İçinde eş olan 6 harfli 85 kelime var. İçerisinde EŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eş olan kelimeler listesine ya da Sonu eş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BEŞERİ
- ...
- KEŞİDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Banka ve her tür piyango ikramiyesinde çekme, çekiliş
-
Arap harfli yazıda bazı harflerin baş tarafı yazıldıktan sonra süs için çekilen uzatma
-
[isim]
Banka ve her tür piyango ikramiyesinde çekme, çekiliş
- MEŞHET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şehit düşülen yer
-
Şehidin gömüldüğü yer
-
[isim]
Şehit düşülen yer
- BEŞTAŞ
-
-
[isim]
Beş tane taşla oynanan bir tür çocuk oyunu
-
[isim]
Beş tane taşla oynanan bir tür çocuk oyunu
- TEŞMİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
-
[isim]
Kapsamına alma, genişletme, yayma
- MEŞGUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir işle uğraşan, iş görmekte olan
- "Belediye doktoru, kışın kimya tecrübeleri ile meşguldü." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Kâtip daha fazla meşgul olmaya lüzum görmeden genç kızı yalnız bırakıp gitti." (Peyami Safa)
-
Çalışır, kullanılır durumda olan, dolu
- "Telefon meşgul."
-
[sıfat]
Bir işle uğraşan, iş görmekte olan
- ŞEŞÜSE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün üçlü gelmesi
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün üçlü gelmesi
- YÖNDEŞ
-
-
[sıfat]
Yönü aynı olan, aynı yöne bakan
-
[sıfat]
Yönü aynı olan, aynı yöne bakan
- TEŞDİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şiddetini artırma, güç verme
-
Sağlamlaştırma
-
[isim]
Şiddetini artırma, güç verme
- BÜKREŞ
- ...
- MEŞHUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Görülen, gözle görülmüş, tanık olunmuş
-
[sıfat]
Görülen, gözle görülmüş, tanık olunmuş
- ATEŞİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
-
Ateş renginde olan
-
[sıfat]
Ateşli, coşkun
- BEŞLİK
-
-
[sıfat]
Beşi bir arada olan
- "Beşlik cezve."
-
Beş tane alabilen
-
[isim]
Beş birimden oluşan para
- "On milyonu iki beşlik yapınız."
-
[isim]
Beş para, beş kuruş veya beş lira değerinde olan akçe
-
[sıfat]
Beşi bir arada olan
- TEŞRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme
-
[isim]
Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme
- KARDEŞ
-
-
[isim]
Aynı anne babadan doğmuş veya anne babalarından biri aynı olan çocukların birbirine göre adı
- "Öz kardeş. Üvey kardeş. Kız kardeş. Erkek kardeş."
-
Yaşça küçük olan çocuk
-
[ünlem]
Adı bilinmeyen kimselere söylenen bir seslenme sözü
- "Güle güle Fahri Bey kardeşim!" (Sait Faik Abasıyanık)
-
Aralarında çok değer verilen ortak bir bağ bulunanlardan her biri
- "Din kardeşi."
-
[isim]
Aynı anne babadan doğmuş veya anne babalarından biri aynı olan çocukların birbirine göre adı
- ŞEŞBEŞ
-
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün beşli gelmesi
-
[isim]
Tavla oyununda atılan zarlardan birinin altı, öbürünün beşli gelmesi
- MEŞKUK
- ...
- MEŞHER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sergi
- "Güzele yönelen bir merkezin dolayı, zevksizlik meşheri olamaz." (Haldun Taner)
-
[isim]
Sergi
- ÇERKEŞ
- ...
- KÖKTEŞ
-
-
[sıfat]
Aynı kökten gelen çeşitli yapı ve görevi olan (kelimeler): Sevgi, sevinç, sevme; vergi, verim, veri; başlık, başlangıç, başkan gibi
-
[sıfat]
Aynı kökten gelen çeşitli yapı ve görevi olan (kelimeler): Sevgi, sevinç, sevme; vergi, verim, veri; başlık, başlangıç, başkan gibi