İçinde eme olan 6 harfli 68 kelime var. İçerisinde EME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eme olan kelimeler listesine ya da Sonu eme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KEMENT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hayvanları yakalamak için kullanılan, ucu ilmikli, kaygan uzun ip
-
İdam için kullanılan yağlı kayış
-
[isim]
Hayvanları yakalamak için kullanılan, ucu ilmikli, kaygan uzun ip
- PELEME
-
-
[isim]
Irmaklarda işleyen, bir çeşit altı düz kayık
-
[isim]
Irmaklarda işleyen, bir çeşit altı düz kayık
- YELEME
-
-
[sıfat]
Havai
-
[sıfat]
Havai
- DİŞEME
-
-
[isim]
Dişemek işi
-
[isim]
Dişemek işi
- ESLEME
-
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
- İSLEME
-
-
[isim]
İslemek işi
-
[isim]
İslemek işi
- ÖZLEME
-
-
[isim]
Özlemek işi, iştiyak
-
[isim]
Özlemek işi, iştiyak
- ÜFLEME
-
-
[isim]
Üflemek işi
-
[isim]
Üflemek işi
- ENEMEK
-
-
[-i]
İğdiş etmek
-
[-i]
İğdiş etmek
- SEMERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yemiş, meyve, ürün
- "Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi." (Haldun Taner)
-
İstenilen sonuç, verim
-
[isim]
Yemiş, meyve, ürün
- EMLEME
-
-
[isim]
Emlemek işi veya durumu
-
[isim]
Emlemek işi veya durumu
- İŞLEME
-
-
[isim]
İşlemek işi
-
Şiş, tığ, iğne vb. araçlarla elde yapılan, örgü, nakış, oya gibi işlerin genel adı, el işi
- "Her dokuma parça renkli işleme ve oyalarla bezenmişti." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
İnce ve süslü işlenmiş
-
Herhangi bir konuyu ele alarak inceleme
-
Bir filmdeki gizli görüntüyü ortaya çıkarmak için gümüş bromürlü tabakanın laboratuvarda çeşitli kimyasal işlemlerden geçirilmesi
-
[isim]
İşlemek işi
- ÖKSEME
-
-
[isim]
Öksemek durumu
-
[isim]
Öksemek durumu
- EKLEME
-
-
[isim]
Eklemek işi
-
[sıfat]
Eklenmiş
-
[isim]
Eklemek işi
- ESNEME
-
-
[isim]
Esnemek işi
- "Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle, tanıdık adları sıraladı." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Esnemek işi
- ÜNLEME
-
-
[isim]
Ünlemek işi
-
[isim]
Ünlemek işi
- EMEKÇİ
-
-
[isim]
Geçimini yaptığı işlerle sağlayan kimse, amele
- "Çocukluğundan başlayarak emekçilerle, sokaktakilerle düşüp kalkmıştı." (Haldun Taner)
-
Geçimini, emeğini sermayeciye satarak sağlayan kimse, proleter
- "Bildiği veya öğrendiği, asıl çalışmalarını emekçilerin arasında değil, orduda yapmayı sevdikleri idi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Geçimini yaptığı işlerle sağlayan kimse, amele
- MEMELİ
-
-
[sıfat]
Memesi olan
- "Birdenbire uzun boylu, diri memeli bir hatun askerin önüne çıktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Memesi olan
- BİLEME
-
-
[isim]
Bilemek işi
- "Gönül, daha birçoklarının bu enstitüde kabiliyetlerini bilemesini istiyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bilemek işi
- KELEME
-
-
[sıfat]
Sürülmeden bırakılmış (tarla)
-
Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)
- "Bahçesi yeniden keleme olmuş, duvarları da yıkılmış yahut komşular yıkmışlar ki hayvanlar otlasın." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Sürülmeden bırakılmış (tarla)