İçinde nd olan 8 harfli 178 kelime var. İçerisinde ND bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nd olan kelimeler listesine ya da Sonu nd ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DONDURMA
-
-
[isim]
Dondurmak işi
-
Şekerli sütün veya meyve sularının dondurulmasıyla hazırlanan soğuk yiyecek
- "Dondurmalarını yalaya yalaya dolaşmaya başladılar." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Dondurmak işi
- İNDİRGEN
-
-
[sıfat]
Oksit durumundaki cisimlerin oksijenini alma veya daha düşük bir oksitleme derecesine indirme özelliği olan (madde)
-
[sıfat]
Oksit durumundaki cisimlerin oksijenini alma veya daha düşük bir oksitleme derecesine indirme özelliği olan (madde)
- KORİNDON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
- SİNDİRİŞ
-
-
[isim]
Sindirme işi veya biçimi
-
[isim]
Sindirme işi veya biçimi
- HANDİKAP
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
At yarışlarında binicilerle eyerin toplam ağırlığının, atların koşuyu kazanma şansını etkileyecek biçimde ayarlanması
-
[isim]
Engel
- "Esaslı dokümantasyona ve teknik hünerlere karşın, en büyük handikapları, bu yaşanmışlık sıcaklığından yoksun oluşları idi." (Haldun Taner)
-
At yarışlarında binicilerle eyerin toplam ağırlığının, atların koşuyu kazanma şansını etkileyecek biçimde ayarlanması
- SİNDİRME
-
-
[isim]
Sindirmek işi
-
[isim]
Sindirmek işi
- ANDIRMAK
-
-
[-i]
Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak
- "Avrupa'nın ikinci, üçüncü derecedeki otellerini andıran birkaç otel de taştandır." (Salâh Birsel)
-
[-i]
Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak
- GÖNDERİM
-
-
[isim]
Birtakım bilgileri içeren, kişiden kişiye veya kurumlar arası bilginin geçişini sağlayan belge
-
[isim]
Birtakım bilgileri içeren, kişiden kişiye veya kurumlar arası bilginin geçişini sağlayan belge
- MANDEPSİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Tuzak, oyun
- "Karı kocaya benzemiyordu ya neyse beni adamakıllı mandepsiye bastırdılar." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Tuzak, oyun
- MANDALLI
-
-
[sıfat]
Üzerinde mandal bulunan
-
Mandalla kapatılmış olan (kapı, pencere)
-
Mandalla ipe tutturulmuş
-
[sıfat]
Üzerinde mandal bulunan
- GÖNDERLİ
-
-
[sıfat]
Gönderi olan
- "Gönderli bayrak."
-
[sıfat]
Gönderi olan
- GÜNDELİK
-
-
[isim]
Gün hesabıyla veya her gün ödenen para, yevmiye
- "Hayat pahalılığı arttıkça işçi gündeliklerine yeni zam istekleri gelecek." (Falih Rıfkı Atay)
- "Kör Mustafa bahçelerde çalışır, gündeliğe gider, sarnıç sıvar, dam aktarır, kuyu kazar." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Günlük iş
- "Onca hayhuy arasında, gündeliğin olağan mucizelerini iyiden iyiye unutmuştu." (Murathan Mungan)
-
[sıfat]
Her günkü, yevmi
- "Her evde olduğu gibi gündelik yaşantısı boyunca kimse bunları fark etmezdi." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Her gün yayımlanan, her gün çıkan
- "Birkaç ay sonra Türkiye'de ilk gündelik spor gazetesini çıkarıyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gün hesabıyla veya her gün ödenen para, yevmiye
- DÖNDÜRME
-
-
[isim]
Döndürmek işi, irca, tahvil
- "Yüzünü benden yana döndürmesini bekledim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Döndürmek işi, irca, tahvil
- DİNDİRİŞ
-
-
[isim]
Dindirme işi veya biçimi
-
[isim]
Dindirme işi veya biçimi
- SİNDİRİM
-
-
[isim]
Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım
-
[isim]
Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım
- HONDURAS
- ...
- KANDİLCİ
-
-
[isim]
Cami ve minarelerin kandillerini yakan kimse
-
Kandil yapan veya satan kimse
-
[isim]
Cami ve minarelerin kandillerini yakan kimse
- SANDALET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yalnız tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan açık ayakkabı, sandal (III)
-
[isim]
Yalnız tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan açık ayakkabı, sandal (III)
- PALANDIZ
-
-
[isim]
Çeşmenin musluk taşı
-
[isim]
Çeşmenin musluk taşı
- BENDENİZ
-
-
alçak gönüllülük göstererek ben yerine ve "köleniz'" anlamında kullanılan bir söz
- "Aynı zamanda, bu has ve vefakâr bendesine mim koymuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Lütuf buyurup vapura kadar geldiğinizden dolayı bendenizi minnettar ettiniz, efendim." (Refik Halit Karay)
- "Bendeniz cennet kuşu Tahir."
-
alçak gönüllülük göstererek ben yerine ve "köleniz'" anlamında kullanılan bir söz