İçinde da olan 8 harfli 329 kelime var. İçerisinde DA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında da olan kelimeler listesine ya da Sonu da ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AD

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DAĞITMAK

  1. [-i] Toplu durumda bulunanları birbirinden uzaklaştırmak veya ayırmak
    • "Düşman ordusunu çil yavrusu gibi dağıtırlardı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. [nsz] Belli bir orana göre bölüştürmek, pay etmek, tevzi etmek
    • "Muhacir kümeleri arasında ekmek dağıtmakla uğraşan yaşlıca bir adama seslendi." (Peyami Safa)
  3. Herhangi bir şeyi ayrı ayrı kimselere vermek
  4. Bir şeyin veya bir yerin düzenini bozmak
    • "Odayı dağıtmak. Kâğıtları dağıtmak."
  5. Güçlü bir vuruşla büyük bir zarara yol açmak
    • "Bir yumrukta beynini dağıttı."
  6. [nsz] İletmek, ulaştırmak
    • "Selamlar dağıtarak telaşsız ve yorgun bana doğru yürüyordu." (Refik Halit Karay)
  7. Bir topluluğun varlığına son vermek, feshetmek
    • "Kooperatifi dağıttılar."
  8. Kurulu bir düzeni bozmak
  9. Etkisini, gücünü azaltmak, gidermek
  10. [nsz] Ne yaptığını bilmeyecek kadar içip kendinden geçmek
  11. [nsz] Değişik sebeplerle kendini koyuvermek, beklenmedik davranışlarda bulunmak

PERDAHLI

  1. [sıfat] Parlatılmış, perdah edilmiş

ALDATMAK

  1. [-i] Beklenmedik bir davranışla yanıltmak
    • "Genç kızı aldatmak için dil dökmeye başlamıştır." (Peyami Safa)
  2. Karşısındakinin dikkatsizliğinden, ilgisizliğinden yararlanarak onun üzerinden kazanç sağlamak
    • "Üç defadır bu yezit beni aldatıyor." (Burhan Felek)
  3. Birine verilen sözü tutmamak
    • "Arkadaş bizi aldattı, toplantıya gelmedi."
  4. Yalan söylemek
  5. Bir şeyin görünürdeki durumu, o şeyin niteliği bakımından yanlış bir kanı vermek
    • "Dekor, tarihî esvap gözleri aldatıyor." (Yahya Kemal Beyatlı)
  6. Ayartmak, kötü yola sürüklemek, baştan çıkarmak, iğfal etmek
  7. Karı ve kocadan biri eşine sadakatsizlik etmek, ihanet etmek
  8. Oyalamak, avutmak

BUDAKSIZ

  1. [sıfat] Budağı bulunmayan (ağaç vb.)

ŞEHİRDAŞ
...
SEVDASIZ
...
TAHDİDAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sınırlamalar, kısıntılar

DAMAKSIZ

  1. [sıfat] Damağı olmayan
  2. [isim] Sivri uçlu balıkçı iğnesi
  3. Tat alma duyusu zayıflamış olan veya bu duyuyu tamamen yitirmiş olan (kimse)

DAĞALASI

  1. [isim] Eti kırmızı bir çeşit küçük alabalık (Salmo alpinus)

PIRILDAK

  1. [isim] Işık açıp kapamak yoluyla işaretler vererek anlaşmayı sağlayan araç

TAKIMADA

  1. [isim] Birbirine yakın büyüklü küçüklü birkaç adanın tümü

UĞULDAMA

  1. [isim] Uğuldamak işi

KADEHDAŞ

  1. [isim] Birlikte içki içmeyi seven kadeh arkadaşı
    • "Hele içerken, insan mutlaka bir kadehdaş istiyor." (Ercüment Ekrem Talu)

GÖREVDAŞ

  1. [sıfat] Birlikte görev yapan
  2. Aynı görevi yapan

MEVCUDAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Var olan şeyler, varlıklar
  2. Yaratıklar

CIBILDAK

  1. [sıfat] Çıplak

BAŞTARDA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Osmanlı donanmasında yer alan kadırga cinsinden bir tür savaş gemisi

DALTABAN

  1. [sıfat] Yalın ayak (kimse)
  2. Aşağılık, serseri

ANAKONDA

  1. [isim] Boğagillerden, tropikal Güney Amerika'da yaşayan, 8-10 m uzunlukta, avını sararak ve sıkarak öldüren yılan (Eunectes murinus)

DULDASIZ

  1. [sıfat] Duldası olmayan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü