İçinde en olan 7 harfli 513 kelime var. İçerisinde EN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında en olan kelimeler listesine ya da Sonu en ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MENGENE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Onarma, işleme, düzeltme vb. işlemlerin uygulanacağı nesneyi sıkıştırıp istenildiği gibi tutturmaya yarayan bir çeşit alet
- "Yıldız, bileğimi bir mengene gibi sıktı." (Aka Gündüz)
-
Pres
- "Zeytin mengenesi. Üzüm mengenesi."
-
[isim]
Onarma, işleme, düzeltme vb. işlemlerin uygulanacağı nesneyi sıkıştırıp istenildiği gibi tutturmaya yarayan bir çeşit alet
- MUAYYEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belli, belirli
- "Sizi muayyen bir kimseye benzetmek istiyorum." (Haldun Taner)
-
Belirlenmiş, kararlaştırılmış
- "Yadırganan bir yığın eser, mimarinin sadece muayyen bir malzemeyi, muayyen bir gaye uğrunda kullanmaktan ibaret olmadığını gösterirler." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[sıfat]
Belli, belirli
- DARENDE
- ...
- GÜLEĞEN
-
-
[sıfat]
Güler yüzlü, çok gülen (kimse)
-
[sıfat]
Güler yüzlü, çok gülen (kimse)
- MENZİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aşama, kerte, yükseklik derecesi
-
[isim]
Aşama, kerte, yükseklik derecesi
- CENDERE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Pres
- "Yanımızdaki kızı umursamadığımızı göstermek için kör olası bir gururla kendimizi cendereye soktuğumuz çağlar." (Haldun Taner)
-
Manevi baskı
-
[isim]
Pres
- ÖĞRENCİ
-
-
[isim]
Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimse, talebe, şakirt
-
Bir bilim veya sanat yetkilisinin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konuda çalışan kimse
- "Kant'ın öğrencisi."
-
Özel ders alan kimse
-
[isim]
Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimse, talebe, şakirt
- ERENDİZ
- ...
- PRENSES
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hükümdar ailesinden olan kadın veya kızlara verilen unvan
- "Yengem, ağzındaki lokmayla beraber, prensesten hiç de iyi haberler almadığını geveliyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Hükümdar karısı
-
[isim]
Hükümdar ailesinden olan kadın veya kızlara verilen unvan
- ZENGULE
- ...
- YEMENLİ
- ...
- KENTTAŞ
-
-
[isim]
Aynı kentten olan kimse
-
[isim]
Aynı kentten olan kimse
- ŞENİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçeklik
-
[isim]
Gerçeklik
- YETENEK
-
-
[isim]
Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, kabiliyet
- "Gençleri yeteneklerine göre işe yöneltmeli."
-
Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç, kapasite
-
Kişinin kalıtıma dayanan ve öğrenmesini çerçeveleyen sınır
-
Dışarıdan gelen etkiyi alabilme gücü
-
[isim]
Bir kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, kabiliyet
- DÖŞENİŞ
-
-
[isim]
Döşenme işi veya biçimi
-
[isim]
Döşenme işi veya biçimi
- HASENAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yararlı, iyi, güzel işler
-
[isim]
Yararlı, iyi, güzel işler
- KALPTEN
- ...
- BÖLÜNEN
-
-
[isim]
Bir bölme işleminde eşit bölümlere ayrılması gereken miktar veya sayı
-
[isim]
Bir bölme işleminde eşit bölümlere ayrılması gereken miktar veya sayı
- EKLENME
-
-
[isim]
Eklenmek işi
-
[isim]
Eklenmek işi
- GEÇENDE
-
-
[zarf]
Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce
-
[zarf]
Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce