İçinde ağ olan 6 harfli 96 kelime var. İçerisinde AĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ağ olan kelimeler listesine ya da Sonu ağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEBLAĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Para miktarı, tutar
-
[isim]
Para miktarı, tutar
- AĞDALI
-
-
[sıfat]
Ağdalanmış
-
Bilinmeyen kelimelerden, anlaşılması güç sözlerden oluşan (deyiş)
-
Karmaşık
- "Tam bir düşünce denemezdi buna. Sakız gibi uzayan, ağdalı bir düş gibiydi bunlar." (Oktay Rifat)
-
[sıfat]
Ağdalanmış
- BAĞDAŞ
-
-
[isim]
Sağ ayağı sol uyluğun, sol ayağı sağ uyluğun altına alarak oturma biçimi
- "Bir tanesi karşılarında bağdaş kurmuş, oturmuş." (Peyami Safa)
-
[isim]
Sağ ayağı sol uyluğun, sol ayağı sağ uyluğun altına alarak oturma biçimi
- OLAĞAN
-
-
[sıfat]
Sık sık olan, olagelen, doğal, tabii, olmadık karşıtı
- "Dilimizi doğru yazmak, doğru konuşmak olağan değil, ulusal bir görevdir." (Tarık Buğra)
-
Alışılmış olan, normal
- "Mutluluğa, bolluğa alışmayacak, bunları olağan görmeyecek insan yoktur." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Sık sık olan, olagelen, doğal, tabii, olmadık karşıtı
- KARAĞI
-
-
[isim]
Ateş karıştırmaya yarayan, eğri uçlu demir çubuk
-
[isim]
Ateş karıştırmaya yarayan, eğri uçlu demir çubuk
- DAĞLIÇ
-
-
[isim]
Kıvırcık koç ile Karaman koyununun birleşmesinden doğan melez koyun
-
[isim]
Kıvırcık koç ile Karaman koyununun birleşmesinden doğan melez koyun
- ÇAĞRIM
-
-
[isim]
Yüksek bir sesin yetişebileceği kadar uzaklık
- "İki çağrım ötede bir pınar var."
-
[isim]
Yüksek bir sesin yetişebileceği kadar uzaklık
- AĞARIŞ
- ...
- MAĞŞUŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karışık
-
[sıfat]
Karışık
- YAĞLIK
-
-
[isim]
Büyük mendil, çevre
- "Osmanlı kadınlığının göz nurunu, el emeğini, üstün zevkini yüzyıllardan beri yiğitçe taşımış, işlemeli, yağlıklar, dantelalar, oyalar..." (Kemal Tahir)
-
[isim]
Büyük mendil, çevre
- DAĞCIL
-
-
[sıfat]
Dağ şartlarına ve iklimine göre yetiştirilen bitki
-
[sıfat]
Dağ şartlarına ve iklimine göre yetiştirilen bitki
- AĞNAMA
-
-
[isim]
Ağnamak işi
-
[isim]
Ağnamak işi
- SAKAĞI
-
-
[isim]
Özellikle atlarda görülen ve insanlara da bulaşan ölümcül bir hayvan hastalığı, ruam
-
[isim]
Özellikle atlarda görülen ve insanlara da bulaşan ölümcül bir hayvan hastalığı, ruam
- TAĞYİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değiştirme, başkalaştırma
-
Bozma
-
[isim]
Değiştirme, başkalaştırma
- AĞIMLI
-
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
-
[sıfat]
Ağımı olan (ayak)
- RAĞMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Karşın
- "Bütün isteğime rağmen, gerçi bu çocuğa içimi dökmemiştim." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Karşın
- İÇYAĞI
-
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
- "Ve siner tavanlara bir içyağı kokusu." (Behçet Necatigil)
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
- BAĞICI
-
-
[isim]
Büyücü
-
Baştan çıkarıcı
-
[isim]
Büyücü
- SAĞKOL
-
-
[isim]
Birinin çok güvendiği kimse
- "Kendisine kardeşim gözüyle bakılacağını, isterse her konuda sağkolum olacağını söyledim." (Refik Erduran)
-
[isim]
Birinin çok güvendiği kimse
- ZAĞARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yakanın üzerine dikilen kürk
-
[isim]
Yakanın üzerine dikilen kürk