İçinde ire olan 7 harfli 32 kelime var. İçerisinde İRE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ire olan kelimeler listesine ya da Sonu ire ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİRENİŞ
-
-
[isim]
Direnme işi veya biçimi, karşı koyma, dayanma, mukavemet
- "Bu direniş çetin değil, haşin değil, yürek burkucuydu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Direnme işi veya biçimi, karşı koyma, dayanma, mukavemet
- BİRECİK
- ...
- BİREYCİ
-
-
[isim]
Kişi haklarını savunan kimse
-
Bireycilikten yana olan kimse, ferdiyetçi
-
[isim]
Kişi haklarını savunan kimse
- KİREÇSİ
-
-
[sıfat]
Kireci andıran, kirece benzeyen, kireç gibi, kirecimsi
-
[sıfat]
Kireci andıran, kirece benzeyen, kireç gibi, kirecimsi
- BİREBİR
-
-
[sıfat]
Etkisi kesin olan
- "Bu yoldaki irfan, pek terbiyeli, pek nazik köleler yetiştirmek için birebirdi." (Halikarnas Balıkçısı)
-
İstenildiği gibi, uygun
-
[sıfat]
Etkisi kesin olan
- BASİRET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğru görüş, uzağı görüş, seziş, uyanıklık, anlayış, kavrayış, dikkat, sağgörü, önsezi
- "Kanal'ı müdafaa edenler, yüz millik cephe üzerinde çok basiretle vazife görmeye mecbur idiler." (Falih Rıfkı Atay)
- "Bazen en mahir canilerin bile böyle mühim nisyanlarda bulunacak kadar basiretleri bağlanır." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Doğru görüş, uzağı görüş, seziş, uyanıklık, anlayış, kavrayış, dikkat, sağgörü, önsezi
- DİREKLİ
-
-
[sıfat]
Direği olan
- "Altı direkli çadırın etrafı fırdolayı açıktı." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Direği olan
- NİRENGİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Belli sayıda noktanın konumunu kesin olarak tespit edebilmek için, bu noktaları tepe olarak kabul ederek bir alanı üçgenlere bölme işi
-
[isim]
Belli sayıda noktanın konumunu kesin olarak tespit edebilmek için, bu noktaları tepe olarak kabul ederek bir alanı üçgenlere bölme işi
- PİRELER
-
-
[isim]
İnsanlarla hayvanlarda dış asalağı olarak yaşayan, ağız yapıları kan emmeye elverişli, birçok familyaya ayrılan kanatlılar takımı
-
[isim]
İnsanlarla hayvanlarda dış asalağı olarak yaşayan, ağız yapıları kan emmeye elverişli, birçok familyaya ayrılan kanatlılar takımı
- KİREÇLİ
-
-
[sıfat]
Birleşiminde kireç olan veya kireci çok olan
- "Bir söylenişe göre, arazi tamamıyla kireçli olduğu için ağaçlar serpilme gücünden mahrum kalıyormuş." (Ahmet Rasim)
-
Kireç sürülmüş, kireç bulaşmış
- "Kireçli duvarlar."
-
[sıfat]
Birleşiminde kireç olan veya kireci çok olan
- DİREMEK
-
-
[-i]
Bir şeyi dikine koymak, dayamak, durdurmak
-
[-e]
Direnmek, karşı koymak, inat etmek, ısrar etmek
-
[-i]
Bir şeyi dikine koymak, dayamak, durdurmak
- BİREŞİM
-
-
[isim]
Parçaların veya ögelerin bir araya getirilip bir bütün olarak birleştirilmesi
-
Bu biçimde oluşan bütün
-
Sentez
-
[isim]
Parçaların veya ögelerin bir araya getirilip bir bütün olarak birleştirilmesi
- DAİRELİ
-
-
[sıfat]
Dairesi olan
- "Katları dörder odalı, bir mutfak, bir sofa dört daireli bir apartmana sahibiz." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Dairesi olan
- ŞİRESİZ
- ...
- SİSTİRE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir tahtanın üzerindeki ufak pürüzleri giderip onu dümdüz bir duruma getirmeye yarayan ince çelik lama
-
[isim]
Bir tahtanın üzerindeki ufak pürüzleri giderip onu dümdüz bir duruma getirmeye yarayan ince çelik lama
- KİREÇÇİ
-
-
[isim]
Kireç taşından kireç elde eden veya satan kimse
-
[isim]
Kireç taşından kireç elde eden veya satan kimse
- NADİREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Seyrek
- "Onların evine nadiren yemeğe gittiğim akşamlar..." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Seyrek
- SİRETEN
- ...
- DİRENME
-
-
[isim]
Direnmek işi, karşı koyma, dayanma, inat etme, ısrar etme, mukavemet etme
-
[isim]
Direnmek işi, karşı koyma, dayanma, inat etme, ısrar etme, mukavemet etme
- DİREŞME
-
-
[isim]
Direşmek işi, sebat
-
[isim]
Direşmek işi, sebat