İçinde bar olan 7 harfli 43 kelime var. İçerisinde BAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bar olan kelimeler listesine ya da Sonu bar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAR, RAB
2 Harfli Kelimeler
AB, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZIBARMA
-
-
[isim]
Zıbarmak durumu
-
[isim]
Zıbarmak durumu
- BARHANE
- ...
- ARAZBAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Türk müziğinde bir birleşik makam
-
[isim]
Türk müziğinde bir birleşik makam
- BARHANA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kafile, küçük kervan, göç
-
Göç eşyası, ev eşyası
-
[isim]
Kafile, küçük kervan, göç
- KUBARMA
-
-
[isim]
Kubarmak işi
-
[isim]
Kubarmak işi
- BARBEKÜ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Izgara et pişirmekte kullanılan, genellikle balkonlarda duvar içerisine gömülmüş ocak
-
Açık alanda mangal kullanılarak et ve deniz ürünlerini pişirme
-
[isim]
Izgara et pişirmekte kullanılan, genellikle balkonlarda duvar içerisine gömülmüş ocak
- BARİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Engel
-
Engel
-
[isim]
Engel
- KABARIK
-
-
[sıfat]
Kabarmış olan
- "Kabarık göğsündeki, parlak kıvılcımlı tüyleri, altından bir zırh gibiydi." (Ömer Seyfettin)
-
Çıkıntısı olan, tümsekli
-
[sıfat]
Kabarmış olan
- TEBARÜZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belirme, görünme
- "Senelerden beri bildiğimiz ve aramızda konuştuğumuz şeylerin hiç yalan olmadığı tebarüz etti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Belirme, görünme
- BARİTON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tenor ve bas arasındaki erkek sesi
-
Basso ile alto arasında ses veren, pistonlu bir tür ağız çalgısı
-
[isim]
Tenor ve bas arasındaki erkek sesi
- MÜBAREK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Verimli, bereketli
-
Kutlu, uğurlu, kutsal
- "Bunlar senin mübarek elini öpmeye geldiler." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Çok saygı duyulan
- "Mübarek yüzlü bir ihtiyar."
-
[ünlem]
Beğenilen, sevilen şeyler için söylenen bir söz
- "Mübarek, ne güzel yer."
-
Kızılan, şaşılan (kimse veya şey)
- "Ne de hafıza vardı mübarekte, neler de anlatmazdı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Verimli, bereketli
- BARIŞMA
-
-
[isim]
Barışmak durumu, uzlaşma, anlaşma
- "Araya adam koyup barışmanın yollarını aramaya başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Barışmak durumu, uzlaşma, anlaşma
- MİLİBAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir barın binde biri değerinde atmosfer basıncı ölçü birimi
-
[isim]
Bir barın binde biri değerinde atmosfer basıncı ölçü birimi
- ZIBARIŞ
- ...
- BARBAŞI
-
-
[isim]
Bar oyunlarında sıranın sağ başında yer alan ve oyunun düzenini sağlayan kimse
-
[isim]
Bar oyunlarında sıranın sağ başında yer alan ve oyunun düzenini sağlayan kimse
- ABARTMA
-
-
[isim]
Abartmak işi
-
[isim]
Abartmak işi
- BARİKAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir yolu veya geçidi kapamak için her türlü araçtan yararlanılarak yapılan engel
- "Kürsünün etrafında bir barikat kurmak suretiyle bu hücumların önüne geçmişler." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Masaları, sıraları üst üste yığıp barikat yapmışlar." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir yolu veya geçidi kapamak için her türlü araçtan yararlanılarak yapılan engel
- İTİBARİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gerçekten öyle olmadığı hâlde öyle sayılan, saymaca
- "Kâğıt paranın değeri itibaridir."
-
[sıfat]
Gerçekten öyle olmadığı hâlde öyle sayılan, saymaca
- KABARTI
-
-
[isim]
Tümsek, çıkıntı, kabarmış yer
- "Bunlar biraz eğildikleri zaman cübbelerin arkasında tabanca kabzalarının kabartısı görülür." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Tümsek, çıkıntı, kabarmış yer
- BARSAMA
-
-
[isim]
Güzel kokulu yaprakları yemeklere konulan, nane ve yaban kekiğinin ortak adı
-
[isim]
Güzel kokulu yaprakları yemeklere konulan, nane ve yaban kekiğinin ortak adı