İçinde aşı olan 8 harfli 66 kelime var. İçerisinde AŞI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aşı olan kelimeler listesine ya da Sonu aşı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AŞI
2 Harfli Kelimeler
AŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAYABAŞI
-
-
[isim]
Bir Anadolu ezgisi ve bu ezgiyle söylenen koşma
-
Türk halk edebiyatında çoban türküsü
-
[isim]
Bir Anadolu ezgisi ve bu ezgiyle söylenen koşma
- USTABAŞI
-
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- "Ustabaşı Salih Ağa, iri yumruğunu göğsüne vurarak..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- ŞAŞIRTMA
-
-
[isim]
Şaşırtmak işi
-
Ağaç fidanlarını veya çiçek fidelerini başka yerlere aktarma işi
-
[isim]
Şaşırtmak işi
- AŞILAMAK
-
-
[-i]
Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
-
Başkasına hastalık geçirmek
-
Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek
-
Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak
-
Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek
-
[-i]
Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
- YAKLAŞIM
-
-
[isim]
Yaklaşma işi
-
Bir sorunu ele alış, ona bakış biçimi
- "Bir büyük ve değerli özelliği de Türk geçmişinin ve bugününün sentezine yönelik bir yaklaşım içinde bulunuşu idi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yaklaşma işi
- AŞIRILMA
-
-
[isim]
Aşırılmak işi
-
[isim]
Aşırılmak işi
- KAŞIKÇIN
-
-
[isim]
Ördekgillerden, gagası kaşık biçiminde, tüyleri ak, kara, kahverengi, ayakları kırmızı bir kuş (Spatula clypeata)
-
[isim]
Ördekgillerden, gagası kaşık biçiminde, tüyleri ak, kara, kahverengi, ayakları kırmızı bir kuş (Spatula clypeata)
- ASESBAŞI
-
-
[isim]
Yeniçeri Ocağındaki askerî görevinin yanı sıra, başkentin düzenini korumakla da yükümlü olan yirmi sekizinci ortanın çorbacıbaşısı
-
[isim]
Yeniçeri Ocağındaki askerî görevinin yanı sıra, başkentin düzenini korumakla da yükümlü olan yirmi sekizinci ortanın çorbacıbaşısı
- AŞIRILIK
-
-
[isim]
Aşırı olma durumu
-
[isim]
Aşırı olma durumu
- SIRNAŞIK
-
-
[sıfat]
Can sıktığına, rahatsız ettiğine aldırmadan bir kimseden sürekli, yalvarırcasına istekte bulunan ve bu isteğinde direnen (kimse)
-
[sıfat]
Can sıktığına, rahatsız ettiğine aldırmadan bir kimseden sürekli, yalvarırcasına istekte bulunan ve bu isteğinde direnen (kimse)
- AŞIRINTI
-
-
[isim]
Aşırılmış olan şey
- "Cemiyetin çaldıklarına nazaran adi sokak hırsızlarının aşırıntıları adam sen de denecek bir hafiflikte kalırdı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Aşırılmış olan şey
- ADIMBAŞI
-
-
[zarf]
Birbirine yakın yerlerde, sık sık
- "Adımbaşı bir nöbetçi."
-
[zarf]
Birbirine yakın yerlerde, sık sık
- AŞIRTMAK
-
-
[-i]
Aşırma işini yaptırmak
-
Aşırmak
-
[-i]
Aşırma işini yaptırmak
- TAŞIMACI
-
-
[isim]
Başkalarının eşyasını istenilen yere taşımayı sağlayan kimse, nakliyeci, nakliyatçı
-
[isim]
Başkalarının eşyasını istenilen yere taşımayı sağlayan kimse, nakliyeci, nakliyatçı
- BACABAŞI
-
-
[isim]
Ocağın üstündeki raf
-
[isim]
Ocağın üstündeki raf
- ŞAŞIRMAK
-
-
[-i]
Bir işe nasıl başlayıp o işi nasıl sürdüreceğini ve nasıl sonuçlandıracağını bilemeyecek duruma gelmek, içinden çıkamamak
- "Söyleyeceğini şaşırmak."
- "Hasta adamı da evden çıkarıp atmak olmaz, ne yapacağını şaşırmış kalmış." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Doğru, gerçek ve gerekli olanı ayırt edemeyecek duruma gelmek
- "Hastasını muayene ederken başında bulundular mı hele söz söylediler mi eli ayağı dolaşır, ya kalbi bulamaz ya nabzı şaşırır." (Atilla İlhan)
-
[nsz]
Ne yapmak gerektiğini bilememek, nasıl davranacağını kestirememek, hayret etmek
- "... o kadar bağırırdı ki nihayet herif sersem olur, şaşırır, istediğini verirdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Bir işe nasıl başlayıp o işi nasıl sürdüreceğini ve nasıl sonuçlandıracağını bilemeyecek duruma gelmek, içinden çıkamamak
- TAŞIMLIK
-
-
[zarf]
Taşacak kadar
- "Sütü bir taşımlık kaynattı."
-
[zarf]
Taşacak kadar
- ULAŞILMA
-
-
[isim]
Ulaşılmak işi
-
[isim]
Ulaşılmak işi
- ŞAŞILASI
-
-
[sıfat]
Şaşılması gereken
-
[sıfat]
Şaşılması gereken
- KARMAŞIK
-
-
[sıfat]
İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil
- "Karmaşık bir sorun. Karmaşık bir düşünce."
-
Çözeltide kendisini oluşturan parçalara iki yönlü olarak ayrışan (iyon veya birleşik), kompleks
-
Ögelerinin veya gerekli işlemlerin sayısının çokluğu, çeşitliliği yüzünden anlaşılması, yapılması güç olan, komplike
-
[sıfat]
İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil