İçinde lah olan 5 harfli 13 kelime var. İçerisinde LAH bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lah olan kelimeler listesine ya da Sonu lah ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A H L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

HAL

2 Harfli Kelimeler

AH, AL, HA, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ISLAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düzeltme, iyileştirme
    • "Cezaevlerinin ıslahı."
    • "Sanat yalnız insanları ıslah etmeye yarar bir vasıtadır." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Bir hayvan veya bitki türünden daha iyi verim alabilmek amacıyla yapılan işlem
    • "Tohum ıslah istasyonu."

SİLAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç
    • "Üç serseri birbirleriyle silah silaha girmişler." (Refik Halit Karay)
  2. Savunmak veya saldırmak için kullanılan nesne, etken araç
  3. Bir konuda etkili her şey
    • "Bir maddi menfaate dayanmayan meselelerde rica ve niyaz en kuvvetli bir silahtır." (Reşat Nuri Güntekin)

LAHOS

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Hanigillerden, Akdeniz ve Ege'de yaşayan lezzetli bir balık, kaya hanisi

İLAHE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrıça

İLAHİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [ünlem] "Bu ne hâl, ne tuhaf" gibi şaşma, sitem bildiren bir söz
    • "İlahi Eda abla! Güzele bakmanın sevap olduğunu bilmez misin sen?" (Necati Cumalı)

KÜLAH

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İçine bazı şeyler koymak için huni biçiminde bükülmüş kâğıt kap
    • "Hatta bunlar arasında öyleleri vardır ki zamana ayak uydurmak, göze girmek ve külah kapmak için gâvur mukallitliğinde birbiriyle âdeta yarışa girişmişlerdir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Önüme gelene külah takacaktım. Külah takacağım kimseler de mutlaka benim gibi olanlardı." (Halikarnas Balıkçısı)
    • "Anlat sen benim külahıma! Ah, ben hükûmette olsam size gık dedirtmem!" (Ömer Seyfettin)
  2. [sıfat] Bu kabın alabileceği miktarda olan
    • "Meydanda bekleyen mektep çocuklarına birer külah şeker dağıtıldı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Oyun, hile
  4. esk. Erkeklerin giydiği genellikle keçeden, ucu sivri veya yüksek başlık
    • "Bunun sırtında öbürleri gibi bir uzun cübbe, başında bir uzun külah vardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

LAHZA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası, an
    • "Top gürleyip oruç bozulan lahzadan beri / Bir nurlu neşe kapladı kerpiçten evleri." (Yahya Kemal Beyatlı)

ALLAH

  1. [isim] Herhangi bir işte başarılı olmuş, en üst dereceye ulaşmış kimse
    • "Amerika'da kaçakçılığın allahları vardır." (Tarık Buğra)

LAHUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı âlemi
  2. [sıfat] Kutsal
    • "Dünya senin bu lahut avazeni duymadıktan sonra kimin sesini dinler, kime kulak asar?" (Samiha Ayverdi)

FELAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kurtuluş, selamet, onma
    • "Şu bizim halkı uyandırmadadır varsa felah." (Mehmet Akif Ersoy)
    • "Kadın delifişeğin biri ise yine felah bulamazsın." (Refik Halit Karay)

İFLAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kötü, güç bir durumdan kurtulma, iyi bir duruma gelme, onma
    • "Senin iflah olacağın yok."
    • "Dal çürük çıktı mı otuz metreden düşen iflah olmuyor artık." (Haldun Taner)
    • "Benim dört çeşit insan karşısında iflahım kesilir." (Haldun Taner)

SALAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düzelme, iyileşme, iyilik

LAHİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duvarları taş veya tuğladan, üstü taş bir kapakla örtülü mezar
    • "Firavun'un açık lahitlerindeki boğuk yankıları dinledim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Taş veya mermerden oyma mezar

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü