İçinde olan 6 harfli 59 kelime var. İçerisinde GÖ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gö olan kelimeler listesine ya da Sonu gö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÖZENE

  1. [isim] Kovandan bal alırken arılardan korunmak için başa giyilen, ön tarafı telden başlık, gözlük

GÖÇEBE

  1. [sıfat] Değişik şartlara bağlı olarak belli bir yöre içinde çadır, hayvan ve öteki araçlarla yer değiştiren, yerleşik olmayan (kimse veya topluluk), göçer, göçkün
    • "Karakaçanları, sürüleriyle dağ dağ dolaşan göçebe çobanlarıdır." (Ahmet Haşim)
  2. Mevsimlere göre ülke veya yer değiştiren (hayvan)

GÖRMEZ

  1. [sıfat] Görme engelli

İÇGÖRÜ

  1. [isim] Kendi duygularını, kendi kendini anlayabilme yeteneği

GÖMLEK

  1. [isim] Vücudun üst kısmına giyilen kollu veya yarım kollu, yakalı giysi
    • "Sarı zeminli, kırmızı çiçekli gömleğinin yalnız boğazına tesadüf eden düğmesi ilikli, ötekiler açıktı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kadınların giydikleri ince kumaştan yapılmış kolsuz, yakasız iç çamaşırı, kombinezon
    • "Toplumun gömlek değiştirmesi, siyasal karmaşa elbette onları da etkiliyor." (Selim İleri)
  3. Vücudun üst kısmına giyilen iç çamaşırı
    • "Don ve gömleği ile fırlamış erkekler kapıların önlerinde giyiniyorlardı." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
  4. Kitap kapağına geçirilen kap, kılıf
    • "İplik dikiş, karton kapak ve beş renkli kuşe gömlek içinde çıkacak olan ... kitaplığımızın en değerli eserleri arasında yer alacaktır." (Yusuf Ziya Ortaç)
  5. Beyaz ışık sağlamak için lambanın üzerine geçirilen amyanttan kılıf
  6. Dosya kartonu
  7. Memeli hayvanlarda bağırsakları dıştan saran yağlı zar
  8. Göbek, batın
    • "İki gömlek yukarı dedesi filancadır."
  9. Basamak, kat, derece
    • "İki pehlivan yenişememiştir ama Aliço'nun bir gömlek üstün olduğu iyice belirlenmiştir." (Salâh Birsel)

GÖRÜCÜ

  1. [isim] Evlenmek isteyen erkek için kız görmeye giden kimse, dünür
    • "Zengin olduğumuz için görücüler, bizim bu uzak köşke gelmekten usanmıyorlar." (Ömer Seyfettin)
    • "Onu indirmek, görücüye çıkmaya razı etmek için başta haminne olmak üzere bütün ev halkı ağacın altında durdu, yalvardı." (Halide Edip Adıvar)

GÖVERİ

  1. [isim] Sebze

GÖREME
...
KAÇGÖÇ

  1. [isim] Dinî bir anlayışla Müslüman kadınların erkeklere görünmemeleri, bir arada oturup konuşmaktan kaçınmaları
    • "Kaçgöç zamanında bile o erkekten ürkmezdi." (Refik Halit Karay)

GÖLKÖY
...
GÖRECE

  1. [sıfat] Bir şeye göre olan, varlığı başka bir şeyin varlığına bağlı olan, kesin olmayıp kişiden kişiye, zamandan zamana, yerden yere değişebilen, bağıl

ÖNGÖRÜ

  1. [isim] Bir işin ilerisini kestirme veya bir işin nasıl bir yol alacağını önceden anlayabilme ve ona göre davranma

GÖRDES
...
GÖTÜRÜ

  1. [sıfat] Fiyatı veya ücreti toptan belirlenen (iş vb.)
  2. Toptan fiyat vererek
    • "Bu kitapların hepsini götürü on bin liraya aldım."

GÖÇKÜN

  1. [sıfat] Göçecek duruma gelmiş
    • "Göçkün bir ev."
  2. Göçebe
  3. Yaşı ilerlemiş (kimse), çok yaşlı (kimse)

GÖRSEL

  1. [sıfat] Görme ile, görme duyusuyla ilgili, görmeye dayanan

GÖRELİ

  1. [sıfat] Göreceli

GÖÇERİ

  1. [sıfat] Sürekli yer değiştiren, göç etmekten hoşlanan

CİNGÖZ

  1. [sıfat] Açıkgöz

GÖKÇÜL

  1. [isim] Maviye çalan renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan
  3. [sıfat] Gökle ilgili, semavi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü