İçinde gül olan 7 harfli 23 kelime var. İçerisinde GÜL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gül olan kelimeler listesine ya da Sonu gül ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BÜRGÜLÜ

  1. [sıfat] Bürgüsü olan
    • "Islak kayanın ardına sinmiş, bürgülü bir kadınla yan yana oturuyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

GÜLAĞAÇ
...
SÜRGÜLÜ

  1. [sıfat] Sürgü kolu olan
    • "Sürgülü kapı. Sürgülü pencere."
  2. Sürgüsü itilmiş, sürgülenmiş olan

GÜLÜNME

  1. [isim] Gülünmek işi

GÜLMECE

  1. [isim] Eğlendirme, güldürme ve bir kimsenin davranışına incitmeden takılma amacını güden ince alay, mizah, humor
  2. Gerçeğin güldürücü yanlarını ortaya koyan edebiyat türü, mizah, ironi

GÜLGÜLİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Gül renginde olan
    • "Gülgüli, kerrakeli, mor hareli." (Nedim)

GÜLLECİ

  1. [isim] Top güllesi yapan kimse
  2. Gülle atma sporu yapan kimse

GÜLECEN

  1. [sıfat] Sevimli ve cana yakın tavırları olan (kimse)

ÖZGÜLÜK

  1. [isim] Özgü olma durumu, hasiyet

GÜLÜTÇÜ

  1. [isim] Bir skeçte, revüde veya eğlence gösterisinde eklenen sözleri ve durumları hazırlayan kimse

BÜZGÜLÜ

  1. [sıfat] Büzgüsü olan, büzülerek dikilmiş olan
    • "Büzgüleri gevşetti ve keseyi sağ eliyle altından tutarak..." (Cahit Uçuk)

DÜZGÜLÜ

  1. [sıfat] Düzgüye uygun, normal

GÜLEĞEN

  1. [sıfat] Güler yüzlü, çok gülen (kimse)

GÜLBANK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hep bir ağızdan ve makamla yapılan dua veya ant
    • "Dışarıya fırlayan bütün davetliler de bu gülbange iştirak ediyorlardı." (Ercüment Ekrem Talu)

GÜLYALI
...
GÜLDÜRÜ

  1. [isim] Güldürme özelliği olan şey
  2. İlkel, yalın güldürme ögelerinden yararlanan, bazen inanırlığın sınırını aşan, güldürmeyi amaç edinen sahne eseri, komedi, fars

SÜNGÜLÜ

  1. [sıfat] Süngü takmış olan
    • "Süngülü düşman askerleri arasında başı açık kadınlar, yalın ayak çocuklar bir kasırgaya tutulmuş gibi tozu dumana katarak koşuşuyorlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

GÜLERİM
...
GÖRGÜLÜ

  1. [sıfat] Görgüsü olan
    • "Bildiğini iyi bilen, görgülü, kendine güveni tam olan bir erkekti." (Necati Cumalı)

GÜLÜCÜK

  1. [isim] Çocuk gülümsemesi
  2. Gülümseme, tebessüm
    • "... dudaklarında bir gülücükle, elinde beş altı zarf, gelirdi karşıma." (Yusuf Ziya Ortaç)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü