İçinde eme olan 7 harfli 172 kelime var. İçerisinde EME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eme olan kelimeler listesine ya da Sonu eme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EMEKSİZ
-
-
[sıfat]
Emek harcanmadan elde edilen, kolay, zahmetsiz
-
[sıfat]
Emek harcanmadan elde edilen, kolay, zahmetsiz
- YÖNSEME
-
-
[isim]
Belli bir amaca veya sonuca yönelen, faaliyete dönüşmeyen etki gücü, temayül
- "Günün belirli saatlerindeyse ezan sesi gizemci yönsemelere çağırıp durur." (Selim İleri)
-
[isim]
Belli bir amaca veya sonuca yönelen, faaliyete dönüşmeyen etki gücü, temayül
- MEMESİZ
-
-
[sıfat]
Memesi olmayan
-
[sıfat]
Memesi olmayan
- KÜLLEME
-
-
[isim]
Küllemek işi
-
Bir mantarın yaptığı bağ hastalığı
-
[isim]
Küllemek işi
- YİVLEME
-
-
[isim]
Yivlemek işi
-
[isim]
Yivlemek işi
- HİÇLEME
-
-
[isim]
Hiçlemek durumu
-
[isim]
Hiçlemek durumu
- İSLEMEK
-
-
[-i]
İse tutup karartmak
-
[-i]
İse tutup karartmak
- BEKLEME
-
-
[isim]
Beklemek işi
- "Pencere kapandıktan sonra aynı hareketsizlik ve bekleme devam etti." (Nahid Sırrı Örik)
-
[isim]
Beklemek işi
- EYLEMEK
-
-
[yardımcı fiil]
Etmek, yapmak
- "Arap atlar yakın eyler ırağı." (Dadaloğlu)
- "Yurdumdan yuvamdan eyledi beni / Yârsız dünya malı bana pul gibi." (Âşık Veysel)
-
[yardımcı fiil]
Etmek, yapmak
- TEZLEME
-
-
[isim]
Tezlemek işi veya durumu
-
[isim]
Tezlemek işi veya durumu
- DÜZEMEK
-
-
[-i]
Herhangi bir karışımı istenilen orana göre hazırlamak, karışımın dozunu belirlemek
-
[-i]
Herhangi bir karışımı istenilen orana göre hazırlamak, karışımın dozunu belirlemek
- DİZLEME
-
-
[isim]
Dizlemek işi
-
[isim]
Dizlemek işi
- KÖLEMEN
-
-
[isim]
Kölelerden kurulan bir asker sınıfı
-
Birinin sahip olduğu köle veya karavaş
-
[isim]
Kölelerden kurulan bir asker sınıfı
- DİNLEME
-
-
[isim]
Dinlemek işi
- "Onu gece yarılarına kadar dinleme fedakârlığı yine bize düşer." (Haldun Taner)
-
[isim]
Dinlemek işi
- TAŞEMEN
-
-
[isim]
Taşemengillerden, suda yaşayan, çok ilkel yapılı omurgalı hayvan (Petromyzon)
-
[isim]
Taşemengillerden, suda yaşayan, çok ilkel yapılı omurgalı hayvan (Petromyzon)
- ÖNLEMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin olmasına veya yapılmasına engel olmak
- "Her an bu tempoyu duymamı kim, nasıl önleyecek?" (Haldun Taner)
-
Ortaya çıkan veya çıkacağı düşünülen bir tehlikeyi durdurmak, önüne geçmek
- "Yakın felaketi önlemek için esaslı tedbir almak güçtür." (Falih Rıfkı Atay)
-
[-i]
Bir şeyin olmasına veya yapılmasına engel olmak
- MİMLEME
-
-
[isim]
Mimlemek işi
-
[isim]
Mimlemek işi
- DENEMEK
-
-
[-i]
Değerini anlamak, gerekli niteliği taşıyıp taşımadığını bulmak için bir insanı, bir nesneyi veya bir düşünceyi sınamak, tecrübe etmek
-
Bir işe, başarmak amacıyla başlamak, girişimde bulunmak, teşebbüs etmek
- "Ayağa kalkarak üç adım ötedeki musluğa kadar gitmeyi denedi." (Peyami Safa)
-
[-i]
Değerini anlamak, gerekli niteliği taşıyıp taşımadığını bulmak için bir insanı, bir nesneyi veya bir düşünceyi sınamak, tecrübe etmek
- GÖZLEME
-
-
[isim]
Gözlemek işi, tarassut
-
Özel araçlarla inceleme
-
[isim]
Gözlemek işi, tarassut
- YEĞLEME
-
-
[isim]
Yeğlemek işi, tercih
-
[isim]
Yeğlemek işi, tercih