İçinde olan 7 harfli 75 kelime var. İçerisinde DÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dü olan kelimeler listesine ya da Sonu dü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÜDÜLME

  1. [isim] Güdülmek işi

DÜŞÜNME

  1. [isim] Düşünmek durumu, tefekkür
  2. Duyum ve izlenimlerden, tasarımlardan ayrı olarak aklın bağımsız ve kendine özgü durumu
  3. Karşılaştırmalar yapma, ayırma, birleştirme, bağlantıları ve biçimleri kavrama yetisi

HÖDÜKÇE

  1. [zarf] Hödük gibi, görgüsüzce

DÜDÜKLÜ

  1. [sıfat] Düdüğü olan
  2. [isim] Düdüklü tencere

DÜRMECE

  1. [isim] Bağlarda, tomurcuk, yaprak ve salkım yiyerek yaşayan, sarımsı gece kelebeği (Sparganothis pilleriana)

KONDÜİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sahneye çıkma sırası gelen kişileri uyarmakla görevli kimse

DÜVENCİ

  1. [isim] Harman zamanı düven sürmek için tutulan çocuk
  2. Düven yapan veya satan kişi
    • "Düvenci ustası isterim, duvarcı ustası isterim." (Nezihe Araz)

DÜALİZM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İkicilik

DÜĞMELİ

  1. [sıfat] Düğmesi olan
    • "Yukarıya kadar düğmeli bir botu vardı." (Halit Fahri Ozansoy)
  2. Düğme ile tutturulan

DÜZAYAK

  1. [isim] Bir halk oyunu türü
  2. [sıfat] İçinde merdiven veya inilip çıkılacak bölüm bulunmayan (ev, yol)

DÜRTMEK

  1. [-i] Ucu sivri bir şeyle veya elle hafifçe itmek
    • "Bir parça uyuşup dalar gibi olmuşsun, derken seni birdenbire dürtüp uyandırıyorlar." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Değmek, dokunmak
  3. İstenilen şeyi yaptırmak için birine kışkırtıcı söz söylemek, tahrik etmek
  4. Uyarmak, ikaz etmek

DÜNYEVİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Dünya ile ilgili, dünya işlerine ilişkin, uhrevi karşıtı

DÜĞÜNCÜ

  1. [isim] Düğün sahibi, toycu
  2. Düğün çağrıcısı
  3. Düğüne katılan kimse
    • "Düğüncüler akşama kadar güneş altında pişmiş, bıkmış, yanmış oldukları için rakı sofrasına pekçe sokuldular." (Memduh Şevket Esendal)

DÜTTÜRÜ

  1. [isim] Dar ve kısa giysi
  2. [sıfat] Açık saçık, tuhaf ve hafif giyimli (kadın)

DÜZYAZI
...
DÜZENLİ

  1. [sıfat] Düzeni olan, yerli yerinde, kararlı, tertipli, muntazam
    • "Hele, düzenli giyim diye bir dertleri hiç yoktur." (Samiha Ayverdi)
  2. Sistemli, nizamlı

DÜĞMECİ

  1. [isim] Düğme, fermuar, boncuk vb. yapan veya satan kimse

DÜŞLEME

  1. [isim] Düşlemek işi
    • "Bir düşleme içinde olduğu her hâlinden belliydi, dalmış gitmişti." (Yahya Kemal)

ARŞİDÜK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Avusturya'da imparator ailesi prenslerine verilen unvan

GRANDÜK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Büyük bir düklüğün egemenine verilen ad
  2. Çarlık Rusyası'nda prenslere verilen unvan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü