İçinde kıy olan 7 harfli 15 kelime var. İçerisinde KIY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kıy olan kelimeler listesine ya da Sonu kıy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KIYINTI

  1. [isim] Açlık sebebiyle midede duyulan eziklik
    • "Midemde bir kıyıntı var."
  2. Herhangi bir sebeple vücutta duyulan kırıklık
  3. İnce ince doğranmış küçük parça
    • "Tahta kıyıntısı."

KIYAFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kılık, elbise, giysi
    • "Kıyafetinden onun da bir kalem beyi olduğu anlaşılıyordu." (Ömer Seyfettin)
  2. Resmî giysi
    • "Öyle de olsa ha deyince senin boyuna bosuna göre asker kıyafeti bulunur mu?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

İNKIYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Boyun eğme, uyma

KIYASEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Kıyas edilerek, kıyas yoluyla
  2. Karşılaştırarak, oranlayarak
  3. Benzeterek

KIYINMA

  1. [isim] Kıyınmak işi

ŞAKIYIŞ

  1. [isim] Şakıma işi veya biçimi

KIYILMA

  1. [isim] Kıyılmak işi

KIYILIK

  1. [isim] Sayanın kenarlarını sağlamlaştırmak ve güzelleştirmek için dikilen şerit biçimindeki parça

KIYMALI

  1. [sıfat] İçinde kıyma bulunan (yemek)
  2. [isim] İçinde kıyma bulunan gözleme, börek, pide vb. hamur işleri
  3. İçinde kurt bulunan (meyve)

KIYIDAŞ

  1. [sıfat] Aynı denizde kıyısı olan (ülke)

KIYIMLI

  1. [sıfat] Herhangi bir biçimde kıyılmış olan
    • "İnce kıyımlı."

SIKIYSA

  1. kolay sanıyorsa, kendine güveniyorsa, yürekliyse
    • "Sıkı bir kemer."
    • "İşini sıkı tut."
    • "Seniha etrafını bu kadar sıkıya alan bu adamlardan hiç sıkılmıyor mu?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Sıkıya geldi mi borç etmekten çekinmez, sonra bu borçları ödemek için evinin eşyasını satar." (Reşat Nuri Güntekin)

KIYIŞMA

  1. [isim] Kıyışmak işi

KIYAKÇI

  1. [isim] At yetiştirilen haralarda hayvanların çiftleşmesine yardım eden görevli
  2. Gözü pek oyuncu, cesur kumarbaz

KIYAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tek tanrılı dinlerin inanışına göre dünyanın sonu ve bütün ölülerin dirilerek mahşerde toplanacağı zaman, hesap günü, kıyamet günü, mahşer günü
    • "Asker az olmakla kıyamet mi kopar?" (Namık Kemal)
    • "Yeni Türkler de bir ad kor, o adın kıyamete kadar sürmesini isterler." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Seni bir daha görmek kıyamete mi kaldı?" (Halide Edip Adıvar)
    • "Eşin var, aşiyanın var, baharın var ki beklerdin / Kıyametler koparmak neydi ey bülbül, nedir derdin?" (Mehmet Akif Ersoy)
  2. Gürültülü karışıklık, gürültü patırtı
    • "Bağırma, çağırma, kıyamet, polisler Mustafa'yı çalyaka götürürler." (Peyami Safa)
  3. Büyük felaket, afet

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü