İçinde en olan 7 harfli 513 kelime var. İçerisinde EN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında en olan kelimeler listesine ya da Sonu en ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EN, NE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MENGENE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Onarma, işleme, düzeltme vb. işlemlerin uygulanacağı nesneyi sıkıştırıp istenildiği gibi tutturmaya yarayan bir çeşit alet
    • "Yıldız, bileğimi bir mengene gibi sıktı." (Aka Gündüz)
  2. Pres
    • "Zeytin mengenesi. Üzüm mengenesi."

MUAYYEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Belli, belirli
    • "Sizi muayyen bir kimseye benzetmek istiyorum." (Haldun Taner)
  2. Belirlenmiş, kararlaştırılmış
    • "Yadırganan bir yığın eser, mimarinin sadece muayyen bir malzemeyi, muayyen bir gaye uğrunda kullanmaktan ibaret olmadığını gösterirler." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

DARENDE
...
GÜLEĞEN

  1. [sıfat] Güler yüzlü, çok gülen (kimse)

MENZİLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Aşama, kerte, yükseklik derecesi

CENDERE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pres
    • "Yanımızdaki kızı umursamadığımızı göstermek için kör olası bir gururla kendimizi cendereye soktuğumuz çağlar." (Haldun Taner)
  2. Manevi baskı

ÖĞRENCİ

  1. [isim] Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimse, talebe, şakirt
  2. Bir bilim veya sanat yetkilisinin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konuda çalışan kimse
    • "Kant'ın öğrencisi."
  3. Özel ders alan kimse

ERENDİZ
...
PRENSES

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Hükümdar ailesinden olan kadın veya kızlara verilen unvan
    • "Yengem, ağzındaki lokmayla beraber, prensesten hiç de iyi haberler almadığını geveliyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Hükümdar karısı

ZENGULE
...
YEMENLİ
...
KENTTAŞ

  1. [isim] Aynı kentten olan kimse

ŞENİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gerçeklik

YETENEK

  1. [isim] Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, kabiliyet
    • "Gençleri yeteneklerine göre işe yöneltmeli."
  2. Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç, kapasite
  3. Kişinin kalıtıma dayanan ve öğrenmesini çerçeveleyen sınır
  4. Dışarıdan gelen etkiyi alabilme gücü

DÖŞENİŞ

  1. [isim] Döşenme işi veya biçimi

HASENAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yararlı, iyi, güzel işler

KALPTEN
...
BÖLÜNEN

  1. [isim] Bir bölme işleminde eşit bölümlere ayrılması gereken miktar veya sayı

EKLENME

  1. [isim] Eklenmek işi

GEÇENDE

  1. [zarf] Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü