İçinde kes olan 7 harfli 27 kelime var. İçerisinde KES bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kes olan kelimeler listesine ya da Sonu kes ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KES, SEK

2 Harfli Kelimeler

EK, ES, KE, SE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KESİLİŞ

  1. [isim] Kesilme işi veya biçimi

ÜLKESEL

  1. [sıfat] Ülkeye ilişkin

KESAFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çokluk, sıklık
  2. Yoğunluk
    • "Dağ, bütün kesafeti ve bütün heybetiyle benim üstüme yürüyor gibiydi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Saydam olmama durumu, bulanıklık

KESESİZ

  1. [sıfat] Kesesi olmayan

KESİKLİ

  1. [sıfat] Kesikleri olan
  2. Aralıklarla süren, duraklamalar yapan (elektrik akımı)
    • "Kesikli akım."

KESİŞME

  1. [isim] Kesişmek işi

KESİMCİ

  1. [isim] Kesenekçi

KESİNME

  1. [isim] Kesinmek işi veya durumu

KESECİK

  1. [isim] Kulağın dolambacında bulunan ve lenf ile dolu olan küçük zarsı organ

ATEŞKES

  1. [isim] Savaşan iki kuvvetin karşılıklı olarak savaşı durdurması, bırakışma, mütareke

KESTERE

  1. [isim] Kitre

LEKESİZ

  1. [sıfat] Lekesi olmayan, tertemiz
    • "Ayşe'nin güneşli yanık ayakları, lekesiz pembe halıya gömülüyordu." (Cahit Uçuk)
  2. Namuslu

KESİLME

  1. [isim] Kesilmek işi

KESTANE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Kayıngillerden, ılıman iklimlerde yetişen, 25-30 m kadar boylanabilen, kerestesi doğramacılıkta kullanılan bir orman ağacı (Castanea sativa)
  2. Bu ağacın yenebilen kabuklu meyvesi
  3. Kestane rengi

KESEKLİ

  1. [sıfat] Parça parça kabarmış olan (toprak)

İLKESEL

  1. [sıfat] İlke ile ilgili

KESENEK

  1. [isim] Görevlilerin aylıklarından her ay belli oranda kesilip bir sosyal güvenlik kurumuna yatırılan para
    • "Emeklilik maaşı sade bir vefa borcu değil, ömür boyu bu maksatla toplanmış keseneklerin aylık hâlinde geri verilmesi." (Haldun Taner)
  2. Fabrika, çiftlik vb. gelir kaynaklarının gelirini satın alma işi, iltizam

KESİNTİ

  1. [isim] Kesilen parça, kırpıntı
  2. Bir işin bir süre için durması, inkıta, fasıla
    • "İşimiz hiçbir kesintiye uğramadan yürüyor."
  3. Ödenen bir paradan herhangi bir sebeple kesilen bölüm
    • "Bu ücretin hiçbir kesintisi yoktur."

KESİŞEN

  1. [sıfat] Bir nokta veya çizgi üzerinde birbirini kesip geçen (çizgiler veya yüzeyler)
    • "Kesişen doğrular."

KESEDAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Zengin kimselerin parasını yöneten ve gerekli harcamaları yapan kimse, vekilharç
  2. Esnafın gelirlerini toplayıp kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü