İçinde be olan 5 harfli 126 kelime var. İçerisinde BE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında be olan kelimeler listesine ya da Sonu be ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BEŞER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsanoğlu, insan

EZBER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir metni veya bir sözü eksiksiz tekrarlayabilecek biçimde akılda tutma
    • "En az yirmi şiiri ezberimdeydi." (Necati Cumalı)
  2. Ezberleme ve akılda tutma yeteneği
  3. Ezber edilecek ders

BEZİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İki, üç veya dört kişi arasında 96 kâğıtla oynanan bir çeşit iskambil kâğıdı oyunu
    • "Beybabanın bezik oynayışı da pek alengirlidir." (Salâh Birsel)

BETİK

  1. [isim] Yazılı olan şey, kitap, mektup, tezkere, pusula
    • "Kanılarımız, rengimiz, görüşümüz betikte belirecek." (Haldun Taner)

KUBBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yarım küre biçiminde olan ve yapıyı örten dam, kümbet
    • "Büyük bir camiydi bu. Minareleri, kubbeleri, kemerleri ve parmaklıklı pencereleri filan hepsi tamamdı." (Oğuz Atay)

BELİT

  1. [isim] Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
    • ""Tüm, parçaların her birinden büyüktür" sözü bir belittir."

BEZİŞ

  1. [isim] Bezme işi veya biçimi

BEYİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlam bakımından birbirine bağlı iki dizeden oluşmuş şiir parçası
    • "Kendince uğur denediği bazı beyitleri okudu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Ev

BENCİ

  1. [sıfat] Kendini beğenen, kendini her konuda üstün gören, hodpesent, megaloman

BEGÜM

  1. [isim] Hint prenseslerine verilen unvan

BEHER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Her bir

CEBEL

  1. [isim] Sahipsiz, boş toprak
  2. Ekilmemiş tarla, ekime elverişli olmayan yer

BELDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İlçeden küçük, belediye ile yönetilen yer
  2. Mekân, yer, çevre
    • "Bugün toz hâlinde sallanan bu iklim, asırların uykusundan, bunca sanat beldeleri gibi bir gün sıyrılacak." (Yahya Kemal Beyatlı)

HUTBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cuma ve bayram namazlarında minberde okunan dua ve verilen öğüt

BELEŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Karşılıksız, emeksiz, parasız elde edilen

SEBEP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şeyin olmasına veya belli bir hâlde bulunmasına yol açan şey
    • "Aynayı kırmamın hiçbir sebebi yoktur." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Bir aralık, ne sebep oldu bilmem, daha sıkı uğramaya başladım." (Memduh Şevket Esendal)

BELGE

  1. [isim] Bir gerçeğe tanıklık eden yazı, fotoğraf, resim, film vb. vesika, doküman
    • "Mahkemenin elinde bu iddiaları yalanlayacak bir belge yoktu." (Tarık Buğra)

GEBEŞ

  1. [sıfat] Aptal, sersem
  2. Bodur ve şişman
  3. Karnı şiş olan

AKABE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tehlikeli, sarp ve zor geçit

BEYİN

  1. [isim] Kafatasının üst bölümünde beyin zarı ile örtülü, iki yarım yuvar biçiminde sinir kütlesinden oluşan, duyum ve bilinç merkezlerinin bulunduğu organ, dimağ
    • "Kızgın güneşin altında bütün gün beynim kaynıyor." (Orhan Kemal)
    • "Akşam eve gelip de heykelin başını boyun yerinden çatlamış ve güzelim mermer başlığı tuzla buz olmuş görünce beynim sıçradı." (Haldun Taner)
    • "Beyni sulanan bu ayyaş, iğrenç mahluku onlara anlatmakta ne fayda olabilirdi." (Mahmut Yesari)
    • "Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü." (Erhan Bener)
  2. Muhakeme, usa vurma
  3. Bir şeyi yönetmede önemli görevi olan kimse
  4. Akıl, anlayış
  5. Bilgisi, eğitimi, düşüncesi yüksek düzeyde olan kimse
    • "Türkiye'nin yetiştirdiği en değerli beyinlerden biridir." (Haldun Taner)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü