İçinde ko olan 7 harfli 207 kelime var. İçerisinde KO bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ko olan kelimeler listesine ya da Sonu ko ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
K O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
OK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KORKMAK
-
-
[nsz]
Korku duymak, ürkmek, dehşete kapılmak
- "Karanlık yerde insan korkmaz mıydı?" (Sait Faik Abasıyanık)
- "Korktuğu başına gelmiş ve o koskoca Nahit Bey ... ipin ucunu kaçırarak dillere destan olmuştu." (Tarık Buğra)
-
Kaygı duymak, endişe etmek
- "Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak." (Mehmet Akif Ersoy)
-
Çekinmek, sakınmak, saygı duymak
- "Sabaha karşı aşağı indi, aralık kapıdan korka korka babasına baktı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yapamamak, cesaret edememek
-
[nsz]
Korku duymak, ürkmek, dehşete kapılmak
- KOTLAMA
-
-
[isim]
Kotlamak işi
-
[isim]
Kotlamak işi
- EKOLALİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yankıca
-
[isim]
Yankıca
- ENİKONU
-
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, oldukça
- "Rahmi idadide okurken Rıza efendi artık enikonu zengindir." (Tarık Buğra)
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, oldukça
- SİLİKOZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Silis tozu içinde çalışan işçilerin yakalandıkları hastalık
-
[isim]
Silis tozu içinde çalışan işçilerin yakalandıkları hastalık
- KORUCUK
-
-
[isim]
Küçük koru
- "Şimdi orada bir sürü meşe fidanlarından bir korucuk peydah olmaya başlıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Küçük koru
- KOMBİNE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Toplu
-
[isim]
Bir spor dalında değişik türdeki yarışmaların sonuçlarına göre birleştirilmiş derecelendirme, toplam puana göre değerlendirme
-
[sıfat]
Toplu
- KOLİBRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolibrigillerden, Amerika'da yaşayan, çok renkli, geriye doğru uçma özelliği olan, uzun gagalı, küçük göçmen kuş
-
[isim]
Kolibrigillerden, Amerika'da yaşayan, çok renkli, geriye doğru uçma özelliği olan, uzun gagalı, küçük göçmen kuş
- KORUNUŞ
- ...
- OTOSKOP
- ...
- KOÇUŞMA
-
-
[isim]
Koçuşmak işi
-
[isim]
Koçuşmak işi
- KORSELİ
-
-
[sıfat]
Korsesi olan
- "Abanarak ve korseli göğsünü âdeta kavalyesinin göğsünde ezerek dans ediyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Korsesi olan
- DEKORCU
-
-
[isim]
Mesleği dekor yapmak olan sanatçı
-
[isim]
Mesleği dekor yapmak olan sanatçı
- KONTUAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kara ve hava yolları ulaşımında bilet ve bagaj işlemlerinin yapıldığı tezgâh veya bölüm
-
[isim]
Kara ve hava yolları ulaşımında bilet ve bagaj işlemlerinin yapıldığı tezgâh veya bölüm
- KORİDOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir yapıya girmeyi sağlayan veya odaları birleştiren genellikle dar geçit, geçenek
- "Ninni sesini henüz koridordayken duydu." (Halide Edip Adıvar)
-
Geçmeye yarayan dar ve uzun aralık, dehliz
-
İki devlet arasındaki dar toprak parçası
- "Danzig koridoru."
-
[isim]
Bir yapıya girmeyi sağlayan veya odaları birleştiren genellikle dar geçit, geçenek
- KOVUCUK
-
-
[isim]
Bitkilerde, mantar tabakası üzerinde, sünger dokunun kalınlaşmadığı yerlerde oluşan ve bitkinin solunumuna yardım eden küçük delik, adese
-
[isim]
Bitkilerde, mantar tabakası üzerinde, sünger dokunun kalınlaşmadığı yerlerde oluşan ve bitkinin solunumuna yardım eden küçük delik, adese
- MİKOLOG
- ...
- KOCAMAN
-
-
[sıfat]
Çok iri, büyük, koca
- "Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yaşça büyük olan
-
[sıfat]
Çok iri, büyük, koca
- KONUŞUR
- ...
- KOLORDU
-
-
[isim]
Değişik sayıda tümen ve savaş destek birliklerinden kurulu büyük askerî birlik
- "Kurmay başkanının ailesi, dün kolorduya gideceklerini söylediler." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Değişik sayıda tümen ve savaş destek birliklerinden kurulu büyük askerî birlik