İçinde it olan 6 harfli 157 kelime var. İçerisinde İT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında it olan kelimeler listesine ya da Sonu it ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

İT, Tİ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇİTARİ

  1. [isim] İzmaritgillerden, üzerinde sarı çizgiler bulunan, en büyüğü yarım kiloyu aşmayan, kılçıklı bir balık (Boxsalpa)
  2. İpek ve pamukla dokunan bir tür çizgili kumaş, çitar
    • "Pencerelerdeki çitari perdelerden, köşedeki aynalı konsola kadar her şey, Hikmet'i çocukluğunun en samimi aşinaları gibi karşıladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

DİTMEK

  1. [-i] Yün, pamuk vb.ni tellere ayırarak kabartmak
  2. Elle çok küçük parçalara ayırmak
    • "Haşlanan etleri soğuduktan sonra didiniz."

ERİTİŞ

  1. [isim] Eritme işi veya biçimi

TAHDİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sınırlama, çevreleme, çevresini daraltma

TAKLİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma
    • "Annesinin, babasının taklitlerini yapıyordu." (Çetin Altan)
  2. Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme
    • "Hele taklitleri? -Kadın taklidi, Arap taklidi hepsini birbirinden güzel yapıyordu." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Taklit etmeyeceğine, kopya olmaktan, andırmaktan tiksindiğine göre bilmesinin faydası yoktu." (Tarık Buğra)
  3. Benzetilerek yapılmış şey, imitasyon

TEFRİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Herhangi bir konuda geride kalma, yeterli ölçüde olmama durumu, ifrat karşıtı

GELGİT

  1. [isim] Boşuna gidip gelme
    • "Bu gelgitten bıktım artık iş bir türlü yürümüyor."
  2. Ay ve güneşin yer yuvarlağı üzerindeki çekim güçleri sebebiyle deniz yüzünde, özellikle ana denizlerde su düzeyinin alçalması, kabarması olayı, medcezir

ASİTLİ
...
KALİTA
...
YİTMEK

  1. [nsz] Yok olmak, ortadan kalkmak, kaybolmak
  2. Görünmez olmak
  3. Sahip olunan bir şey elden çıkmak

DİMNİT

  1. [isim] Erken olgunlaşan ince kabuklu bir çeşit siyah üzüm

NEFRİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Böbrek iltihabı

GİTMEK

  1. [-e] Bir yere doğru yönelmek
    • "Bu parayı verelim gitsin. İmzanı atıver gitsin."
    • "Çolak Mehmet adında birini kapının arkasında ölmüş buldular ancak sayılan bir adam değildi, gömdüler gitti." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [-den] Bir yerden veya bir işten ayrılmak
  3. Çıkmak, ulaşmak
    • "Bu yol nereye gider?"
  4. Belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak
    • "Her gün çalışmaya gidiyor."
  5. [nsz] Sürmek, devam etmek
    • "Ama böyle giderse Allah hemen sonunu hayırlara tebdil etsin." (Memduh Şevket Esendal)
  6. Yakışmak, yaraşmak
    • "Bu renk ona gitmedi."
  7. Tüketilmek, harcanmak
    • "Eline geçen paranın çoğu da İstanbul'da çoluğa çocuğa gidiyor." (Memduh Şevket Esendal)
  8. [nsz] Götürülmek, gönderilmek
    • "Haber daha yeni gitti."
  9. Yeter olmak, yetmek, yetişmek
    • "İki ton kömür üç ay gider."
  10. [nsz] Yürümek, yol almak
    • "Bu at iyi gider."
  11. [nsz] Dayanmak
    • "Bu giysi iki yıl gider."
  12. [nsz] Geçmek
    • "Yaz gitti, kış geldi."
  13. [nsz] Herhangi bir durumda olmak
    • "Yolculuk iyi gidiyor. Bakalım bu iş nasıl gidecek?"
  14. [nsz] Yok olmak, elden çıkmak
    • "Gemiler ve saray hepsi gitti." (Falih Rıfkı Atay)
  15. [nsz] Ölmek
    • "Ben giderim adım kalır / Dostlar beni hatırlasın." (Âşık Veysel)
  16. Başvurmak, yapmak
    • "Mahkemeye gitmek."
  17. [nsz] Bir şey zarar görmüş olmak
    • "Duvarın boyası gitmiş."
  18. [nsz] Makine, işlemek, çalışmak
    • "Bu saat iyi gidiyor."
  19. [-den] Satılmak
    • "Altın kaçtan gidiyor?" (Sait Faik Abasıyanık)
  20. Yapmak
    • "Para ayarlamasına gitmek."
  21. Bir duruma, bir sonuca ulaşmak, varmak
    • "Bu işin sonu nereye gider."
  22. [yardımcı fiil] Değerlendirmek, saymak, karşılamak
    • "Bu iş hoşuma gitmedi, tuhafıma gitti."

İTİDAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Aşırı olmama durumu, ılımlılık, ölçülülük
    • "Onun her hissinde itidal vardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Fakat itidalinizi muhafaza etmek şartıyla haber verebilirim." (Aka Gündüz)
  2. Soğukkanlılık

TRAKİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yanardağ kayalıkları arasında bulunan bir feldspat türü

FRİJİT
...
KALİTE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Nitelik
    • "Saatin kalitesi, kurgu mekanizmasında yani zembereğindedir." (Haldun Taner)
  2. [sıfat] Üstün nitelikli
    • "Kalite şarap."

KRİTER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Ölçüt

ERİTRE
...
ÜNİTER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Birlikçi, birlikten yana, birleştirici (siyaset)
  2. Merkeziyetçi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü