İçinde ey olan 7 harfli 118 kelime var. İçerisinde EY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ey olan kelimeler listesine ya da Sonu ey ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EYNESİL
- ...
- BEYAĞAÇ
- ...
- SEYAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yolculuk
- "Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı." (Peyami Safa)
- "Seyahat etmenin ilk defa olarak büyük bir faydasını gördüm." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Gezi
-
[isim]
Yolculuk
- EYLEMCİ
-
-
[isim]
Düşüncesini eylemi ile gerçekleştirmeye çalışan kimse
- "Belki de bize karşı duyduğu öfke sürüklemişti onu eylemcilerin arasına." (Ahmet Ümit)
-
[isim]
Düşüncesini eylemi ile gerçekleştirmeye çalışan kimse
- HEYECAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- "Bu şehir halkını heyecana düşüren, şiddetli mücadelelerdir." (Memduh Şevket Esendal)
- "Ne zaman böyle büyük makineler görsem kolay kolay tarif edilemeyen bir heyecana kapıldığımı duyuyorum." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Coşku
- "Halk heyecan içinde."
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- VAVEYLA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çığlık
- "Mısır'ın değme ağıtçıları bile sanırım vaveylalarında benimle yarışa giremezlerdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Çığlık
- FEYİZLİ
-
-
[sıfat]
Çok ürün veren, verimli
-
[sıfat]
Çok ürün veren, verimli
- TÜREYİŞ
-
-
[isim]
Türeme işi veya biçimi
-
[isim]
Türeme işi veya biçimi
- ELBEYLİ
- ...
- PEYAPEY
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Art arda, peş peşe
- "Üç ay peyapey hekim, hoca gezdim. En sonra mehelsiz bir şeyden geçti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Art arda, peş peşe
- MEYANCI
-
-
[isim]
Aracı, aracılık eden kimse
-
[isim]
Aracı, aracılık eden kimse
- MÜHEYYA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hazır
-
[sıfat]
Hazır
- TEYELLİ
-
-
[sıfat]
Teyelle tutturulmuş, teyellenmiş
-
Üzerine teyel atılmış
-
[sıfat]
Teyelle tutturulmuş, teyellenmiş
- BİLEYİŞ
- ...
- ZEYTUNİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kahverengiye yakın yeşil renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Kahverengiye yakın yeşil renk
- CEREYAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yöne doğru akma, akış, akıntı
- "Köprünün parmaklığına dayandı, gözlerini Haliç'in kapkara sularına, bu suların cereyanına kaptırdı." (Ercüment Ekrem Talu)
- "Düzbel'de cereyan eden meydan muharebesini İkinci Kılıç Arslan kazandı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bir şeyin gelişme, olma durumu
- "En iyisi zorlamamak, işi tabii cereyanına bırakmak." (Refik Halit Karay)
-
Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket
- "Aşırı ırkçılık cereyanlarının yalancı şahidi olarak sahneye çıkarıldı." (Cemil Meriç)
-
Akım
- "Elektrik cereyanı."
-
[isim]
Bir yöne doğru akma, akış, akıntı
- EYYAMCI
-
-
[isim]
Gününü dilediğince geçiren, gününü gün eden kimse
-
[isim]
Gününü dilediğince geçiren, gününü gün eden kimse
- HÜSEYNİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
-
Klasik Türk müziğinde mi notası
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
- DEYİŞME
- ...
- EYİTMEK
-
-
[nsz]
Demek
- "Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm." (Kul Mustafa)
-
[nsz]
Demek