İçinde cık olan 8 harfli 48 kelime var. İçerisinde CIK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında cık olan kelimeler listesine ya da Sonu cık ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BALTACIK
-
-
[isim]
Küçük el baltası
-
Değirmen taşının ortasında bulunan haç biçimindeki alet
-
[isim]
Küçük el baltası
- AYRIMCIK
-
-
[isim]
Küçük ayrım
- "Bu arada silinen ayrımlar ve ayrımcıklar, bulanıklığı iyiden iyiye artırıyor." (Tomris Uyar)
-
[isim]
Küçük ayrım
- VICIKLIK
-
-
[isim]
Vıcık olma durumu
-
[isim]
Vıcık olma durumu
- HALKACIK
- ...
- DAMLACIK
-
-
[isim]
Küçük damla
- "Gökten yerlere düşen bu damlacıkların tekrar bulutlara doğru gittiklerini göz görmese de..." (Samiha Ayverdi)
-
[isim]
Küçük damla
- YAPMACIK
-
-
[sıfat]
İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, düzme, sahte, suni, zahirî
- "Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, düzme, sahte, suni, zahirî
- HANIMCIK
- ...
- DAĞARCIK
-
-
[isim]
Meşin torba
-
Repertuvar
-
Bellek
- "Dağarcıklarındaki üç beş yüz kelimeye yeni duydukları sekiz onu da eklenince bu iş pekâlâ oluyordu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Meşin torba
- BARDACIK
-
-
[isim]
Bir tür küçük ve tatlı yaş incir
-
[isim]
Bir tür küçük ve tatlı yaş incir
- ORACIKTA
-
-
[zarf]
Hemen o yerde, olduğu yerde
- "Yemeğini son günlerde oracıkta, pasaj içindeki Macar lokantasında yiyordu." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Hemen o yerde, olduğu yerde
- HİSARCIK
- ...
- OĞLANCIK
-
-
[isim]
Küçük oğlan çocuk
- "Onu sıvası dökük, iki göz evinde kınalı saçlı, çipil oğlancığını severken görmeli." (Nezihe Meriç)
-
[isim]
Küçük oğlan çocuk
- KIZILCIK
-
-
[isim]
Kızılcıkgillerden, yaprak açmadan çiçeklenen iri gövdeli bir ağaç (Cornus mas)
-
Bu ağacın güzün olgunlaşan, kırmızı, tek çekirdekli, reçeli ve şerbeti yapılan, buruk bir tadı olan yemişi
-
[isim]
Kızılcıkgillerden, yaprak açmadan çiçeklenen iri gövdeli bir ağaç (Cornus mas)
- FİDANCIK
-
-
[isim]
Küçük fidan
- "Buraya dikilen fidancıkların gölgeleri, sığınabilecek kadar geniş değildi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Küçük fidan
- LOKMACIK
-
-
[isim]
Küçük bir lokma
- "Doktor her gün tahlil bahanesiyle bir lokmacık olsun pilav yiyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Küçük bir lokma
- ORMANCIK
- ...
- BİRAZCIK
-
-
[sıfat]
Pek az, çok az
-
[zarf]
Kısa bir süre
- "Birazcık bekleyiniz lütfen."
-
[sıfat]
Pek az, çok az
- ACIKILMA
-
-
[isim]
Acıkılmak işi veya durumu
-
[isim]
Acıkılmak işi veya durumu
- OSMANCIK
- ...
- GICIKLIK
-
-
[isim]
Gıcık olma durumu
-
[isim]
Gıcık olma durumu