İçinde ey olan 7 harfli 118 kelime var. İçerisinde EY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ey olan kelimeler listesine ya da Sonu ey ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EY, YE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EYNESİL
...
BEYAĞAÇ
...
SEYAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yolculuk
    • "Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı." (Peyami Safa)
    • "Seyahat etmenin ilk defa olarak büyük bir faydasını gördüm." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Gezi

EYLEMCİ

  1. [isim] Düşüncesini eylemi ile gerçekleştirmeye çalışan kimse
    • "Belki de bize karşı duyduğu öfke sürüklemişti onu eylemcilerin arasına." (Ahmet Ümit)

HEYECAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
    • "Bu şehir halkını heyecana düşüren, şiddetli mücadelelerdir." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Ne zaman böyle büyük makineler görsem kolay kolay tarif edilemeyen bir heyecana kapıldığımı duyuyorum." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  2. Coşku
    • "Halk heyecan içinde."

VAVEYLA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çığlık
    • "Mısır'ın değme ağıtçıları bile sanırım vaveylalarında benimle yarışa giremezlerdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

FEYİZLİ

  1. [sıfat] Çok ürün veren, verimli

TÜREYİŞ

  1. [isim] Türeme işi veya biçimi

ELBEYLİ
...
PEYAPEY

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [zarf] Art arda, peş peşe
    • "Üç ay peyapey hekim, hoca gezdim. En sonra mehelsiz bir şeyden geçti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

MEYANCI

  1. [isim] Aracı, aracılık eden kimse

MÜHEYYA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hazır

TEYELLİ

  1. [sıfat] Teyelle tutturulmuş, teyellenmiş
  2. Üzerine teyel atılmış

BİLEYİŞ
...
ZEYTUNİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kahverengiye yakın yeşil renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan

CEREYAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yöne doğru akma, akış, akıntı
    • "Köprünün parmaklığına dayandı, gözlerini Haliç'in kapkara sularına, bu suların cereyanına kaptırdı." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Düzbel'de cereyan eden meydan muharebesini İkinci Kılıç Arslan kazandı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Bir şeyin gelişme, olma durumu
    • "En iyisi zorlamamak, işi tabii cereyanına bırakmak." (Refik Halit Karay)
  3. Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket
    • "Aşırı ırkçılık cereyanlarının yalancı şahidi olarak sahneye çıkarıldı." (Cemil Meriç)
  4. Akım
    • "Elektrik cereyanı."

EYYAMCI

  1. [isim] Gününü dilediğince geçiren, gününü gün eden kimse

HÜSEYNİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
  2. Klasik Türk müziğinde mi notası

DEYİŞME
...
EYİTMEK

  1. [nsz] Demek
    • "Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm." (Kul Mustafa)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü