İçinde eme olan 6 harfli 68 kelime var. İçerisinde EME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eme olan kelimeler listesine ya da Sonu eme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EM, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KEMENT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hayvanları yakalamak için kullanılan, ucu ilmikli, kaygan uzun ip
  2. İdam için kullanılan yağlı kayış

PELEME

  1. [isim] Irmaklarda işleyen, bir çeşit altı düz kayık

YELEME

  1. [sıfat] Havai

DİŞEME

  1. [isim] Dişemek işi

ESLEME

  1. [isim] Eslemek işi veya durumu

İSLEME

  1. [isim] İslemek işi

ÖZLEME

  1. [isim] Özlemek işi, iştiyak

ÜFLEME

  1. [isim] Üflemek işi

ENEMEK

  1. [-i] İğdiş etmek

SEMERE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yemiş, meyve, ürün
    • "Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi." (Haldun Taner)
  2. İstenilen sonuç, verim

EMLEME

  1. [isim] Emlemek işi veya durumu

İŞLEME

  1. [isim] İşlemek işi
  2. Şiş, tığ, iğne vb. araçlarla elde yapılan, örgü, nakış, oya gibi işlerin genel adı, el işi
    • "Her dokuma parça renkli işleme ve oyalarla bezenmişti." (Falih Rıfkı Atay)
  3. [sıfat] İnce ve süslü işlenmiş
  4. Herhangi bir konuyu ele alarak inceleme
  5. Bir filmdeki gizli görüntüyü ortaya çıkarmak için gümüş bromürlü tabakanın laboratuvarda çeşitli kimyasal işlemlerden geçirilmesi

ÖKSEME

  1. [isim] Öksemek durumu

EKLEME

  1. [isim] Eklemek işi
  2. [sıfat] Eklenmiş

ESNEME

  1. [isim] Esnemek işi
    • "Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle, tanıdık adları sıraladı." (Atilla İlhan)

ÜNLEME

  1. [isim] Ünlemek işi

EMEKÇİ

  1. [isim] Geçimini yaptığı işlerle sağlayan kimse, amele
    • "Çocukluğundan başlayarak emekçilerle, sokaktakilerle düşüp kalkmıştı." (Haldun Taner)
  2. Geçimini, emeğini sermayeciye satarak sağlayan kimse, proleter
    • "Bildiği veya öğrendiği, asıl çalışmalarını emekçilerin arasında değil, orduda yapmayı sevdikleri idi." (Tarık Buğra)

MEMELİ

  1. [sıfat] Memesi olan
    • "Birdenbire uzun boylu, diri memeli bir hatun askerin önüne çıktı." (Sait Faik Abasıyanık)

BİLEME

  1. [isim] Bilemek işi
    • "Gönül, daha birçoklarının bu enstitüde kabiliyetlerini bilemesini istiyor." (Haldun Taner)

KELEME

  1. [sıfat] Sürülmeden bırakılmış (tarla)
  2. Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)
    • "Bahçesi yeniden keleme olmuş, duvarları da yıkılmış yahut komşular yıkmışlar ki hayvanlar otlasın." (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü