İçinde gaze olan 13 kelime var. İçerisinde GAZE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gaze olan kelimeler listesine ya da Sonu gaze ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
GAZELHANLIK, GAZELLENMEK, GAZETECİLİK
GAZELLENME
GAZELİMSİ, GAZELİYAT, GAZETELİK
GAZELHAN, GAZETECİ
GAZEBO, GAZEKİ, GAZETE
GAZEL
A E G Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
EZA, GAZ, GEZ
2 Harfli Kelimeler
AZ, GE, ZE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GAZETECİLİK
-
-
[isim]
Gazetecinin yaptığı iş
- "Gazetecilik de spor da o kitlelerin genel seviyesiyle doğrudan orantılıdır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gazetecinin yaptığı iş
- GAZELLENMEK
-
-
[nsz]
Ağaç yapraklarını dökmek
-
Yaprak sararıp kurumak
-
[nsz]
Ağaç yapraklarını dökmek
- GAZELHANLIK
-
-
[isim]
Gazel söylemeyi kendine meslek edinme
- "Gayet güzel sesli, yakışıklı ayyaş, ahlaksızlıkla maruf bir kimse idi, İstanbul'da mektepler âleminde gazelhanlıkları ... ile nam vermişti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Gazel söylemeyi kendine meslek edinme
- GAZELLENME
-
-
[isim]
Gazellenmek işi veya durumu
-
[isim]
Gazellenmek işi veya durumu
- GAZELİMSİ
-
-
[sıfat]
Gazeli andıran, gazele benzeyen, gazel gibi
-
[sıfat]
Gazeli andıran, gazele benzeyen, gazel gibi
- GAZETELİK
-
-
[isim]
Gazete koymaya yarar küçük çatkı
-
[sıfat]
Gazeteye haber olarak yazılacak nitelikte olan
-
[isim]
Gazete koymaya yarar küçük çatkı
- GAZELİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şairin divanında bulunan gazeller bölümü
-
[isim]
Bir şairin divanında bulunan gazeller bölümü
- GAZELHAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gazel okuyan, gazel söyleyen kimse
-
[isim]
Gazel okuyan, gazel söyleyen kimse
- GAZETECİ
-
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
-
Gazeteye yazı yazmayı, haber toplayıp vermeyi veya gazetenin yazı işlerinde çalışmayı iş edinen kimse
-
Gazete satan kimse
-
[isim]
Gazete yayımlayan kimse
- GAZEKİ
-
-
[isim]
Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi
-
[isim]
Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi
- GAZEBO
- ...
- GAZETE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın
- "Kahvelerde ikinci bir oyalanma yolu, gazetelerdi." (Necati Cumalı)
-
Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer
- "Her gün gazeteye uğruyordu."
-
[isim]
Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın
- GAZEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Divan edebiyatında beş ile on beş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin ikinci dizeleri birinci beyitle uyaklı, genellikle lirik konularda yazılan nazım biçimi
- "O mecmuadaki gazelleri yüksek sesle okurken eski şiir lehçemizdeki beliğ ve rindane edaların zevkine varıyorum." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Karagözcünün makamlar arası dolaşması, şarkı ve gazel okuması lazımdı." (Samiha Ayverdi)
- "Sonra makinelerin gemiyi sarsan temposuna uyarak yanık bir gazel tuttururdu." (Haldun Taner)
-
Klasik Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sazlardan birinin eşliğinde söylenen, söyleyenin ses gücünü göstermesine de olanak veren müzik eseri
- "Yanımızdaki vagonda bir gazel başladı." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Divan edebiyatında beş ile on beş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin ikinci dizeleri birinci beyitle uyaklı, genellikle lirik konularda yazılan nazım biçimi