İçinde h olan 8 harfli 901 kelime var. İçerisinde H harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında h harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu h harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HALETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Tahttan indirmek
-
[-i]
Tahttan indirmek
- HAYIRSIZ
-
-
[sıfat]
Yararı olmayan, hayrı olmayan
- "Hayırsız evlat."
-
Sevgi ve bağlılığını yitiren, vefasız
- "Ne olduğu bilinmeyen hayırsız bir nişanlıyı beklermiş." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Yararı olmayan, hayrı olmayan
- HIRDAVAT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kilit, tel, çivi vb. metal eşya
-
Önemsiz, ufak tefek eşya, gereksiz eşya
- "Tezgâhın ardındaki raflarda defter, kâğıt, kalem, silgi ve bir sürü hırdavat." (Oktay Rifat)
-
[isim]
Kilit, tel, çivi vb. metal eşya
- İKRAHLIK
-
-
[isim]
Tiksinti
- "Allah sana bu tütünden ikrahlık versin."
-
[isim]
Tiksinti
- İSTİHDAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir görevde, bir işte kullanma
-
[isim]
Bir görevde, bir işte kullanma
- ŞAHSİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zamir]
Kişilik, belirgin özellik
- "Ben birer şahsiyetleri olan bu yalıların çoğunu dostlarım gibi tanırım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Kişi
- "Artık okuyucular için mühim bir şahsiyet olmaya başlamıştım." (Halide Edip Adıvar)
-
[zamir]
Kişilik, belirgin özellik
- TAHATTUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hatırlama
-
[isim]
Hatırlama
- TAHMİNEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Yaklaşık olarak, aşağı yukarı
-
[zarf]
Yaklaşık olarak, aşağı yukarı
- VEHLETEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
İlk anda
-
Ansızın
-
[zarf]
İlk anda
- BAHÇESİZ
-
-
[sıfat]
Bahçesi olmayan
-
[sıfat]
Bahçesi olmayan
- İSTİHKAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hakkı olma, hak kazanma
-
Hak ediş
- "Biz, benzincinin istihkakını düşeriz, siz de benzini alırsınız." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Hakkı olma, hak kazanma
- FATİHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Fatih gibi, fatihe benzercesine
- "Padişahlık ricalinin en ziyade fatihane düşüneni idi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[zarf]
Fatih gibi, fatihe benzercesine
- HAFIZALI
-
-
[sıfat]
Hafızası olan
-
[sıfat]
Hafızası olan
- HOLLANDA
- ...
- MUHABBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevgi
- "Mutfakta onlara yemek, kahvaltı hazırlanırken yukarıda her akşamdan fazla bir muhabbet havası esiyordu." (Halide Edip Adıvar)
- "Bir geçitten ziyade bir toplantı yeri. Mahalle orada muhabbet eder, konuşur, kavga eder." (Halide Edip Adıvar)
-
Dostça konuşma, yârenlik
- "Karın doyuracak değiliz, maksat biraz muhabbet olsun." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sevgi
- HAKKINDA
-
-
[zarf]
İlgili olarak, üzerine
- "Kocasının sağlığı hakkında bilgi istiyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
İlgili olarak, üzerine
- HEMOFİLİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanın pıhtılaşmasındaki bir bozukluğa bağlı kanama hastalığı
-
[isim]
Kanın pıhtılaşmasındaki bir bozukluğa bağlı kanama hastalığı
- MAHSUSEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Özellikle
-
[zarf]
Özellikle
- MEHTAPLI
-
-
[sıfat]
Mehtabı olan
- "Nihayet mehtaplı ılık ağustos akşamında atıma atladım." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Mehtabı olan
- MUHTESİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İslam şehirlerinde çarşı ve pazar esnafını din kurallarına göre denetleyen görevli, belediye memuru
-
[isim]
İslam şehirlerinde çarşı ve pazar esnafını din kurallarına göre denetleyen görevli, belediye memuru