İçinde dan olan 6 harfli 33 kelime var. İçerisinde DAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dan olan kelimeler listesine ya da Sonu dan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD, AN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ORADAN
-
-
[zarf]
Sözü edilen yerden
-
[zarf]
Sözü edilen yerden
- ADANMA
-
-
[isim]
Adanmak işi
-
[isim]
Adanmak işi
- DANSLI
-
-
[sıfat]
Dansı olan, dans edilen
- "Bizim bakanlığın danslı bir yemeği var, tek kişilik bir davetiye verdiler." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Dansı olan, dans edilen
- ŞAMDAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzerine kandil, mum veya herhangi bir ışık konulan yüksek tabla, mumluk, çırakma
- "Masa üstünde duran şamdandan yanar bir mum alıp pencereye doğru yanaştı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Üzerine kandil, mum veya herhangi bir ışık konulan yüksek tabla, mumluk, çırakma
- KİLDAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İçine sabun, lif, kese, kına, kil konan bakırdan yapılmış kap
-
[isim]
İçine sabun, lif, kese, kına, kil konan bakırdan yapılmış kap
- FONDAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İçinde likör, tatlı veya hoş kokulu maddeler bulunan, ağızda kolayca eriyen bir tür şekerleme
- "Çilek, muz, menekşe kokulu fondanlar..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
İçinde likör, tatlı veya hoş kokulu maddeler bulunan, ağızda kolayca eriyen bir tür şekerleme
- CÜZDAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Para, kâğıt vb. koymaya yarayan küçük çanta
-
Bir kimsenin kimliğini bildirmek için resmî bir yerden kendisine verilen, cep defteri biçimindeki belge
- "Nüfus cüzdanı."
- "Evlenme cüzdanı."
-
[isim]
Para, kâğıt vb. koymaya yarayan küçük çanta
- RIHDAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yazı kurutmak için kullanılan özel kumun konduğu üzeri delikli kap
-
[isim]
Yazı kurutmak için kullanılan özel kumun konduğu üzeri delikli kap
- TOYDAN
-
-
[isim]
Toy kuşunun iri bir türü
-
[isim]
Toy kuşunun iri bir türü
- BADANA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duvarları boyamak için kullanılan sulandırılmış kireç veya boya
- "Bu kahvelerin çoğu beyaz badana duvarlıdır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Duvarları boyamak için kullanılan sulandırılmış kireç veya boya
- ŞUNDAN
-
-
şu nedenle
- "Masanın üstünde şu mektubu buldu" (Memduh Şevket Esendal)
- "Bir incir çekirdeğini doldurmayan sebeplerle şunun şurasında ne var ki ağzımızın tadını kaçırıyorsunuz." (Osman Cemal Kaygılı)
-
şu nedenle
- MEYDAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alan, saha
- "Yüz binlerce asker sokakları, meydanları, kırları dolduruyordu." (Ömer Seyfettin)
- "Bu hareket, daha ileride kim bilir ne boğuşmalara meydan açacaktır?" (Reşat Nuri Güntekin)
- "Ona ağız açmaya meydan bırakmadım." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bu beladan kurtulabilmek için bir çare düşünmeye meydan kalmadan Ali, bir gece kasabaya girdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri
- "Şehir kapılarının önündeki meydanlarda davul zurna çalınıyor, cirit, bar oynanıyordu." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
- "Askerlikte hasta olduğu meydana çıktı."
- "Savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler ... dışında kişinin yaşama hakkına ... dokunulamaz." (Anayasa)
-
Bulunulan yer ve çevresi, ortalık
- "Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu." (Ömer Seyfettin)
- "Altınyaprak Şirketi bizim son ekmek kapımızdı, bundan sonra iş bulabileceğim şüpheli, kardeşlerim daha meydana çıkmış sayılmaz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Fırsat, imkân veya vakit
-
Mevlevi tekkelerinde ayin yapılan yer
-
[isim]
Alan, saha
- VİCDAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç
- "Tüm insanlar dünyaya, kafa ve yüreklerinde bir iç mahkeme ile gelirler. Bunun adına vicdan denir." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç
- DANSÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş erkek
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş erkek
- DANDİK
-
-
[sıfat]
Düşük nitelikli
-
Düzmece
-
[sıfat]
Düşük nitelikli
- KÜRDAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dişleri temizlemek için kullanılan küçük çöp
-
[isim]
Dişleri temizlemek için kullanılan küçük çöp
- ŞIRDAN
- ...
- ALDANÇ
-
-
Çabuk ve kolay aldatılan (kimse)
-
Çabuk ve kolay aldatılan (kimse)
- BARDAN
-
-
[sıfat]
Çok beyaz
-
[sıfat]
Çok beyaz
- DANSÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın