İçinde dı olan 8 harfli 126 kelime var. İçerisinde DI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dı olan kelimeler listesine ya da Sonu dı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AYDINCIK
- ...
- ANDIRMAK
-
-
[-i]
Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak
- "Avrupa'nın ikinci, üçüncü derecedeki otellerini andıran birkaç otel de taştandır." (Salâh Birsel)
-
[-i]
Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak
- KINDIRAÇ
-
-
[isim]
Oluk veya yiv açmaya yarayan araç
-
[isim]
Oluk veya yiv açmaya yarayan araç
- YILDIZSI
-
-
[sıfat]
Yıldızı andıran, yıldıza benzeyen
-
[sıfat]
Yıldızı andıran, yıldıza benzeyen
- YILDIRIM
-
-
[isim]
Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması, saika
- "Taarruz bir yıldırım gibi inecekti." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Çok hızlı yapılan, olan
-
[isim]
Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması, saika
- YARDIRMA
-
-
[isim]
Yardırmak işi
-
[isim]
Yardırmak işi
- ÇILDIRIŞ
-
-
[isim]
Çıldırma işi veya biçimi
-
[isim]
Çıldırma işi veya biçimi
- YALDIRAK
-
-
[sıfat]
Parlak, cilalı
-
[sıfat]
Parlak, cilalı
- KIYDIRMA
-
-
[isim]
Kıydırmak işi
-
[isim]
Kıydırmak işi
- YAZDIRIŞ
- ...
- DIRDIRCI
-
-
[sıfat]
Bezdirici söz etme alışkanlığı olan, geveze, yerli yersiz konuşan (kimse)
- "Bir kere dırdırcı bir tabiatı vardı. Bir şeyden memnun olmaz, vara yoğa söylenirdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Bezdirici söz etme alışkanlığı olan, geveze, yerli yersiz konuşan (kimse)
- KALDIRAN
-
-
[isim]
Bazı organları yukarıya doğru kımıldatan kas
-
[isim]
Bazı organları yukarıya doğru kımıldatan kas
- ÇUVALDIZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çuval vb. dokumalar dikmekte kullanılan, ucu yassı ve eğri, büyük iğne
- "Ağızlarını çuvaldıza geçirilmiş yerli kınnapla diktiniz mi, bırakınız yuvarlansın." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Çuval vb. dokumalar dikmekte kullanılan, ucu yassı ve eğri, büyük iğne
- SINDIRGI
- ...
- SAVDIRMA
-
-
[isim]
Savdırmak işi
-
[isim]
Savdırmak işi
- AYDINLIK
-
-
[isim]
Bir yeri aydınlatan güç, ışık
- "Bir elektrik görmediğimizden titrek fener aydınlığına doyamazdık." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bir yapının ortasına gelen oda ve öbür bölümlerin ışık alması için damın ortasından zemine kadar açılan boşluk
-
[sıfat]
Işık alan
- "Aydınlık bir oda."
-
[sıfat]
Kolay anlaşılacak derecede açık olan, vazıh
- "Aydınlık bir söz."
-
[sıfat]
Kötülükten uzak, temiz, saf
- "Aydınlık bir yüz."
-
[isim]
Bir yeri aydınlatan güç, ışık
- KADINSAL
-
-
[sıfat]
Kadına özgü ve kadınla ilgili
-
[sıfat]
Kadına özgü ve kadınla ilgili
- BALDIRAN
-
-
[isim]
Maydanozgillerden, nemli yerlerde yetişen zehirli bitkilerin ortak adı, ağı otu, baldırgan (Conium maculatum)
- "Döndüğümde karımın mezarını dolduran otları, baldıranları kendi elimle ayıkladım." (Aka Gündüz)
-
Bu bitkiden çıkarılan zehir, şeytantersi
-
[isim]
Maydanozgillerden, nemli yerlerde yetişen zehirli bitkilerin ortak adı, ağı otu, baldırgan (Conium maculatum)
- DIŞKILIK
-
-
[isim]
Bazı omurgalılarda, özellikle keseliler, sürüngenler ve kuşlarda, bağırsak ile sidik ve üreme kanallarının açıldığı yer
-
[isim]
Bazı omurgalılarda, özellikle keseliler, sürüngenler ve kuşlarda, bağırsak ile sidik ve üreme kanallarının açıldığı yer
- KADINLIK
-
-
[isim]
Kadın olma durumu
- "Onun kadınlığına saygı gösterdim."
-
Kadının gerekli erdem ve nitelikleri taşıması durumu
- "Kendisinden uzak duran kadın şimdi ona sokuluyor, kadınlığının bütün silahlarını birbiri arkasından tecrübe ediyordu." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Dişiliğin özelliklerini kullanma durumu
- "O, sonra kadınlığını ispat eder, parasını geri alır." (Burhan Felek)
-
[isim]
Kadın olma durumu