İçinde olan 8 harfli 57 kelime var. İçerisinde EĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eğ olan kelimeler listesine ya da Sonu eğ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EĞİTİMCİ

  1. [isim] Eğitim işiyle uğraşan kimse, terbiyeci, pedagog

EĞRİLMEK

  1. [nsz] Eğri duruma gelmek
    • "Ayağa kalkarak gözlerimle derenin eğrilen, kıvrılan yerlerinde avcıyı aradım." (Memduh Şevket Esendal)

DEĞDİRİŞ

  1. [isim] Değdirme işi veya biçimi

AYÇİÇEĞİ

  1. [isim] Birleşikgillerden, sarı renkli çiçeği çok iri olan, yurdumuzda çok yetiştirilen bir bitki, gün çiçeği, günebakan, gündöndü (Helianthus annuus)
  2. Bu bitkinin yağ çıkarılan ve çerez olarak da yenilen tohumu

EĞDİRTME
...
BİLEĞİLİ
...
MEĞERSEM
...
BEĞENMEK

  1. [-i] İyi veya güzel bulmak
    • "Kuvvetini beğenen Murat farkına varmadan gülümsediğini neden sonra fark etti." (Refik Halit Karay)
    • "Ben bu işin sonunu beğenmiyorum."
  2. [nsz] Benzerleri arasından birini seçip ayırmak
    • "Otellerden bir otel beğeneceğiz." (Refik Halit Karay)
  3. Onaylamak, kabul etmek, tasvip etmek

DEĞİŞİCİ

  1. [sıfat] Biçimden biçime giren, değişken

EĞİLİNME
...
DEĞİŞMEK

  1. [nsz] Başka bir biçim veya duruma girmek, tahavvül etmek
    • "Ben gelirken yarım saat içinde hava değişmiş, kara yel kudurmuştu." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Onu kimseye değişmem."
  2. Yerine başka şey veya kimse gelmek
    • "Eskiler arasında duvardaki saatli maarif takvimleri de değişmiş oluyordu." (Necati Cumalı)
  3. Karşılıklı alıp vermek, mübadele etmek
    • "Onunla saatlerimizi değiştik."
  4. [-i] Değiştirmek
    • "Üstümü değiştim."

YEĞLEMEK

  1. [-i] Diğerlerinden daha üstün görüp bir şeye yönelmek, yeğ tutmak, tercih etmek
    • "Arkadaşlarının nüfuzlu yerlerde bulunmasına karşın o hep kenarda kalmayı yeğledi." (Haldun Taner)

DEĞİMSİZ

  1. [sıfat] Liyakati olmayan, liyakatsiz

GEĞİRMEK

  1. [nsz] Midede toplanan gazı ağızdan sesli bir biçimde çıkarmak
    • "Geğirebilsem açılır mıyım acaba? Sancı göğsümde hatta kolumda..." (Atilla İlhan)

EĞLEŞMEK

  1. [nsz] Oyalanmak, eğlenmek, tevakkuf etmek
    • "Hadi boş yere eğleşme. Git eşeğini ara." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bir yerde oturmak, yaşamak, ikamet etmek

YEĞLENİŞ
...
DEĞİŞKEN

  1. [sıfat] Değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir, kararsız, değişici, mütehavvil
    • "Sağlık bakımından canına okuyan kentler de değişken rüzgârlara açık kentler oluyor." (Haldun Taner)
  2. [isim] Değişik sayı değerleri alabilen nicelik

ÜSTEĞMEN

  1. [isim] Orduda rütbesi teğmenle yüzbaşı arasında olan subay

FESLEĞEN

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Ballıbabagillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları güzel kokulu, beyaz veya pembe çiçekli, bir yıllık ve otsu bir süs bitkisi, reyhan (Ocimum basilicum)

SEĞİRTME

  1. [isim] Seğirtmek işi
  2. Yemsiz kullanılan olta

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü