İçinde es olan 6 harfli 124 kelime var. İçerisinde ES bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında es olan kelimeler listesine ya da Sonu es ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ES, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SİESTA
- ...
- GRESÖR
- ...
- ESLEME
-
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
- HERKES
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zamir]
İnsanların bütünü
- "Neylersin ölüm herkesin başında / Uyudun uyanmadın olacak." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[zamir]
İnsanların bütünü
- TESTİS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Er bezi
-
[isim]
Er bezi
- MESABE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Derece, değer, rütbe
-
[isim]
Derece, değer, rütbe
- MESCİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genellikle minaresiz, küçük cami
- "Hac parasıyla mescidin tamir olunmasını vasiyet etmek istiyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Genellikle minaresiz, küçük cami
- İNCESU
- ...
- MESLEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimsenin geçimini sağlamak için yaptığı sürekli iş
- "Mesleği ile ilgili olanlar bir yana bırakılırsa çok az kitabı vardı." (Tarık Buğra)
- "Mesleğimin eri olduğumu takdir edersiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Uğraş
-
Birbirine bağlı bilimsel veya felsefi düşünceler birliği
-
Dizge
-
Çığır, okul, ekol
- "Edebî meslekler."
-
[isim]
Bir kimsenin geçimini sağlamak için yaptığı sürekli iş
- MESRUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sevinmiş, sevinçli
-
[sıfat]
Sevinmiş, sevinçli
- TESHİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Isıtma
-
[isim]
Isıtma
- ESKRİM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
- ESKİCİ
-
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
-
Eskimiş ayakkabıları onaran kimse
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
- ESRİME
-
-
[isim]
Sarhoş olma işi
-
[isim]
Sarhoş olma işi
- ESATİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
- "Kafamı rüya ve esatirden temizlemek, istiklallerin en güç elde edileni olan fikir istiklaline erişmek için değil mi?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
- SUPLES
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güreşte hasmın sırtını yere getirmek için kendi üzerinden aşırılarak yapılan bir atma hareketi
-
Esneklik
-
[isim]
Güreşte hasmın sırtını yere getirmek için kendi üzerinden aşırılarak yapılan bir atma hareketi
- EBESİZ
-
-
[sıfat]
Ebesi olmayan
-
[zarf]
Ebe bulunmaksızın, ebe olmaksızın
- "Ebesiz doğurdum, dedi, ebe hekim demektir. Ben hasta mıyım?" (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Ebesi olmayan
- TESPİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
"Süphanallah" sözünü söyleme
- "Kimisi bağdaş kurmuş, tespih çekiyor, kimisi diz çökmüş Kur'an okuyor." (Refik Halit Karay)
-
Belirli dinî sözleri tekrarlamak veya elde oyalanmak için kullanılan, türlü maddelerden boncuk biçiminde yapılmış, genellikle otuz üç veya doksan dokuz taneden oluşmuş dizi
- "İri taşlı tespihinin parmakları arasında arada bir şıkırdaması..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
"Süphanallah" sözünü söyleme
- ESASEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Başından, temelinden, kökeninden
-
Zaten
- "Esasen bende kabahat ki sizin gibi dönek insanlarla yola çıkmışım." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Nasıl olsa, gene
- "Esasen, Mediha Hanım gelmese şimdi de hastayı yalnız bırakamayacaktım." (Halide Edip Adıvar)
-
Aslında
-
[zarf]
Başından, temelinden, kökeninden
- HESABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hesabını iyi bilen, eli sıkı, hesaplı
-
[sıfat]
Hesabını iyi bilen, eli sıkı, hesaplı