İçinde lak olan 7 harfli 57 kelime var. İçerisinde LAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lak olan kelimeler listesine ya da Sonu lak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAL, LAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AL, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AHLAKEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Ahlakça

PLAKACI

  1. [isim] Plaka yapıp satan kimse

FELAKET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyük zarar, üzüntü ve sıkıntılara yol açan olay veya durum, yıkım, bela
    • "İnsanların korkması icap eden en büyük felaket, kötü ahlaktır." (Samiha Ayverdi)
  2. [sıfat] Çok kötü
    • "Felaket bir yazı."
  3. [sıfat] Şaşırtıcı, hayrete düşürücü
    • "Bu kız felaket."

IPISLAK

  1. [sıfat] Çok ıslak, her yanı ıslak
    • "Bütün bedeni terden suya batıp çıkmış gibi ıpıslak olmuştu." (Yahya Kemal)

ALAKALI

  1. [sıfat] İlgili

ZIRTLAK

  1. [sıfat] Yavan, tatsız
    • "... sulu zırtlak bir şey getirir." (Refik Halit Karay)

YAPALAK

  1. [isim] Bir tür baykuş

LAKIRTI

  1. [isim] Söz, laf
    • "Biz burada lakırtıya başlayalı iki dakika ya oldu ya olmadı." (Peyami Safa)
    • "Sonra tahsisat yoktur, gelecek sene bütçesine para konulacak diye lakırtı çıkardılar." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bir gün sinirli olur da ters bir lakırtı ederse ben susarım." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Birbirine lakırtı yetiştirmeye, cevap bulmaya çalışıyorlar ." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Boş söz, dedikodu, laf
    • "Lakırtıdır o, aldırma!"

KULAKLI

  1. [sıfat] Kulağı herhangi bir biçimde olan
    • "Küçük kulaklı."
  2. Kulağa benzer çıkıntısı olan
  3. [isim] Sapının ucunda kulak biçiminde iki geniş çatalı bulunan bir çeşit yatağan
  4. [isim] İki tarafında tutulacak yeri olan yayvan tencere, kazan

VELAKİN
...
LAKİNLİ
...
YIRTLAK

  1. [sıfat] Göz kuyruğu yırtılmış gibi açık duran (göz)

CARTLAK
...
PIRTLAK

  1. [sıfat] Pırtlamış, dışarı fırlamış, patlak
    • "Zatî Bey ellerini çırptı, pırtlak gözlü hafiye odaya girdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Kolayca kabuğundan dışarı çıkabilen
    • "Pırtlak üzüm."

KABALAK

  1. [isim] Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı ordusunda kullanılmış olan, şapkaya benzeyen bir tür başlık
    • "Kendisi, ayağında postallar, sırtında kaput, başında kabalak, Çanakkale cehenneminde askerliğini yaparken..." (Yusuf Ziya Ortaç)

TOPALAK

  1. [isim] Hünnapgillerden, yapraklarından yeşil boya çıkarılan bir bitki (Rhamnus clorophorus globosus)

LAKLAKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gereksiz, anlamsız, boş söz

GOMALAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Mobilya cilası ve zamk yapımında kullanılan, alkolde eriyen bir tür hayvansal reçine

CIRTLAK

  1. [sıfat] Hoşa gitmeyen, keskin ve çiğ, tiz (ses)
  2. Olgunluktan ezilebilecek duruma gelmiş (meyve, sebze)

MALAKAR
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü