İçinde b olan 5 harfli 655 kelime var. İçerisinde B harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında b harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu b harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BEDÜK
-
-
[isim]
Çam sakızı, reçine
-
[isim]
Çam sakızı, reçine
- BOCUK
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Ortodokslarca kutlanan İsa'nın doğum yortusu
-
[isim]
Ortodokslarca kutlanan İsa'nın doğum yortusu
- MABET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tapınak
- "Bütün mabetler içinde güneşten ilk ışık alan camidir." (Ahmet Haşim)
-
Özel bir konuda, sevgi ve saygı ile bağlanmanın ortaya konulduğu yer
- "Burası jüri heyetinin toplanacağı mukaddes sanat mabedidir." (Halit Fahri Ozansoy)
-
[isim]
Tapınak
- BALAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orta Çağda, üç bentten oluşan bir Batı şiiri türü
-
Batı'da, belirli danslara eşlik eden bir tür şarkı
-
Serbest biçimli, romantik, müzik araçlarıyla çalınan veya şarkı olarak okunan eser
- "Schubert'in balatları."
-
[isim]
Orta Çağda, üç bentten oluşan bir Batı şiiri türü
- BUTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Giyim ve süs eşyası satılan dükkân
-
[isim]
Giyim ve süs eşyası satılan dükkân
- EZBER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir metni veya bir sözü eksiksiz tekrarlayabilecek biçimde akılda tutma
- "En az yirmi şiiri ezberimdeydi." (Necati Cumalı)
-
Ezberleme ve akılda tutma yeteneği
-
Ezber edilecek ders
-
[isim]
Bir metni veya bir sözü eksiksiz tekrarlayabilecek biçimde akılda tutma
- TABİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Rüya yorma, yorumlama
- "Sana yolculuk, millete de şenlik var, diye tabir etti." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Tabiri caizse, medyatik olanların adlarını duymuşlar elbette." (Nezihe Meriç)
-
Deyiş, anlatım, ifade
- "Diplomatik lehçede böyle bir tabir yoktur bile." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Deyim
- "Müfit için bu kaçmak tabirinin kullanılması da Perviz'e dokunmuştu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Rüya yorma, yorumlama
- BELİT
-
-
[isim]
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
- ""Tüm, parçaların her birinden büyüktür" sözü bir belittir."
-
[isim]
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
- BUYMA
-
-
[isim]
Buymak işi
-
[isim]
Buymak işi
- SEBAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sözünden veya kararlarından dönmeme, bir işi sonuna değin sürdürme, direşme
- "Fakat şu var ki çocuklar arzularında sebat göstermiyorlar." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Sözünden veya kararlarından dönmeme, bir işi sonuna değin sürdürme, direşme
- ACİBE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görülmemiş, alışılmamış, şaşılacak veya yadırganacak şey
-
[isim]
Görülmemiş, alışılmamış, şaşılacak veya yadırganacak şey
- BELİĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
-
Anlaşılır
- "Çeşmeden sökülmüş o kitabenin yeri kendisinden daha beliğ bir şekilde, hafızamda kaldı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
- BEYAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ak, kara, siyah karşıtı
- "Dört satırlık bir beyaza çekmek için de kan terlere batar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Müdür, arkasına beyaz bir gömlek giymiş, ellerini de göbeğinin üstünden kavuşturmuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Beyaz ırktan olan kimse
- "Agni'nin iki kızı var, biri beyaz, biri siyah." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Baskıda normal karalıkta görünen harf çeşidi
-
[isim]
Ak, kara, siyah karşıtı
- BUKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çiçek demeti
-
[isim]
Çiçek demeti
- BEŞUŞ
- ...
- BOBİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Makara
-
Fotoğraf filmi rulosu
- "Ama bobin bittiği için kamera kendisini bile görüntüleyememiştir." (Salâh Birsel)
-
Tampon silindiri veya mihver boru etrafına sarılmış kâğıt veya kartonun sürekli uzunluğu
-
İçinden elektrik akımı geçebilen yalıtılmış tel ile bu telin sarılı bulunduğu silindirden oluşan aygıt
-
[isim]
Makara
- BIÇKI
-
-
[isim]
Tahta veya ağaç biçmekte kullanılan, karşılıklı iki sapı olan ve iki kişi tarafından kullanılan büyük testere
-
Motorla çalışan bir çeşit güçlü testere
-
Saraç bıçağı
-
Bağ budamaya yarayan dişli bıçak
-
[isim]
Tahta veya ağaç biçmekte kullanılan, karşılıklı iki sapı olan ve iki kişi tarafından kullanılan büyük testere
- MEBDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Baş, başlangıç
-
Kaynak, kök
-
İlke
-
[isim]
Baş, başlangıç
- TIBBİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tıpla ilgili, hekimlikle ilgili
-
[sıfat]
Tıpla ilgili, hekimlikle ilgili
- AKBAŞ
-
-
[isim]
Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kışın ılık kıyılara göçen, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş, deniz kazı (Bemicla)
-
[isim]
Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kışın ılık kıyılara göçen, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş, deniz kazı (Bemicla)