İçinde fat olan 7 harfli 9 kelime var. İçerisinde FAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında fat olan kelimeler listesine ya da Sonu fat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A F T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AFT

2 Harfli Kelimeler

AF, AT, FA, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SULFATA

  1. [isim] Kinin sülfatı ve genel olarak kinin tuzu
    • "Sizin sulfatalarınız tesir etmiyor. İçine nişasta karıştırıyorsunuz." (Reşat Nuri Güntekin)

MÜKAFAT
...
TELEFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Savaş, kaza vb. sebeplerle uğranılan can kaybı

İLTİFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birine güler yüz gösterme, hatırını sorma, tatlı davranma
    • "Genç kızlar erkeklerin iltifatlarına nasıl karşılık vereceklerini şaşırmışlardı." (Mahmut Yesari)
    • "İltifat etti, hatırını sordu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. İlgi gösterme, rağbet etme
    • "Kime iltifat dozunu artırırsa o gerçekten de bir şeyler olurdu." (Çetin Altan)
    • "Akşamki yemeklere iltifat eden çok oldu."
  3. Söz söylerken, daha çok etki sağlamak için beklenmedik bir anda sözü, konu ile çok yakından ilgili birine veya bir şeye yöneltme
  4. Yüzünü çevirerek bakma

DEFATEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Ansızın
  2. Birden, aniden
    • "Sönük bakan gözleri defaten parladı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

HURUFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Harfler
  2. Basımda, baskı işinde kullanılan metal vb. bir maddeden yapılmış harf, rakam veya başka işaret kalıpları
  3. Dizgi işinde kullanılan harf türlerinin bütünü
    • "Hurufatı zengin bir basımevi."

KALAFAT

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi
    • "Kalafatın tokmak gürültüsü ve denize uzayan zift kokusu arasından yol aldım ve tenha yollara saptım." (Halikarnas Balıkçısı)
  2. Aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı
  3. Osmanlı İmparatorluğu'nda vezir veya yüksek mevkide devlet adamlarının giydikleri bir başlık
  4. Onarma, tamir etme

SIFATLI
...
ŞATAFAT

  1. [isim] Görkem
    • "Hamam alayı da yine şatafat ve masraf cihetinden bundan aşağı kalmazmış." (Osman Cemal Kaygılı)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü