İçinde hab olan 7 harfli 10 kelime var. İçerisinde HAB bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hab olan kelimeler listesine ya da Sonu hab ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A B H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

HAB

2 Harfli Kelimeler

AB, AH, HA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAHABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Koruma, kayırma
    • "Sen hayırlı bir mal mısın ki Hatice'yi sahabet edeceksin." (Peyami Safa)

MERHABA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Selam
    • "Sıkı fıkı dostluklarını değil, şöyle uzaktan bile merhabalarını istemiyorum." (Mahmut Yesari)
    • "Kişileri kendi adıyla anmıştım, ona buna, yardımına koşan bunca kişilere bir merhaba çakayım diye." (Azra Erhat)
    • "Bir oturun bakalım, bir merhaba edelim!" (Memduh Şevket Esendal)
  2. [ünlem] (me'rhaba:) "Geniş ve mamur yere geldiniz, rahat ediniz, günaydın, hoş geldiniz" anlamlarında bir esenleşme veya selamlaşma sözü
    • "Merhaba, arkadaş! Hoş geldiniz."

HABERCİ

  1. [isim] Haber getiren kimse, ulak
  2. Muhbir, ihbar eden kimse
    • "Kaçakçı kamyonları bazen, o da bir habercinin yardımı ile içeride yakalanmakta." (Falih Rıfkı Atay)
  3. Bir durumun, bir olayın belirtisi
    • "Bu bulutlar yağmurun habercisi olsa gerek."
  4. Karakulak

MEHABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyük ve saygıdeğer kimselere duyulan saygı
  2. Büyüklük, ululuk, yücelik
    • "Dağlar ufkunda mehabet ova ufkunda huzur." (Yahya Kemal Beyatlı)

MUHABİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Basın ve yayın organlarına haber toplayan, bildiren veya yazan kimse
    • "Ben de Tanin muhabiri olarak aynı trenle gidecektim." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Herhangi bir kuruluşun çalışmasıyla ilgili olarak merkezle başka bir ülke arasında bağlantıyı sağlayan görevli
    • "Banka muhabir üyesi."

HABASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kötülük, alçaklık
    • "Senin ne habasetlere kadir olduğunu ben bilirim." (Reşat Nuri Güntekin)

HABİTUS

Kelime Kökeni : Latince

  1. [isim] Bitkinin yerindeki durumu, dallanması, köklerinin toprak içerisindeki dağılmasını belirten morfolojik görünüş

HABERLİ

  1. [sıfat] Bir olay veya durum üzerine bilgisi olan, haberi olan
    • "Haberli konuk."
    • "En yeni teknolojik bilgilerden haberli oluyorlar." (Tomris Uyar)
  2. [zarf] Haber vermiş veya almış olarak
    • "Biz oraya haberli gittik."

BİHABER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Habersiz, bilgisiz
    • "Kimisi maişet derdine düşmüş / Rahattan bihaber." (Cahit Sıtkı Tarancı)

HABİTAT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Yerleşme, oturma
  2. Bitkinin doğal olarak yetiştiği yer, yurt

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü