İçinde ec olan 8 harfli 78 kelime var. İçerisinde EC bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ec olan kelimeler listesine ya da Sonu ec ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

C E Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

CE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CETBECET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Atalardan beri, soyca
    • "Zanaatını sorduklarında cetbecet kayıkçıyız dersin." (Haldun Taner)

ERKETECİ

  1. [isim] Dikizci, gözcü

MALİYECİ

  1. [isim] Maliye işlerinde uzman olan veya devletin maliye kuruluşlarında çalışan kimse

KEŞİDECİ

  1. [isim] Çek veya poliçe düzenleyen ve imzalayan kimse

MAKİNECİ

  1. [isim] Makine satan veya onaran kimse
  2. İşlerinde makine kullanmayı tercih eden kimse
    • "Biri topraklarına kadar makineci öbürü şehirlerine kadar toprakçı." (Falih Rıfkı Atay)

AKTÖRECİ
...
HİMAYECİ

  1. [isim] Korumacı

KİMSECİK

  1. [zamir] Hiç kimse
    • "Saat ona doğru Süleymaniye'nin avlusuna vardığım zaman kimsecik yoktu." (Sait Faik Abasıyanık)

ARBEDECİ

  1. [isim] Gürültülü kavga yapan, patırtı çıkaran kimse

KÜNEFECİ
...
KÖRPECİK

  1. [sıfat] Çok körpe, çok taze

MECBUREN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Kendi isteğinin dışında, zorla, kaçınılmaz, zorunlu olarak

GÖRECELİ

  1. [sıfat] Varlığı başka bir şeyin varlığına bağlı bulunan, mutlak olmayan, göreli, bağıntılı, izafi, nispi, rölatif
    • "Bütün bu tarihler göreceli işaretlerdir." (Necati Cumalı)

DARBECİK

  1. [isim] Hafifçe vuruş
    • "Kapıya yaklaşıp iki üç, işitilmez darbecik vurdu." (Memduh Şevket Esendal)

GEVRECİK

  1. [sıfat] Çok gevrek veya incecik
    • "İğdenin dalı gevrecik olur / Basmaya gelmez." (Halk türküsü)
  2. Çok taze, yumuşacık

TECESSÜM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Boyut kazanma, cisimlenme
  2. Görünmeye başlama, belirme
  3. Göz önüne gelme, canlanma
    • "Olay olduğu gibi gözümün önünde tecessüm ediyor."

MİNARECİ

  1. [isim] Minare yapan usta

MECNUNCA

  1. [zarf] Çılgın bir biçimde, delice, deli gibi
    • "Şehriban'a hayran, meftun, mecnunca bağlı idim." (Refik Halit Karay)

HİKAYECİ
...
İŞLEMECİ

  1. [isim] Elle oyma, nakış vb. yapan kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü