İçinde erg olan 8 harfli 19 kelime var. İçerisinde ERG bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında erg olan kelimeler listesine ya da Sonu erg ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E G R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ERG

2 Harfli Kelimeler

ER, GE, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SERGERDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kötü, olumsuz işlerde elebaşı

ERGONOMİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İş bilimi

GERGİSİZ

  1. [sıfat] Gergisi olmayan

BERGÜZAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Anmak için verilen hatıra, armağan, yadigâr
    • "Büyük babanın zamanında bergüzarmış, ne yapayım, kıramadım." (Ercüment Ekrem Talu)

GÜZERGAH
...
GERGİNCE

  1. [sıfat] Biraz gergin

ERGENLİK

  1. [isim] Cinsel organların fizyolojik gelişmesiyle başlayan, büluğa ermişlikle yetişkinlik arasındaki dönem, yeni yetmelik
    • "Amcası ona, çocukluk günlerinde de ergenliğinde de istemeden vermiştir." (Tarık Buğra)
  2. Çocukluk çağından yetişkinlik çağına geçen kimselerin yüzünde çıkan sivilceler

GÖNDERGE

  1. [isim] Dış dünyada yer alan, bir göstergenin belirttiği nesne veya varlık

ERGİNLİK

  1. [isim] Ergin olma durumu, kemal, rüşt

VERGİSİZ

  1. [sıfat] Vergisi olmayan, vergi ödenmeyen

ERGUVANİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Eflatunla kırmızı arası renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan

ERGİTMEK

  1. [-i] Ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak

BERGAMOT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Turunçgillerden bir ağaç (Citrus bergamia)
  2. Bu ağacın, kabuklarından reçel yapılan ve esans çıkarılan meyvesi

GERGEDAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gergedangillerden, sıcak ülkelerde yaşayan, burnunun üstünde bir veya iki boynuzu bulunan, kalın derili, saldırgan bir hayvan (Rhinoceros inducus)

SERGİLİK

  1. [isim] Sergi yeri
  2. Sergilenenlerin bulunduğu yer, stant
  3. [sıfat] Sergiye konulan
    • "Sergilik vazo."

SERGİEVİ

  1. [isim] Sanat eserlerinin sergilenmesi için hazırlanmış yer

GÖSTERGE

  1. [isim] Bir şeyi belirtmeye yarayan şey, belirti, im, işaret
  2. Bir durumla ilgili çeşitli aşamaları gösteren liste, icmal
  3. Bir gelişimi gösteren nicelikler veya değerler arasındaki ilişki, endeks
  4. Anlamla biçimin, gösterenle gösterilenin kaynaşmasından oluşan dil birimi, belirtke
  5. Bir aracın işlemesiyle ilgili bazı ölçümlerin sonucunu kendiliğinden gösteren araç, müşir (II), indikatör
    • "Göstergesi gece gündüz İstanbul üzerinde duran hayli eski ama sağlam radyoyu açtı." (Atilla İlhan)

ERGÜRMEK

  1. [-i] Ulaştırmak, eriştirmek
    • "Âşık olan eder kanı / Ergürür muradıma beni / Gayet tenha buldum seni / Hemen vazgeçtin mi benden." (Halk türküsü)

DERGİLİK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü