İçinde dil olan 6 harfli 22 kelime var. İçerisinde DİL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dil olan kelimeler listesine ya da Sonu dil ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DİL
2 Harfli Kelimeler
İD, İL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ANADİL
- ...
- SAFDİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kolayca aldatılan, saf (kimse)
- "Bir safdil hanımefendi, kızıma iyi bir koca bulduğunu yemin billah anlattı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Kolayca aldatılan, saf (kimse)
- DİLBAZ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Güzel söz söyleyen, konuşkan
-
Konuşmasıyla kandıran
- "Benli küheylan çok yaman, çok dilbaz, çok dessas bir karı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Güzel söz söyleyen, konuşkan
- DİLMAÇ
-
-
[isim]
Çevirmen
- "Almanyalı ile anlaşabilmek için bu Maltalıyı dilmaç olarak tutmuşlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Çevirmen
- DİLEME
-
-
[isim]
Dilemek işi
-
[isim]
Dilemek işi
- DİLSEL
-
-
[sıfat]
Dille ilgili
-
[sıfat]
Dille ilgili
- KANDİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracı
- "Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti." (Ömer Seyfettin)
-
Kandil gecesi
-
Çok sarhoş
-
[isim]
İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracı
- DİLMEK
-
-
[-i]
Bir bütünü ince ve yassı parçalara ayırarak kesmek
- "Şimdi bu elemanları ince ince dileceğim." (Aka Gündüz)
-
Yarmak
-
[-i]
Bir bütünü ince ve yassı parçalara ayırarak kesmek
- DİLHUN
- ...
- TEBDİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değiştirme
- "Bazı Türkler oraya hava tebdiline giderler." (Refik Halit Karay)
- "Haydar'ın kılıcını görenin tebdili şaşar." (Yahya Kemal)
-
[isim]
Değiştirme
- YEDİLİ
-
-
[sıfat]
Yedi parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden yedi tane bulunan
-
[isim]
İskambil gibi oyunlarda üzerinde yedi işareti bulunan kâğıt
-
[isim]
Divan edebiyatında her bendi yedi dizeden oluşmuş nazım birimi
-
[sıfat]
Yedi parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden yedi tane bulunan
- DİLCİK
-
-
[isim]
Buğdaygillerde, yaprak ayası ile yaprak kınının birbirinden ayrıldığı yerde bulunan sivri uçlu, küçük, saydam çıkıntı
-
Üflemeli çalgılarda, org borularında kamış, tahta veya metalden yassı parça
-
Böceklerin ağzında küçük dilin önünde bulunan bölüm
-
[isim]
Buğdaygillerde, yaprak ayası ile yaprak kınının birbirinden ayrıldığı yerde bulunan sivri uçlu, küçük, saydam çıkıntı
- DİLBER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Alımlı, güzel (kadın)
- "Ala gözlü nazlı dilber / Koma beni el yerine." (Karacaoğlan)
-
[sıfat]
Alımlı, güzel (kadın)
- MUADİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eşit, denk, eş değer
-
[sıfat]
Eşit, denk, eş değer
- EDİLME
-
-
[isim]
Edilmek işi veya durumu
-
[isim]
Edilmek işi veya durumu
- ADİLİK
-
-
[isim]
Bayağılık, düşüklük, aşağılık
-
[isim]
Bayağılık, düşüklük, aşağılık
- EDİLGİ
-
-
[isim]
Dışarıdan gelip bir şeyde belli bir değişiklik yapan iş veya bu işin sonucu, infial
-
[isim]
Dışarıdan gelip bir şeyde belli bir değişiklik yapan iş veya bu işin sonucu, infial
- DİLDAŞ
-
-
[isim]
Aynı dili konuşanlardan her biri
-
[isim]
Aynı dili konuşanlardan her biri
- MENDİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Burun ve ter silmekte, el ve yüz kurulamakta kullanılan küçük, kare biçiminde dokuma veya yumuşak, ince kâğıt
- "Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Pencereyi açıp gözünün önünde oyalı yeşil mendil mi atacağım Ferit'e?" (Necati Cumalı)
- "Mendil kadar olsun tarlamızı ayır/ Beni doyuracak ağacı göster." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
- "Arabalar yaklaşıyor, mendil sallayalım mı?" (Aka Gündüz)
-
İçine bazı şeyler konulan dokuma, yağlık
- "Sabahleyin erkenden işine gider, akşamüstü elinde dolu mendiliyle evine dönerdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Burun ve ter silmekte, el ve yüz kurulamakta kullanılan küçük, kare biçiminde dokuma veya yumuşak, ince kâğıt
- DİLSİZ
-
-
Konuşma engelli, konuşamayan, ahraz
-
Ses çıkarmayan, sessiz olan (kimse)
-
Konuşma engelli, konuşamayan, ahraz