İçinde fe olan 7 harfli 82 kelime var. İçerisinde FE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında fe olan kelimeler listesine ya da Sonu fe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FELSEFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
    • "Felsefe diliyle söylersek her ozan bir fenomendir yani olgudur." (Necati Cumalı)
    • "Sana su şehirlerinin felsefesini yaptım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Bir bilimin veya bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü
    • "Tarih felsefesi. Hukuk felsefesi."
    • "Saldırmak onun içgüdülerinden biridir ve yöntemi çekiçle felsefe yapmaktır." (Salâh Birsel)
  3. Bir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi
    • "Sokrates felsefesi."
  4. Dünya görüşü
    • "Yargılarınızı, felsefenizi kendinize saklayıp oyununuza tek özdeyiş katmayacaksınız." (Haldun Taner)
  5. Bir konuda soyut düşünüş
    • "Uzun felsefelerden sonra Mediha'yı benden çok sevdiğini anlatıyor." (Halide Edip Adıvar)

DEFEDİŞ

  1. [isim] Defetme işi veya biçimi

FENOMEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Olay
    • "Güneşin batıdan doğması gibi olağanüstü bir fenomen sayılmalıdır bu." (Haldun Taner)
  2. Görüngü

FEVVARE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Fıskiye

CANFEZA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Türk müziğinde çok az kullanılmış bir birleşik makam

FEVERAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Fışkırma, kaynama
    • "Beni dinlemeden öyle feveran etme ... hiddetlenme!" (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Birdenbire öfkelenme, köpürme, parlama
    • "Sabırlı olmak, parlamamak, duygusal feveranlardan uzak kalmak hassası da bizde çok eksik." (Haldun Taner)

AFFETME

  1. [isim] Bağışlama
    • "Affetme duygusunun altında yatan nedenler eşelenmeye değer." (Haldun Taner)

KÜFESİZ
...
ZİYAFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Eğlenmek veya bir olayı kutlamak amacıyla birçok kimsenin bir araya gelerek yedikleri yemek, şölen, toy
    • "Resmî ziyafetlerin ve büyük düğünlerin yemeklerini hep ona ısmarlamak âdet olmuştur." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "O gece telgrafçı, gümrükçü, liman çavuşu, müdür beye bir ziyafet vermek istemişlerdi." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Orkestra tam bir müzik ziyafeti çekti."

AFFEDİŞ

  1. [isim] Bağışlama işi veya biçimi

KEFENLİ

  1. [sıfat] Kefene sarılmış
  2. [zarf] Kefene sarılarak

FEDAKAR
...
İTHAFEN
...
KAFESLİ

  1. [sıfat] Kafesi olan veya kafes biçiminde olan

FESATÇI

  1. [isim] Arabozan
    • "Fesatçı ve fırsatçı olduğu kadar korkak bir adamdı." (Falih Rıfkı Atay)

TÜFEKÇİ

  1. [isim] Tüfek yapan, onaran veya satan kimse
  2. Padişah ve sarayı korumakla görevli olan
  3. Savaş gereçleri, silah yapımı ve onarımı ile uğraşan asker sınıfından olan kimse

KONFETİ

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Düğün, balo vb. eğlencelerde, spor karşılaşmalarında serpilen, küçük yuvarlak pul biçiminde kesilmiş renkli kâğıt parçaları
    • "Maskeli maskesiz bütün bu halk, avuç avuç hiç bıkmadan, yorulmadan muttasıl konfeti serpiyorlar." (Hüseyin Cahit Yalçın)

SEFERLİ

  1. [sıfat] Sefere giden veya sefere çıkan

FEYİZLİ

  1. [sıfat] Çok ürün veren, verimli

FERİŞTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Melek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü