İçinde emek olan 9 harfli 125 kelime var. İçerisinde EMEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında emek olan kelimeler listesine ya da Sonu emek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
EKME, EMEK, KEME, MEKE
3 Harfli Kelimeler
EKE, KEM
2 Harfli Kelimeler
EK, EM, KE, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EMEKLEMEK
-
-
[nsz]
Dizler ve eller üzerinde yürümek
-
Bir işe yeni başlarken deneyimsizlikten ötürü acemilik geçirmek
-
[nsz]
Dizler ve eller üzerinde yürümek
- ÇİSELEMEK
-
-
[nsz]
Yağmur ince ince yağmak
- "Mevsim kış, hava kapalı, yağmur ince ince çiseliyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Yağmur ince ince yağmak
- FLİTLEMEK
-
-
[-i]
Flit vb. kullanarak bir yere ilaç püskürtmek
-
[-i]
Flit vb. kullanarak bir yere ilaç püskürtmek
- EVETLEMEK
-
-
[-i]
Evet demek, onaylamak
-
[-i]
Evet demek, onaylamak
- EMEKLİLİK
-
-
[isim]
Emekli olma durumu, tekaütlük
- "Büyükelçi emekliliğe ilkin kolay adapte olamamıştır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Emekli olma durumu, tekaütlük
- DİZİLEMEK
-
-
[-i]
Dizi durumunda sıralamak
-
[-i]
Dizi durumunda sıralamak
- KAŞELEMEK
-
-
[-i]
Resmî bir belgeyi kaşe ile damgalamak, mühürlemek
-
[-i]
Resmî bir belgeyi kaşe ile damgalamak, mühürlemek
- PÖRTLEMEK
-
-
[nsz]
Göz, çeşitli sebeplerle açılmak, dışarıya doğru fırlamak
-
Meyve kabuğu yarılıp içi dışarıya doğru çıkmak
-
[nsz]
Göz, çeşitli sebeplerle açılmak, dışarıya doğru fırlamak
- SEPİLEMEK
-
-
[-i]
Deri, post vb.ni kullanılabilecek bir duruma getirmek için çeşitli işlemlerden geçirmek, uygulamak, sepi yapmak, tabaklamak
-
[-i]
Deri, post vb.ni kullanılabilecek bir duruma getirmek için çeşitli işlemlerden geçirmek, uygulamak, sepi yapmak, tabaklamak
- ESİRGEMEK
-
-
[-i]
Korumak, himaye etmek, vikaye etmek
- "Senin genç, temiz ve fedakâr ruhunu bu felaketten esirgemek isterim." (Hüseyin Cahit Yalçın)
- "İnsan yurdu için canını esirgemez."
-
Bir şeyi yapmaktan veya vermekten kaçınmak
- "Hemşiremden esirgediğiniz şeyi ben kabul edecek kadar alçalmadım." (Aka Gündüz)
-
[-i]
Korumak, himaye etmek, vikaye etmek
- KÜMELEMEK
-
-
[-i]
Küme durumuna getirmek, yığmak, biriktirmek
-
[-i]
Küme durumuna getirmek, yığmak, biriktirmek
- SOTELEMEK
- ...
- GÜDELEMEK
-
-
[-i]
Ardına düşmek, kovalamak, sürmek
-
[-i]
Ardına düşmek, kovalamak, sürmek
- BÖRTLEMEK
- ...
- İRDELEMEK
-
-
[-i]
Bir konunun incelenmesi ve eleştirilmesi gereken bütün yönlerini birer birer incelemek, araştırmak, tetkik ve tetebbu etmek, mütalaa etmek
- "Tanpınar sanki gördüğü, irdelediği konuları, sorunları bize bir an önce iletmek istiyor." (Selim İleri)
-
[-i]
Bir konunun incelenmesi ve eleştirilmesi gereken bütün yönlerini birer birer incelemek, araştırmak, tetkik ve tetebbu etmek, mütalaa etmek
- ÇİTİLEMEK
-
-
[-i]
Kirini çıkarmak için çamaşırın iki yanını birbirine sürtmek
- "Gel beni çitile, bana vur tokuç." (Behçet Kemal Çağlar)
-
[-i]
Kirini çıkarmak için çamaşırın iki yanını birbirine sürtmek
- İTEKLEMEK
-
-
[-i]
Sürekli olarak itmek, kakmak
-
İtelemek
-
[-i]
Sürekli olarak itmek, kakmak
- EMEKÇİLİK
-
-
[isim]
Emekçi olma durumu
-
[isim]
Emekçi olma durumu
- KÖTÜLEMEK
-
-
[-i]
Biri veya bir şey için olumsuz, aşağılayıcı, hoş olmayan sözler söylemek
- "İsveçli doktorun suyu kötülemekteki asıl amacı, Viyana'da bir bira fabrikası açmak iznini elde etmekmiş." (Salâh Birsel)
-
[nsz]
İnsanın sağlığı bozulmak
-
[nsz]
Nesnelerin niteliği bozulmak, kalitesi bozulmak
-
[-i]
Biri veya bir şey için olumsuz, aşağılayıcı, hoş olmayan sözler söylemek
- ÖRGÜLEMEK
-
-
[-i]
Örgü durumuna getirmek
-
Düzenlemek
-
[-i]
Örgü durumuna getirmek