İçinde KIZA geçen kelimeler

İçinde kıza olan 30 kelime var. İçerisinde KIZA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kıza olan kelimeler listesine ya da Sonu kıza ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

13 Harfli Kelimeler

KIZARTABİLMEK

12 Harfli Kelimeler

KIZARTABİLME

11 Harfli Kelimeler

KIZARTILMAK

10 Harfli Kelimeler

KIZABİLMEK, KIZAKLAMAK, KIZAMIKÇIK, KIZARIKLIK, KIZARTILIŞ, KIZARTILMA

9 Harfli Kelimeler

KIZABİLME, KIZAKLAMA, KIZAMIKLI, KIZARTICI, KIZARTILI, KIZARTMAK, TAKIZAFER

8 Harfli Kelimeler

KIZAKLIK, KIZANLIK, KIZARMAK, KIZARTIŞ, KIZARTMA

7 Harfli Kelimeler

KIZAKLI, KIZAMIK, KIZARIK, KIZARIŞ, KIZARMA, KIZARTI

6 Harfli Kelimeler

KIZARI

5 Harfli Kelimeler

KIZAK, KIZAN

A I K Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

AZIK, KAZI

3 Harfli Kelimeler

AKI, AZI, KAZ, KIZ

2 Harfli Kelimeler

AK, AZ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KIZARTABİLMEK

...

KIZARTABİLME

...

KIZARTILMAK

1. [nsz] Kızartma işi yapılmak
   • "Bir yerde köfte filan kızartılıyordu herhâlde." (Orhan Veli Kanık)

KIZARTILMA

1. [isim] Kızartılmak işi

KIZAKLAMAK

1. [nsz] Taşıt fren görevini yerine getirdiği hâlde kaymak, kızak yapmak

KIZAMIKÇIK

1. [isim] Kızamığa benzeyen, ona göre hafif geçen döküntülü bir hastalık

KIZARIKLIK

1. [isim] Kızarık olma durumu

KIZARTILIŞ

...

KIZABİLMEK

...

KIZARTMAK

1. [-i] Kızarmasına neden olmak
   • "Güneş domatesleri kızarttı."
2. Kızgın yağda pişirmek

KIZAKLAMA

1. [isim] Kızaklamak işi

KIZARTICI

1. [isim] Kızarmayı sağlayan, kızarmaya sebep olan şey
2. Karalayıcı, kirletici şey

KIZAMIKLI

1. [sıfat] Kızamığa yakalanmış
   • "Kızamıklı çocuk."

KIZARTILI

1. [sıfat] Kızartısı olan, kızarmış

TAKIZAFER

...

KIZABİLME

...

KIZARMAK

1. [nsz] Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
   • "Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi." (Peyami Safa)
2. Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak
   • "Domatesler kızardı."
3. Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu yüz kırmızı bir renk almak
   • "Ben utancımdan kulaklarıma kadar kızardım." (Falih Rıfkı Atay)
4. Yiyecekler tavada kızgın yağ içinde veya ateşte kırmızılaşarak pişmek
   • "Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pilavı vardı." (Yahya Kemal)

KIZAKLIK

1. [isim] Döşeme tahtalarının altına çaprazlama olarak konulan uzun ve yassı direklerden her biri

KIZARTMA

1. [isim] Kızartmak işi
2. Kızartılarak hazırlanmış yemek
   • "Kabak kızartması. Patlıcan kızartması."
3. [sıfat] Kızartılarak pişirilmiş
   • "Kızartma et."

KIZARTIŞ

...