İçinde olan 5 harfli 63 kelime var. İçerisinde EŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eş olan kelimeler listesine ya da Sonu eş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EŞ, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

REŞİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ergin

BEŞON

  1. [isim] Beş ve on cm ölçülerinde biçilmiş kereste

ÇEŞNİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yiyeceğin ve içeceğin tadı, tadımlık
    • "Çeşni olsun diye..."
    • "Varlığa yepyeni bir çeşni katan yepyeni bir ulus yaratacağım sizden." (Turan Oflazoğlu)
  2. Özellik
    • "Böyle samimi konuşmalarda sözlerimden hiç eksik etmediğim latife çeşnisini temin için 'burada kalmak için hatta üste biraz para da vermeye razıyım' diye ilave edecektim." (Reşat Nuri Güntekin)

KEŞİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ortaya çıkarma, meydana çıkarma, açma
    • "Meselenin künhü bir türlü keşif ve halledilemiyor." (Refik Halit Karay)
  2. Var olduğu bilinmeyen bir şeyin ortaya çıkarılması
    • "Amerika'nın keşfi."
  3. Gizli olan bir şey hakkında geniş bilgi edinme
  4. Bir şeyin olacağını önceden anlama, sezme, tahmin
  5. Bir olay veya durumun oluş nedenlerini anlayabilmek için yerinde inceleme yapma
    • "Bu davaların dağ tepe keşiflerine koşar, kararlarını kaleme alır." (Necati Cumalı)

HABEŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Derisinin rengi çok koyu esmer olan (kimse)

PEŞİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Bir alışverişte, alışveriş yapıldığı anda, alınan şeyin tesliminden önce veya teslimiyle birlikte ödenen, veresiye karşıtı
  2. Çalışmadan verilen (ücret, aylık)
    • "O peşin parayla çalışıyor."
  3. [zarf] Daha önce, önceden
    • "Sana peşin haber vereyim ki onlar kızlarının başkası ile âşıktaşlık yapmasını istemezler." (Osman Cemal Kaygılı)

EŞLİK

  1. [isim] Eş olma durumu
  2. Belirli bir modeli ile armoni oluşturan ve bir veya birkaç partiye bölüştürülen sesler bütünü

KELEŞ

  1. [sıfat] Yiğit, cesur, bahadır
  2. Çok yakışıklı, çok güzel
  3. Vücut yapısı gösterişsiz
  4. Çirkin, kötü
  5. Kel
    • "Kayseri çarşısının tavanını, kubbesini kökünden kazıtmış ... O canım mimariyi bir keleşe döndürmüş." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

BEŞME

  1. [isim] Her çubuğu ayrı ayrı beş renkte olan, yollu bir çeşit kumaş

BEŞİZ

  1. [sıfat] Beşi bir arada doğan (çocuk)

EŞRAF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yerin zenginleri, sözü geçenler, ileri gelenler
    • "Öte taraftan da ileri fikirlerim kasaba eşrafını kuşkulandırmaya başlamıştı." (Reşat Nuri Güntekin)

DÜŞEŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Oyunda, atılan zarlardan ikisinin de altı benekli olan yanlarının üste gelmesi
    • "Terlikçi İhsan, üst üste iki düşeş atmakla marsı sağlamış gibiydi." (Haldun Taner)
  2. Umulmayan iyi bir rastlama
    • "Sizin buraya uğramanız bir düşeş oldu."

EŞARP

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Baş örtüsü

GEBEŞ

  1. [sıfat] Aptal, sersem
  2. Bodur ve şişman
  3. Karnı şiş olan

EŞMEK

  1. [-i] Toprağı veya toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak
    • "Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın. / Üşüyorsan eşiver mangalı, eş, eş de ısın." (Mehmet Akif Ersoy)
  2. Araştırmak, incelemek

EŞLEM

  1. [isim] Kopya

TEŞYİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uğurlama
    • "Onları kasabanın kenarına kadar teşyi ettim." (Memduh Şevket Esendal)

EŞKİN

  1. [isim] Atın bir tür hızlı yürüyüşü
    • "At, eşkinle beş on dakikada gittiği yolu, dörtnala, bir iki dakikada geldi." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [sıfat] Böyle yürüyen (at)
    • "Eşkin bir at."
  3. [zarf] Böyle bir yürüyüşle
    • "Eşkin gitmek."

REŞME

  1. [isim] Hayvanın başlığı, yuları ve gemi

EŞHAS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kişiler, şahıslar
    • "Memleket'in Rahmi Bey gibi eşhasa şiddetle ihtiyacı vardır." (Tarık Buğra)
  2. Bir olayda veya edebî bir eserde yer alan kişiler

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü