İçinde bağlam olan 7 kelime var. İçerisinde BAĞLAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bağlam olan kelimeler listesine ya da Sonu bağlam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BAĞLAMACILIK
BAĞLAMALIK
BAĞLAMACI, BAĞLAMSAL
BAĞLAMAK
BAĞLAMA
BAĞLAM
A A B L M Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
6 Harfli Kelimeler
BAĞLAM
5 Harfli Kelimeler
LAMBA
4 Harfli Kelimeler
ABLA, AĞMA, ALMA, AMAL, BAĞA, BALA, LAMA, MALA
3 Harfli Kelimeler
ABA, AĞA, ALA, AMA, BAĞ, BAL, BAM, LAM, MAL
2 Harfli Kelimeler
AB, AĞ, AL, AM, LA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAĞLAMACILIK
-
-
[isim]
Bağlamacının işi veya mesleği
-
[isim]
Bağlamacının işi veya mesleği
- BAĞLAMALIK
-
-
Bağlamaya yarayan
- "Bağlamalık ağaç."
-
Bağlamaya yarayan
- BAĞLAMSAL
-
-
[sıfat]
Bağlam ile ilgili
-
[sıfat]
Bağlam ile ilgili
- BAĞLAMACI
-
-
[isim]
Bağlama yapan veya satan kimse
-
Bağlama çalan kimse
-
[isim]
Bağlama yapan veya satan kimse
- BAĞLAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak
- "Gemiyi iskeleye bağlamak."
-
Düğümlemek
- "İpi ipe bağlamak."
-
[-i]
Yara ilaç koyup bezle sarmak
- "Yarayı bağlamak."
-
[-i]
Denk yapmak, paket yapmak
- "Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak."
-
[nsz]
Oluşmak, tutmak, meydana gelmek
- "Şişesi is bağlamış bir lambanın ışığı / Her yüze çiziyordu bir hüzün kırışığı." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
Bir iş veya kimse için ayırmak, tahsis etmek
- "Birine haftalık bağlamak."
-
Anlaşma yapmak
- "İşleri sözleşmeye bağlamak."
-
[-i]
Uyulması zorunlu olmak
- "Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır." (Anayasa)
-
Başka bir işle uğraşamaz durumda olmak
- "Bu iş beni çok bağladı."
-
[-i]
Sona erdirmek, bitirmek, tamamlamak
-
[-i]
Geçişi engellemek
- "Bütün yolları bağlamışlar."
-
[-i]
Birini söz veya yazı ile bağlamak, taahhüt etmek, angaje etmek
-
[-i]
Büyü, muska vb.nin aracılığıyla birinin birtakım isteklerini veya yetkinliğini engellemek, yok etmek
-
Gönlünü kazanmak
- "Bu davranışınız beni size bağladı."
-
Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak
-
Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak
- "Kızım, ne yapsak da seni bu eve bağlayabilsek acaba?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak
- BAĞLAMA
-
-
[isim]
Bağlamak işi
-
Üç çift telli olan ve mızrapla çalınan bir saz
-
Yapılarda duvarları birbirine bağlayan kiriş, putrel vb
-
[isim]
Bağlamak işi
- BAĞLAM
-
-
[isim]
Deste
-
Herhangi bir olguda olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü veya bağlantısı, kontekst
- "Uygarlık bağlamında Batı ve Doğu diye bir ayrım yapılmamakta bir bütün olarak düşünülmektedir." (Ahmet Cemal)
-
Bir dil birimini çevreleyen, ondan önce veya sonra gelen, birçok durumda söz konusu birimi etkileyen, onun anlamını, değerini belirleyen birim veya birimler bütünü, kontekst
-
Bent
-
[isim]
Deste