İçinde bor olan 6 harfli 12 kelime var. İçerisinde BOR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bor olan kelimeler listesine ya da Sonu bor ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BORÇKA
...
BORİNA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Dört köşe yelkenlerin yan yakalarına, alt tarafa doğru bağlanan halat

BORULU

  1. [sıfat] Borusu olan

ABORDA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Bir deniz teknesinin başka bir tekneye, bir iskeleye veya bir rıhtıma yanını vererek yanaşması
    • "Gemi rıhtıma aborda etmişti."

BORNOZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Banyodan çıkarken kurulanmak için kullanılan, önden açık, havludan yapılmış giyecek
    • "Ilık bir duş alarak bornozla odasına döndü." (Halide Edip Adıvar)
  2. Kuzey Afrika'da Berberilerin giydikleri başlıklı, geniş, kısa kollu bir üstlük

BORALI

  1. [sıfat] Yağmurlu, sert rüzgârlı ve soğuk havalı
    • "Soğuk bir sonbahar ve sonbaharı boralı bir kış başladı." (Halide Edip Adıvar)

BORUCU

  1. [isim] Boru yapıp satan kimse
  2. Boru montajında çalışan kimse

BORDRO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir hesabın ayrıntılarını gösteren çizelge
    • "Maaş bordrosu. Kasa bordrosu."

BORANİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pirinçli, yumurtalı, yoğurtlu ıspanak vb. sebze yemeği

BORDÜR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kaldırımların kenarlarında bulunan taşlar
  2. Genellikle giyim kuşam malzemesindeki kenar süsü
  3. Cilt kapağındaki kalın çizgiler
  4. Banyo, tuvalet, mutfak vb. ıslak zeminlerde duvar döşemeleri arasına konan motifli bir tür fayans

BORAKS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yoğunlaşmış borik asitten türeyen sodyum tuzu

BORÇLU

  1. [sıfat] Borcu olan, borç almış olan, verecekli, medyun
    • "Merhumu borçlu yatırmak istemezmişiz elbet." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Dehasını, geçirdiği sara nöbetlerinin şokuna borçlu bulunuyordu." (Haldun Taner)
    • "Para muamelelerinden borçlu çıkmıştı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Manevi bir yükümlülük altında bulunan
    • "Hayatımı ona borçluyum doğrusu." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Bir şeyi birinin yardımıyla elde etmiş olan
    • "Aslında, okumasını da ona borçludur." (Tarık Buğra)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü