse
-
[isim]
Denk işleri ile uğraşan veya denk yapan kimse
- NANKÖR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
İyilikbilmez
- "Ben galiba biraz nankör tabiatlıyım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
İyilikbilmez
- TİRİNK
- ...
- KONKRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Somut, müşahhas
-
[sıfat]
Somut, müşahhas
- KANKAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kadınların oynadığı hareketli bir Fransız dansı
-
[isim]
Kadınların oynadığı hareketli bir Fransız dansı
- BANKER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Banka sahibi
-
Para, altın vb. taşınır değerlerin ticaretiyle uğraşan kimse
- "Parayı aldıktan sonra harekete geçmediğinden aleyhine banker tarafından dava açılıyor." (Refik Halit Karay)
-
Çok zengin kimse
-
[isim]
Banka sahibi
- TENKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uzaklaştırma
-
Herkese örnek olacak bir ceza verme
-
Düşman veya zararlı kimseleri topluca ortadan kaldırma
-
[isim]
Uzaklaştırma
- SFENKS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yunan mitolojisinde, geçen yolculara birtakım bilmeceler sorarak bilemeyenleri yuttuğuna inanılan efsanevi yaratık
-
Mısır'da eski Mısırlılar çağından kalma kadın başlı, aslan vücutlu heykel
- "Suat, bir sfenks sessizliğiyle her şeyden uzak yaşamayı yeğler görünmektedir." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Yunan mitolojisinde, geçen yolculara birtakım bilmeceler sorarak bilemeyenleri yuttuğuna inanılan efsanevi yaratık
- CENKÇİ
-
-
[sıfat]
Savaşçı, kavgacı
-
[sıfat]
Savaşçı, kavgacı
- KEPENK
-
-
[isim]
İş yeri, pencere, kapı vb. yerleri kapamak için kullanılan, türlü biçimlerde sac levha, demir veya tahta kanat
- "Akşamüstü, bütün kepenkler indikten sonra sokağa çıktık." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Belediye çavuşu çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır." (Tarık Buğra)
-
[isim]
İş yeri, pencere, kapı vb. yerleri kapamak için kullanılan, türlü biçimlerde sac levha, demir veya tahta kanat
- MENKUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir yerden bir yere taşınabilen (mal)
-
Ağızdan ağıza geçerek gelmiş, söylenegelmiş
- "Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi bu armağanlar onların eksik olan kabiliyetlerinin bir çeşit icazeti oluyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Taşınır
-
[sıfat]
Bir yerden bir yere taşınabilen (mal)
- FİLENK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Ağır cisimleri bir yerden bir yere kaydırmak ve özellikle deniz teknelerini karaya çekmek için bunların altına sürülen yuvarlak ağaç
-
[isim]
Ağır cisimleri bir yerden bir yere kaydırmak ve özellikle deniz teknelerini karaya çekmek için bunların altına sürülen yuvarlak ağaç
- KÜLÜNK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Taşları, kayaları parçalamakta kullanılan sivri kazma
- "Bir yaz sabahı, külüngün ve kazmanın sivri burunları taş odanın tepesini delmeye başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Taşları, kayaları parçalamakta kullanılan sivri kazma
- TANKÇI
-
-
[isim]
Tank kullanan veya tankla birlikte savaşan asker
-
[isim]
Tank kullanan veya tankla birlikte savaşan asker
- KONKAV
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
İçbükey
-
[sıfat]
İçbükey
- FİYONK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kurdele, şerit, kumaş vb.nin kelebek şeklinde bağlanmış biçimi
- "Gülistan ne kadar şık, belinde fiyonk olan eflatun bir elbise giymiş." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Kurdele, şerit, kumaş vb.nin kelebek şeklinde bağlanmış biçimi
- ANKARA
- ...
- BONKÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
İyi yürekli
-
Cömert
- "Bonkör bir insan."
-
[sıfat]
İyi yürekli
- HEVENK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- "Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- SİNKAF
- ...