İçinde lal olan 7 harfli 22 kelime var. İçerisinde LAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lal olan kelimeler listesine ya da Sonu lal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LAL
2 Harfli Kelimeler
AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LALEZAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
- DELALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kılavuzluk, aracılık
- "Hemşehrilerinden birinin delaletiyle, senet sahiplerinin her birini ayrı ayrı öğrendi." (Ercüment Ekrem Talu)
-
İz, işaret
- "Meğer fazla süs zenginliğe değil, fukaralığa delalet edermiş." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Kılavuzluk, aracılık
- LALELİK
-
-
[isim]
Osmanlı seramik ve cam sanatının güzel örneklerinden olan ve içine lale konulan vazo
-
[isim]
Osmanlı seramik ve cam sanatının güzel örneklerinden olan ve içine lale konulan vazo
- EKOLALİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yankıca
-
[isim]
Yankıca
- ALALAMA
-
-
[isim]
Alalamak işi, kamuflaj
-
[isim]
Alalamak işi, kamuflaj
- MUĞLALI
- ...
- HELALLİ
-
-
Nikâhlı (eş)
- "Merasim böyle bitince nikâhlım, başındaki örtüyü utanarak usulca kaldırdı zira artık helallimdi." (Refik Halit Karay)
-
Nikâhlı (eş)
- HALALIK
-
-
[isim]
Hala olma durumu, bibilik
-
[isim]
Hala olma durumu, bibilik
- ABLALIK
-
-
[isim]
Abla olma durumu
-
Yakın ve koruyucu davranışta bulunma
-
[isim]
Abla olma durumu
- İNHİLAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dağılma, bölünme, parçalanma
-
Açılma
-
Ayrışma
-
[isim]
Dağılma, bölünme, parçalanma
- LALALIK
-
-
[isim]
Lala olma durumu veya lalanın görevi
- "Onlara da lalalık galiba bize düştü." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Lala olma durumu veya lalanın görevi
- GALALİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Arı kazeinden oluşan ve birçok işte kullanılan plastik bir madde
-
[isim]
Arı kazeinden oluşan ve birçok işte kullanılan plastik bir madde
- BALALIK
-
-
[isim]
Bala olma durumu
-
[isim]
Bala olma durumu
- PALALIK
-
-
[isim]
Çatı kirişinin yanı
-
[isim]
Çatı kirişinin yanı
- BOLALMA
-
-
[isim]
Bolalmak işi veya durumu
-
[isim]
Bolalmak işi veya durumu
- DALALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sapınç, sapkınlık, doğru yoldan ayrılma
- "Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler." (Atatürk)
-
[isim]
Sapınç, sapkınlık, doğru yoldan ayrılma
- CELALLİ
-
-
[sıfat]
Sert ve öfkeli (kimse)
- "İyi ve memnun zamanlarında ne kadar nazikse sıkıldığı, kızdığı vakit de o kadar celalli ve kaba olurdu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Coşkun
- "Bir vakitler kükreyip taşan celalli bir nehirmiş." (Haldun Taner)
-
Hırçın
-
[sıfat]
Sert ve öfkeli (kimse)
- DİLALTI
-
-
[isim]
Tavuklarda görülen bir hastalık
-
[isim]
Tavuklarda görülen bir hastalık
- TABLALI
-
-
[sıfat]
Tablası olan
-
Tepesi geniş ve daire biçiminde olan
- "Fesi hele fesi, başlı başına bir âlem; tablalı değil, dar Beyoğlu kalıp." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Tablası olan
- BAKLALI
-
-
[sıfat]
Baklası olan
- "Elleri, ayakları kalın baklalı zincirle bağlı biçarenin." (Reşat Enis)
-
[sıfat]
Baklası olan