İçinde bet olan 8 harfli 23 kelime var. İçerisinde BET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bet olan kelimeler listesine ya da Sonu bet ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

B E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

BET

2 Harfli Kelimeler

BE, ET, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAYBETME

  1. [isim] Kaybetmek işi, yitirme

KÜMBETSİ
...
GURBETÇİ

  1. [isim] Gurbete çıkan, geçimini gurbette kazanan kimse

ŞERBETÇİ

  1. [isim] Şerbet yapan veya satan kimse
  2. Şerbet satılan yer

MUHABBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sevgi
    • "Mutfakta onlara yemek, kahvaltı hazırlanırken yukarıda her akşamdan fazla bir muhabbet havası esiyordu." (Halide Edip Adıvar)
    • "Bir geçitten ziyade bir toplantı yeri. Mahalle orada muhabbet eder, konuşur, kavga eder." (Halide Edip Adıvar)
  2. Dostça konuşma, yârenlik
    • "Karın doyuracak değiliz, maksat biraz muhabbet olsun." (Necati Cumalı)

GIYBETÇİ

  1. [isim] Çekiştirici, kovcu

CELBETME

  1. [isim] Celbetmek işi

BESBETER

  1. [sıfat] Çok kötü, beş beter

NASBETME

  1. [isim] Nasbetmek işi

TABETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Basmak

DARBETME

  1. [isim] Darbetmek işi

ŞERBETLİ

  1. [sıfat] Şerbeti olan, şerbet katılmış olan
  2. Yılan vb. hayvanların sokmasından zarar görmeyen
    • "Anlaşılan sen yılana şerbetli imişsin galiba!" (Osman Cemal Kaygılı)
  3. Kötü davranmayı, kötü işler yapmayı huy edinmiş olan
    • "Yalana şerbetli."
  4. Kendisine kötü davranılmasına alışmış olan
    • "Gülsüm, dayak ve hakarete ezelden şerbetliydi." (Reşat Nuri Güntekin)

HEYBETLİ

  1. [sıfat] Görünüşü korku ve saygı uyandıran
    • "Heybetli adam."
  2. Büyük, ulu, azametli
    • "Biz onların yorgun ve durgun bile olsa düzgün ve heybetli hâllerini görüyorduk." (Abdülhak Şinasi Hisar)

SELBETME

  1. [isim] Selbetmek işi

CEZBETME

  1. [isim] Cezbetmek durumu

BETİMSEL

  1. [sıfat] Tasvirî
    • "Betimsel ilk çağ bilimlerinden çok uzaktayız." (Melih Cevdet Anday)

GAYBUBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yokluk
    • "Gaybubeti sırasında geçen hadiselere dair tafsilatı bir kere de kulaklarıyla dinlemek istiyor." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
    • "Neveser, bir müddet gaybubet etmeyelim." (Atilla İlhan)

İLELEBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Sonsuza değin, sürgit
    • "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir." (Atatürk)

KESBETME

  1. [isim] Kesbetmek

GASBETME

  1. [isim] Gasbetmek işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü