İçinde barış olan 21 kelime var. İçerisinde BARIŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında barış olan kelimeler listesine ya da Sonu barış ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BARIŞTIRABİLMEK
BARIŞTIRABİLME
BARIŞSEVERLİK, BARIŞTIRILMAK
BARIŞABİLMEK, BARIŞTIRILMA
BARIŞABİLME, BARIŞÇILLIK, BARIŞTIRMAK
BARIŞÇILIK, BARIŞIKLIK, BARIŞSEVER, BARIŞTIRMA
BARIŞÇIL, BARIŞMAK
BARIŞÇI, BARIŞIK, BARIŞMA, KABARIŞ, ZIBARIŞ
BARIŞ
A B I R Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
BARIŞ
4 Harfli Kelimeler
ARIŞ, BARI, ŞIRA
3 Harfli Kelimeler
ARI, ARŞ, AŞI, BAR, BAŞ, IRA, RAB
2 Harfli Kelimeler
AB, AR, AŞ, IR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BARIŞTIRABİLMEK
-
-
[-i]
Barıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak
-
[-i]
Barıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak
- BARIŞTIRABİLME
-
-
[isim]
Barıştırabilme işi
-
[isim]
Barıştırabilme işi
- BARIŞTIRILMAK
-
-
[nsz]
Barıştırma işine konu olmak
-
[nsz]
Barıştırma işine konu olmak
- BARIŞSEVERLİK
-
-
[isim]
Barışsever olma durumu, sulhçuluk, sulhseverlik
-
[isim]
Barışsever olma durumu, sulhçuluk, sulhseverlik
- BARIŞTIRILMA
-
-
[isim]
Barıştırılma işi
-
[isim]
Barıştırılma işi
- BARIŞABİLMEK
-
-
[nsz]
Barışma imkânı veya olasılığı bulunmak
-
[nsz]
Barışma imkânı veya olasılığı bulunmak
- BARIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Barışmalarını sağlamak, ara bulmak
- "Günah çıkartıp dargınları barıştıracağız anlaşılan." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Barışmalarını sağlamak, ara bulmak
- BARIŞABİLME
-
-
[isim]
Barışabilmek işi
-
[isim]
Barışabilmek işi
- BARIŞÇILLIK
- ...
- BARIŞSEVER
-
-
[sıfat]
Barışı seven, barışçı, barışçıl, sulhçu, sulhsever, sulhperver
-
[sıfat]
Barışı seven, barışçı, barışçıl, sulhçu, sulhsever, sulhperver
- BARIŞIKLIK
-
-
[isim]
Barışık olma durumu
- "Uğurlu, kıdemli olsun, Allah yıldız barışıklığı versin." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Barışık olma durumu
- BARIŞTIRMA
-
-
[isim]
Barıştırmak işi
-
[isim]
Barıştırmak işi
- BARIŞÇILIK
-
-
[isim]
Barışçı olma durumu, kavga etmeme eğilimi
-
[isim]
Barışçı olma durumu, kavga etmeme eğilimi
- BARIŞÇIL
-
-
[sıfat]
Barışsever
-
[sıfat]
Barışsever
- BARIŞMAK
-
-
[nsz]
İki taraf, aralarındaki dargınlığı kaldırmak, uzlaşmak, anlaşmak
- "Fakat bir gün barışacaksınız ve onun da kurtulmasına yardım edeceksiniz." (Aka Gündüz)
-
[-le]
Sevmek, zevk almak
- "Hiçbirini sevmedim, yalnız Enderuni Vasıf Divanı ile barışabildim." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[nsz]
İki taraf, aralarındaki dargınlığı kaldırmak, uzlaşmak, anlaşmak
- BARIŞIK
-
-
[sıfat]
Başkası ile barış durumunda bulunan, dargın veya düşman olmayan, sevecen, hoşgörülü
- "O özel gün, dinsel bir bayramsa daha bir duygusallaşıyor, herkesle, dünyayla daha bir barışık oluyor." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Başkası ile barış durumunda bulunan, dargın veya düşman olmayan, sevecen, hoşgörülü
- KABARIŞ
-
-
[isim]
Kabarma işi veya biçimi
-
[isim]
Kabarma işi veya biçimi
- BARIŞMA
-
-
[isim]
Barışmak durumu, uzlaşma, anlaşma
- "Araya adam koyup barışmanın yollarını aramaya başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Barışmak durumu, uzlaşma, anlaşma
- BARIŞÇI
-
-
[sıfat]
Barışsever
-
Barışı amaçlayan, barışı öngören
- "Denenmesi gereken barışçı bir girişimdir."
-
[sıfat]
Barışsever
- ZIBARIŞ
- ...