İçinde mar olan 7 harfli 39 kelime var. İçerisinde MAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında mar olan kelimeler listesine ya da Sonu mar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
RAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AR, MA, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MARAŞLI
- ...
- HAMARAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen
- "Durup dinlenmeksizin çalışan hamarat bir kadındı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen
- MARAZLI
-
-
[sıfat]
Hastalıklı, hasta
-
[sıfat]
Hastalıklı, hasta
- TALİMAR
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Baş bodoslamasından omurgaya kadar uzanan, cıvadra donanımına desteklik etmek amacıyla konulan ekleme
-
[isim]
Baş bodoslamasından omurgaya kadar uzanan, cıvadra donanımına desteklik etmek amacıyla konulan ekleme
- MARİNAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Av hayvanlarının, balığın ve diğer et türlerinin daha lezzetli olması ve yumuşaması için baharatlardan hazırlanan bir sos türü
-
[isim]
Av hayvanlarının, balığın ve diğer et türlerinin daha lezzetli olması ve yumuşaması için baharatlardan hazırlanan bir sos türü
- TIMARCI
-
-
[isim]
Tımar yapan kimse
-
Pansumancı
- "Çırpınmamam için tımarcı kollarımı, hasta bakıcı kız başımı tuttu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Tımar yapan kimse
- ŞIMARMA
-
-
[isim]
Şımarmak işi
-
[isim]
Şımarmak işi
- MARMARA
- ...
- İZMARİT
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
İzmaritgillerden, pullu ve kılçıklı bir çeşit küçük balık (Maena smraris)
-
İçilmiş sigara artığı
- "Kiminiz de kat çıkacak diye, izmarit toplar gibi boyuna gazete kuponu toplarsınız." (Çetin Altan)
-
[isim]
İzmaritgillerden, pullu ve kılçıklı bir çeşit küçük balık (Maena smraris)
- MARANTA
-
-
[isim]
Bir çenekliler sınıfından, Antillerde ve bütün tropikal bölgelerde yetiştirilen, kökündeki yumrulardan ararot çıkarılan bir kamış çeşidi, ararot kamışı (Maranta arundinaca)
-
[isim]
Bir çenekliler sınıfından, Antillerde ve bütün tropikal bölgelerde yetiştirilen, kökündeki yumrulardan ararot çıkarılan bir kamış çeşidi, ararot kamışı (Maranta arundinaca)
- MARKALI
-
-
[sıfat]
Markası olan
-
[sıfat]
Markası olan
- TEMARUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kendini hasta gibi gösterme
-
[isim]
Kendini hasta gibi gösterme
- KAMAROT
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemilerde yolcuların hizmetine bakan görevli
- "Masa başında hizmet ederken erkeklik falan yok, kamarotsun, kamarot erkeklik taslayacak değil, işini bilecek, o kadar." (Zeyyat Selimoğlu)
-
[isim]
Gemilerde yolcuların hizmetine bakan görevli
- PALAMAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemileri iskele, rıhtım veya şamandıraya bağlamaya yarayan kalın halat
- "Bir gün tekrar bıkkın demir alınır, palamar çözülür, flok açılıp kürek çekilir." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bir kere palamarı çözmeye muvaffak olsa bir yere kapağı atmanın çaresini bulabilirdi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Gemileri iskele, rıhtım veya şamandıraya bağlamaya yarayan kalın halat
- MARİFET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ustalık, hüner, uzmanlık
- "Meğer ne marifetleri varmış o gösterişsiz saatin!" (Haldun Taner)
-
Uygun olmayan, hoşa gitmeyen, can sıkıcı iş veya davranış
- "Yaptığın marifeti beğendin mi?"
-
Bilim, bilgi
-
Aracı, ikinci el
-
[isim]
Ustalık, hüner, uzmanlık
- MARATON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
42,195 m'lik en uzun yol koşusu
-
Sabır gerektiren uzun iş
-
[isim]
42,195 m'lik en uzun yol koşusu
- TOMARLA
- ...
- MAROKEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fas'ta işlenen yumuşak bir çeşit keçi derisi
-
Üzerine benekler basılarak marokene benzetilen koyun derisi
-
[sıfat]
Bu deriden yapılmış veya bu deriyle kaplanmış
- "Garp cephesi kumandanıyla maroken bir kanepede yan yana oturuyorduk." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Fas'ta işlenen yumuşak bir çeşit keçi derisi
- DEMARKE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
"Sıyrılmak, boşta kalmak" anlamında kullanılan demarke olmak birleşik fiilinde kullanılan bir söz
-
[sıfat]
"Sıyrılmak, boşta kalmak" anlamında kullanılan demarke olmak birleşik fiilinde kullanılan bir söz
- MARKACI
-
-
[isim]
Marka satan kimse
-
Marka düşkünü olan kimse
-
[isim]
Marka satan kimse