İçinde cak olan 7 harfli 23 kelime var. İçerisinde CAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında cak olan kelimeler listesine ya da Sonu cak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A C K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOYACAK
-
-
[isim]
İçine öteberi koymaya yarayan şey
-
[isim]
İçine öteberi koymaya yarayan şey
- TUTACAK
-
-
[isim]
Sıcak mutfak araçlarını tutmakta kullanılan, birbirine şeritle bağlı bez çifti, tutaç, tutak
-
[isim]
Sıcak mutfak araçlarını tutmakta kullanılan, birbirine şeritle bağlı bez çifti, tutaç, tutak
- CAKARTA
- ...
- OYUNCAK
-
-
[isim]
Oynayıp eğlenmeye yarayan her şey
- "Çocuğun elinde oyuncak bir köpek." (Burhan Felek)
-
Önemsiz ve kolay iş
- "Oyuncak değil, mesele çok ciddi."
-
Başkaları tarafından bir araç gibi kullanılan, hiçe sayılan güçsüz kimse
-
[isim]
Oynayıp eğlenmeye yarayan her şey
- OCAKLIK
-
-
[isim]
Bir aileye, babadan oğla geçmesi için verilen mülk
-
Ateş yakılan yer, ocak
- "Gözlerini oğuşturarak kahveye girmiş, ocaklığa doğru yürüyordu." (Rıfat Ilgaz)
-
Bir yapının temelini veya çatısını oluşturan büyük kereste, temel direği
-
Mutfak
-
Baca
-
[isim]
Bir aileye, babadan oğla geçmesi için verilen mülk
- ÇALACAK
-
-
[isim]
Yoğurt mayası
-
[isim]
Yoğurt mayası
- OCAKAYI
- ...
- SALACAK
-
-
[isim]
Üstünde ölü yıkanılan kerevet, teneşir
-
[isim]
Üstünde ölü yıkanılan kerevet, teneşir
- BACAKLI
-
-
[sıfat]
Bacağı olan
-
Bacakları uzun olan, uzun boylu
-
[isim]
Felemenk altını
-
[sıfat]
Bacağı olan
- KUCAKTA
-
-
[sıfat]
Henüz yürüyemeyen, küçük (çocuk)
-
[sıfat]
Henüz yürüyemeyen, küçük (çocuk)
- ÇIKACAK
-
-
[isim]
Hamamlarda dışarıya çıkıp giyinme yerine giderken kurulanmak üzere verilen havlu
-
Boy ölçüşecek kimse
- "Ona çıkacak kimse yoktur."
-
[isim]
Hamamlarda dışarıya çıkıp giyinme yerine giderken kurulanmak üzere verilen havlu
- ANCAKLI
- ...
- KUYUCAK
- ...
- KUZUCAK
- ...
- OCAKSIZ
-
-
[sıfat]
Ocağı olmayan
-
[sıfat]
Ocağı olmayan
- BUCAKLI
-
-
[sıfat]
Bucağı olan
-
[sıfat]
Bucağı olan
- SICAKÇA
-
-
[sıfat]
Biraz sıcak, sıcağa yakın
-
[sıfat]
Biraz sıcak, sıcağa yakın
- CAKASIZ
-
-
[sıfat]
Cakası olmayan
-
[sıfat]
Cakası olmayan
- KIRACAK
-
-
[isim]
Nalbantların atın tırnağını kesmek için kullandıkları keskin demir alet
-
[isim]
Nalbantların atın tırnağını kesmek için kullandıkları keskin demir alet
- ÇABUCAK
-
-
[zarf]
Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik, hemencek, hızla, hızlı, hızlı hızlı, ivedilikle, lahzada, müstacelen, palas pandıras, serian, süratle, şipşak, tez beri, tezce, tezelden, yellim yelalim
- "Yatakta çabucak doğruldu." (Atilla İlhan)
-
Kolaylıkla
-
[zarf]
Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik, hemencek, hızla, hızlı, hızlı hızlı, ivedilikle, lahzada, müstacelen, palas pandıras, serian, süratle, şipşak, tez beri, tezce, tezelden, yellim yelalim