İçinde let olan 6 harfli 27 kelime var. İçerisinde LET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında let olan kelimeler listesine ya da Sonu let ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TEL
2 Harfli Kelimeler
EL, ET, LE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GAFLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma, aymazlık, dalgı, ihtiyatsızlık
-
[isim]
Dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma, aymazlık, dalgı, ihtiyatsızlık
- GALETA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Fırında iyice pişirilerek kurutulan çeşitli biçimde unlu yiyecek
-
[isim]
Fırında iyice pişirilerek kurutulan çeşitli biçimde unlu yiyecek
- SIKLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağırlık, yük
-
Sıkıntı
-
[isim]
Ağırlık, yük
- ALETLİ
-
-
[sıfat]
Aleti olan veya aletle yapılan
-
[sıfat]
Aleti olan veya aletle yapılan
- İLETİM
-
-
[isim]
İletme işi
-
İletken şeylerden ısı veya elektriğin geçmesi
-
Isı yayımı
-
[isim]
İletme işi
- VUALET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Örtü
- "Bu ince siyahlı kadın yüzünü tüller, vualetler gerisine saklamıştır." (Selim İleri)
-
[isim]
Örtü
- MÜHLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işin yapılması veya bir borcun ödenmesi için gösterilen süre, vade, mehil
- "Hatta merkez kumandanı kendisine üç gün mühlet vermiş, hemen yola çıkması için diretmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir işin yapılması veya bir borcun ödenmesi için gösterilen süre, vade, mehil
- APOLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Subaylarda rütbeyi göstermek için üniformaların omuzlarına takılan işaretli parça, omuzluk
- "Apoletleri, kalpağının şeritleri mutlu ışıklar gibi parlıyormuş." (Halide Edip Adıvar)
-
Giysilerin omuzlarına süs olarak takılan parça
-
[isim]
Subaylarda rütbeyi göstermek için üniformaların omuzlarına takılan işaretli parça, omuzluk
- ATALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tembellik
- "Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
İşsizlik, işsiz kalma, işlemezlik
-
Süredurum
-
[isim]
Tembellik
- DEVLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık
- "Türkiye Devleti."
-
Bu tüzel varlığın yönetim organları
- "Devlet hizmetinde epeyce ileride sayılanlardan olsa gerek." (Memduh Şevket Esendal)
-
Büyüklük, mevki
-
Mutluluk
- "Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi / Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi." (Muhibbî)
-
Talih
-
[isim]
Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık
- FİLETO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Kasaplık hayvanların sırtında, dikensi çıkıntı boyunca iki yandaki et
-
[isim]
Kasaplık hayvanların sırtında, dikensi çıkıntı boyunca iki yandaki et
- BUKLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bükülmüş iplik
-
[sıfat]
Bu iplikten dokunmuş (giyecek)
-
[isim]
Bükülmüş iplik
- ELETME
-
-
[isim]
Eletmek işi
-
[isim]
Eletmek işi
- ASALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Soyluluk
-
Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma, vekillik karşıtı
-
Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu
-
[isim]
Soyluluk
- MİLLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus
- "Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal fikrinin layemut abidesidir." (Atatürk)
-
Bir yerde bulunan kimselerin bütünü, herkes
- "Millet tütün paralarını alınca borcunu öder." (Necati Cumalı)
-
Benzer özellikleri olan topluluk
- "Şu kadın milletinin kıskançlığının hiç sonu yok." (Ahmet Mithat)
-
[isim]
Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus
- ADALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, türe
- "Devletin temel amaç ve görevleri ... kişinin temel hak ve hürriyetlerini sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya ... çalışmaktır." (Anayasa)
-
Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları
- "Suçlular adaletin pençesinden kurtulamazlar."
-
Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme
- "Germiyan'da Süleyman Şahımız adaletle hüküm sürer." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması
-
[isim]
Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, türe
- CİKLET
-
-
[isim]
Sakız
-
[isim]
Sakız
- KOTLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pirzola
-
[isim]
Pirzola
- İLETİŞ
-
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
- SAVLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şiddetli saldırı
-
[isim]
Şiddetli saldırı