İçinde kıl olan 8 harfli 47 kelime var. İçerisinde KIL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kıl olan kelimeler listesine ya da Sonu kıl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇIKILMAK
-
-
[-e]
Dışarı veya yukarı gidilmek
- "Dağa çıkıldı. Bu havada dışarıya çıkılmaz."
-
[-e]
Dışarı veya yukarı gidilmek
- BAKILMAK
-
-
[nsz]
Bakma işine konu olmak veya bakma işi yapılmak
- "Öyle dik dik bakılmaya, sert hareketlere tahammül edemiyorlardı." (Refik Halit Karay)
-
[nsz]
Bakma işine konu olmak veya bakma işi yapılmak
- PIRNAKIL
- ...
- SIKILMAK
-
-
[nsz]
Sıkma işi yapılmak
- "Çamaşırlar sıkıldı."
-
Can sıkıntısı duymak
- "Bu merasimden fazla sıkıldığını belli eden bir sabırsızlıkla kapıdan yana bakmaya başladı." (Haldun Taner)
-
Utanıp çekinmek
- "O dakikadan dakikaya daha ziyade şaşırıyor, sıkılıyor, buradan kurtulmak istiyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Sıkıntıya düşmek
-
[nsz]
Sıkma işi yapılmak
- BIKILMAK
-
-
[nsz]
Usanılmak
-
[nsz]
Usanılmak
- FIŞKILIK
-
-
[isim]
Fışkının biriktirildiği yer
-
[isim]
Fışkının biriktirildiği yer
- KILKAPAN
-
-
[isim]
Kehribar
-
[isim]
Kehribar
- ÇAKILMAK
-
-
[-e]
Çakma işine konu olmak
- "Ceketini serginin tahtasına çakılmış çividen alır, omuzlarına bırakır." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bir arıza yapsa araba çakılıp kalacağız." (Çetin Altan)
-
Hızla düşüp saplanmak
- "Uçak dağa çakıldı."
-
[nsz]
Ortaya çıkmak, farkına varılmak, anlaşılmak
-
[-e]
Çakma işine konu olmak
- YIKILMAK
-
-
[nsz]
Yıkma işi yapılmak veya yıkma işine konu olmak
-
Herhangi bir sebeple çökmek, göçmek
- "Duvar yıkıldı."
-
Devrilmek, yığılmak
- "... yüzükoyun yıkılıp kalmış bir kadın, kaçışan hizmetçiler..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak
-
Yok olmak, mahvolmak
-
[-e]
Yüklenmek
- "Bütün işler onun üstüne yıkılmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Yıkma işi yapılmak veya yıkma işine konu olmak
- AKILLICA
-
-
[sıfat]
Akla yakın, doğru, makul
- "Akıllıca bir iş."
-
[zarf]
Akla yakın, doğru bir biçimde, akilane
- "Akıllıca konuştu."
-
[sıfat]
Akla yakın, doğru, makul
- BASKILIK
-
-
[isim]
Bir masadaki kâğıtların uçmaması için üzerlerine konulan özel biçimdeki ağırlık
-
[isim]
Bir masadaki kâğıtların uçmaması için üzerlerine konulan özel biçimdeki ağırlık
- KILKIRAN
-
-
[isim]
Saçkıran
-
[isim]
Saçkıran
- KILIFSIZ
-
-
[sıfat]
Kılıfı olmayan veya kılıf içinde bulunmayan
-
[sıfat]
Kılıfı olmayan veya kılıf içinde bulunmayan
- KILÇIKLI
-
-
[sıfat]
Kılçığı olan
- "Kaşık adası bilek kalınlığında, mor kılçıklı, yarım metre uzunluğunda zarganalarla doludur." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Pürüzlü, çapraşık, karışık
- "Bu iş pek kılçıklı, içinden nasıl çıkılır?"
-
[sıfat]
Kılçığı olan
- KILAĞILI
-
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
- AÇKILAMA
-
-
[isim]
Açkılamak işi
-
[isim]
Açkılamak işi
- ŞAKILDAK
-
-
[isim]
Bir çeşit çocuk oyuncağı
-
[isim]
Bir çeşit çocuk oyuncağı
- DALKILIÇ
-
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- "Süvariler dalkılıç hücuma geçtiler."
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- SIKILMAZ
-
-
[sıfat]
Sıkılması olmayan, utanmaz, yüzsüz
-
[sıfat]
Sıkılması olmayan, utanmaz, yüzsüz
- KILGISAL
-
-
[sıfat]
Kılgılı, uygulamalı, pratik
-
[sıfat]
Kılgılı, uygulamalı, pratik