İçinde eş olan 6 harfli 85 kelime var. İçerisinde EŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eş olan kelimeler listesine ya da Sonu eş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PEŞREV
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde faslın giriş taksiminden sonra, şarkıdan önce çalınan parça
- "Kahvenin radyosu, tam o sırada sultaniyegâh peşrevine başlamıştı." (Haldun Taner)
-
Güreşe tutuşmadan önce pehlivanların ellerini birbirine ve uyluklarına vurarak ve hafifçe sıçrayarak yaptıkları gösteri
-
Halk hikâyelerinde, türkülerin okunup çalınışı sırasında türkü aralarına katılan mâni türünden küçük türküler
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde faslın giriş taksiminden sonra, şarkıdan önce çalınan parça
- TEŞRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme
- HOŞBEŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hatır sormak amacıyla söylenen ilk sözler
- "Konaktaki hoşbeş merasimi de yerine getirildi." (Peyami Safa)
- "Birkaç köylü ile hoşbeş ettim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Hatır sormak amacıyla söylenen ilk sözler
- ATEŞÇİ
-
-
[isim]
Fabrika, vapur, lokomotif vb. ateşle işleyen yerlerde ocaklara kömür atıp ateşin sürekli yanmasını sağlayan kimse
-
[isim]
Fabrika, vapur, lokomotif vb. ateşle işleyen yerlerde ocaklara kömür atıp ateşin sürekli yanmasını sağlayan kimse
- MEŞHUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Görülen, gözle görülmüş, tanık olunmuş
-
[sıfat]
Görülen, gözle görülmüş, tanık olunmuş
- KEŞKÜL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gezici bazı dervişlerin ve dilencilerin ellerinde tuttukları, Hindistan cevizi kabuğundan, metalden veya abanozdan yapılmış dilenci çanağı
-
Üstüne, dövülmüş fıstık ve Hindistan cevizi dökülen bir çeşit süt tatlısı, keşkülüfukara
-
[isim]
Gezici bazı dervişlerin ve dilencilerin ellerinde tuttukları, Hindistan cevizi kabuğundan, metalden veya abanozdan yapılmış dilenci çanağı
- LEŞKER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Asker
- "Aldı gam leşkeri gönül şehrini." (Dertli)
-
Ordu
-
[isim]
Asker
- MEŞGUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir işle uğraşan, iş görmekte olan
- "Belediye doktoru, kışın kimya tecrübeleri ile meşguldü." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Kâtip daha fazla meşgul olmaya lüzum görmeden genç kızı yalnız bırakıp gitti." (Peyami Safa)
-
Çalışır, kullanılır durumda olan, dolu
- "Telefon meşgul."
-
[sıfat]
Bir işle uğraşan, iş görmekte olan
- ŞEŞYEK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün birli gelmesi
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün birli gelmesi
- EŞLEME
-
-
[isim]
Eşlemek işi, bağlaşım
-
Görüntü ve ses kuşakları arasındaki bağ, senkronizasyon
-
[isim]
Eşlemek işi, bağlaşım
- TÜRDEŞ
-
-
[sıfat]
Türleri bir olan
-
[sıfat]
Türleri bir olan
- MEŞKUR
- ...
- YÖNDEŞ
-
-
[sıfat]
Yönü aynı olan, aynı yöne bakan
-
[sıfat]
Yönü aynı olan, aynı yöne bakan
- EŞİNME
-
-
[isim]
Eşinmek işi
-
[isim]
Eşinmek işi
- TEŞMİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
- ATEŞİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
-
Ateş renginde olan
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
- EŞİLME
-
-
[isim]
Eşilmek işi
-
[isim]
Eşilmek işi
- EŞKIYA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dağda, kırda yol kesen hırsızlar, haydutlar
- "Nice kendi hâlinde insanları, dağ başlarında eşkıya tenkil eder gibi öldürttü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Dağda, kırda yol kesen hırsızlar, haydutlar
- NEŞİDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- "Neşidesini okurken, birdenbire bir açılışı, bir derinleşmesi vardır." (Memduh Şevket Esendal)
-
Atasözü gibi kullanılan beyit veya dize
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- MEŞİME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Döl yatağı
-
Etene
-
[isim]
Döl yatağı