Sonunda cak olan 43 kelime var. CAK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde cak olan kelimeler listesine ya da başında cak olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BASTIBACAK
DEREBUCAK, KARABACAK, KARAKUCAK
ALABACAK, BAKINCAK, BULANCAK, KORUNCAK, KULUNCAK, OTURACAK, SALINCAK, SIMSICAK, SIPSICAK, TAPINCAK, YALINCAK, YAPINCAK, YAVRUCAK, YUMURCAK
ÇABUCAK, ÇALACAK, ÇIKACAK, DOĞACAK, KIRACAK, KOYACAK, KUYUCAK, OYUNCAK, SALACAK, SIKACAK, TUTACAK, YAKACAK
AÇACAK, ALACAK, ARICAK, ILICAK, OLACAK, SANCAK
ANCAK, BACAK, BUCAK, KUCAK, NACAK, SICAK
OCAK
A C K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BASTIBACAK
-
-
[sıfat]
Bacakları kısa veya çarpık (kimse)
-
Yaramaz (çocuk)
-
[sıfat]
Bacakları kısa veya çarpık (kimse)
- KARABACAK
-
-
[isim]
Pancar fidelerinde gelişerek fidenin ölümüne veya cılız kalmasına yol açan ve yerleştiği bölgeleri kara beneklerle örten asklı mantar
-
Bu mantarın sebep olduğu hastalık
-
[isim]
Pancar fidelerinde gelişerek fidenin ölümüne veya cılız kalmasına yol açan ve yerleştiği bölgeleri kara beneklerle örten asklı mantar
- DEREBUCAK
- ...
- KARAKUCAK
-
-
[isim]
Kökeni Orta Asya'ya uzanan, serbest stilde, yağ sürülmeden yapılan en eski, geleneksel Türk güreşi
-
[isim]
Kökeni Orta Asya'ya uzanan, serbest stilde, yağ sürülmeden yapılan en eski, geleneksel Türk güreşi
- BULANCAK
-
-
[isim]
Genellikle bulanık akan su
-
[isim]
Genellikle bulanık akan su
- YALINCAK
-
-
[sıfat]
Çıplak
-
[sıfat]
Çıplak
- SALINCAK
-
-
[isim]
İki ucundan iki iple veya zincirle yüksek bir yere asılan ve üzerine oturulup sallanılan eğlence aracı
- "Salıncağa annesi binmedi, o bindi yalnız." (Tarık Dursun K)
-
Küçük çocukları uyutmak için beşik yerine kullanılan ve karşılıklı iki yere iple bağlı bulunan asılı yatak
-
[isim]
İki ucundan iki iple veya zincirle yüksek bir yere asılan ve üzerine oturulup sallanılan eğlence aracı
- SIMSICAK
-
-
[sıfat]
Pek sıcak, sıpsıcak
-
Çok samimi, çok duygulu
- "Siz hiç her satırı sımsıcak, yepyeni bir özle dolu şiirler hatırlar mısınız?" (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Çok sıcak olarak, sıcak bir biçimde
-
[sıfat]
Pek sıcak, sıpsıcak
- OTURACAK
-
-
[isim]
Sandalye, tabure, kanepe gibi üstüne oturulan şey
-
[isim]
Sandalye, tabure, kanepe gibi üstüne oturulan şey
- YUMURCAK
-
-
[isim]
Yaramaz küçük çocuk
- "Bizim yumurcaklar ağızları gibi açık o güzel gözleri yuvarlacık, verdiğim derse bakıyorlardı." (Tarık Buğra)
-
Veba hastalığında koltuk altında veya kasıkta çıkan çıban
-
[isim]
Yaramaz küçük çocuk
- KULUNCAK
- ...
- BAKINCAK
-
-
[isim]
Nişangâh
-
[isim]
Nişangâh
- ALABACAK
-
-
[sıfat]
Ayağı sekili (at)
-
Ara bozucu, dönek, uğursuz (kimse)
-
[sıfat]
Ayağı sekili (at)
- TAPINCAK
-
-
[isim]
Fetiş
-
[isim]
Fetiş
- SIPSICAK
-
-
[sıfat]
Pek sıcak, cana yakın, sımsıcak
- "Gelin çıtı pıtı, esmer güzeli, sıpsıcak bir kızdı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Pek sıcak, cana yakın, sımsıcak
- YAVRUCAK
-
-
[isim]
Acıma, sevgi, sevecenlik duygusu ile yavruya söylenen söz, yavrucuk, yavrucağız
- "Yavrucağa ara sıra şeker alırım." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Acıma, sevgi, sevecenlik duygusu ile yavruya söylenen söz, yavrucuk, yavrucağız
- KORUNCAK
-
-
[isim]
Ambalajlanan malı dış etkilere karşı korumak için ambalaj çatısına çakılan tahta, kontrplak vb. malzeme, mahfaza
-
[isim]
Ambalajlanan malı dış etkilere karşı korumak için ambalaj çatısına çakılan tahta, kontrplak vb. malzeme, mahfaza
- YAPINCAK
-
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
- TUTACAK
-
-
[isim]
Sıcak mutfak araçlarını tutmakta kullanılan, birbirine şeritle bağlı bez çifti, tutaç, tutak
-
[isim]
Sıcak mutfak araçlarını tutmakta kullanılan, birbirine şeritle bağlı bez çifti, tutaç, tutak
- DOĞACAK
-
-
[sıfat]
Gelecek
- "Bu ayda olmazsa doğacak ayda / Ölürüm de alırım yâr seni hey." (Halk türküsü)
-
[sıfat]
Gelecek