İçinde ban olan 7 harfli 34 kelime var. İçerisinde BAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ban olan kelimeler listesine ya da Sonu ban ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAN
2 Harfli Kelimeler
AB, AN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ABANMAK
-
-
[-e]
Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak
- "Efendi, sen de ne üstüme abanıyorsun?" (Burhan Felek)
-
Bir yere veya bir kimseye yaslanmak, dayanmak
- "Baba, 'ya Allah' nidası ile yerinden zorla, oğluna abanarak kalktı." (Refik Halit Karay)
-
Güç vererek direnmek, bastırmak
-
Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak
-
Bir şeyin veya bir kimsenin üzerine çöküp çullanmak
- "İki herif zavallıya abanıyorlar." (Ahmet Rasim)
-
Boksta karşılaşma sırasında rakibine yaslanmak
-
Futbolda topa olanca gücüyle vurmak
-
[-e]
Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak
- SAYEBAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gölgelik
-
[isim]
Gölgelik
- BEYABAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çöl
-
[isim]
Çöl
- BALABAN
-
-
[sıfat]
İri, büyük
-
Şişman, gürbüz (kimse, çocuk)
-
[sıfat]
İri, büyük
- CAZBANT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Caz müziği çalan orkestra
- "Kaldırımın nihayetinde bir cazbant sesi geliyor." (Peyami Safa)
-
[isim]
Caz müziği çalan orkestra
- YABANCI
-
-
[sıfat]
Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili olan (kimse), bigâne, ecnebi
- "Bu toprak bizimdir, içinde yabancının işi yok." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Çocukluğumdan beri aşina olduğum ses bana yabancı geldi." (Halide Edip Adıvar)
- "Yabancısı olmadığımız ikinci kattaki küçük odaya yerleştik." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey), özge
- "Ben, yabancı bir adam, neme lazım, hiç sesimi çıkarmadım." (Memduh Şevket Esendal)
-
Tanınmayan, bilinmeyen, yad
- "Yabancı müşteri giremezdi kapısından. Gelenler hep edebiyat adamlarıydı." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Aynı türden, aynı çeşitten olmayan
- "Yağın içinde yabancı maddeler var."
-
Bir konuda bilgisi, deneyimi olmayan
- "Bu uygulamanın yabancısıyım."
-
Belli bir yere veya kimseye özgü olmayan
- "Yabancı arabalar buraya park edemez."
-
[sıfat]
Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili olan (kimse), bigâne, ecnebi
- BANKOCU
- ...
- TABANLI
-
-
[sıfat]
Tabanı olan
-
[sıfat]
Tabanı olan
- ZEVEBAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ergime
-
[isim]
Ergime
- GARİBAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Kimsesiz, zavallı, garip
-
Kimsesiz, zavallı, garip
- YABANIL
-
-
İlkel yaşayan (kimse), yabani, vahşi
-
İnsan bakımı ile yetişmemiş (bitki)
-
Evcil olmayan (hayvan), vahşi
-
İlkel yaşayan (kimse), yabani, vahşi
- BANKACI
-
-
[isim]
Bankacılık işlemleri ile uğraşan veya bankada görevli kimse
- "Eczacı, bankacı olup da geceleri orkestracı kesilen derme çatma orkestramız..." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bankacılık işlemleri ile uğraşan veya bankada görevli kimse
- DİDEBAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gümrük kolcusu
-
Gözcü, bekçi, nöbetçi, gözetleyici
-
[isim]
Gümrük kolcusu
- TABANCA
-
-
[isim]
Kısa, hafif, cepte veya belde taşınan ateşli silah
- "Biraz eğildikleri zaman cübbelerinin arkasında tabanca kabzalarının kabartısı görülür." (Falih Rıfkı Atay)
- "Tabancasına davranmaya vakit kalmadan sıkışıverdi kalabalığın ortasına." (Çetin Altan)
-
Boyacılıkta kullanılan, basınçlı hava yardımıyla boya püskürtmeye yarayan araç
-
[isim]
Kısa, hafif, cepte veya belde taşınan ateşli silah
- BANDANA
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Başı değişik biçimlerde bağlamak amacıyla kullanılan büyük mendil
-
[isim]
Başı değişik biçimlerde bağlamak amacıyla kullanılan büyük mendil
- BANDROL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Denetim pulu
-
Bayrak direğinin tepesine süs olarak konulan uzun, kumaş şerit
-
[isim]
Denetim pulu
- İKEBANA
-
Kelime Kökeni : Japonca
-
[isim]
Belli kurallara göre yapılan çiçek düzenlemesi
-
[isim]
Belli kurallara göre yapılan çiçek düzenlemesi
- DARABAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalp vuruşu, kalp atışı
-
[isim]
Kalp vuruşu, kalp atışı
- BANKNOT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Devlet bankası tarafından piyasaya çıkarılan kâğıt para
- "Dört, beş banknotla üç gün ya geçirilir ya geçirilmez." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Devlet bankası tarafından piyasaya çıkarılan kâğıt para
- BANDOCU
-
-
[isim]
Bandoda görevi olan kimse, mızıkacı
-
[isim]
Bandoda görevi olan kimse, mızıkacı